Somut olayda; 11/06/2019 tarihinde alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus yolla takip başlatıldığı, alacaklı vekilinin 12/06/2019 tarihli dilekçesiyle borçlulara çıkarılan ödeme emri tebligatlarının iadesinin istendiği dolayısıyla alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda borçlulara ödeme emri tebliğ edilemediği, bu arada borçluların kankordato geçici mühlet kararı alarak, kararı veren ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin icra müdürlüğüne gönderdiği takiplerin durdurulması yazısı üzerine müdürlükçe borçlulara ödeme emri tebliğ edilmediği, ... 4....
Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararı verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK’nun 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....
eksiklik giderilmeden geçerli bir takipten söz edilemeyeceğini, bu durumda alınan ihtiyati haciz kararının takipten önce alınmış sayılması gerektiğini, davalı alacaklı tarafından İİK’nın 264/1. maddesine uygun olarak, ihtiyati haciz kararın infazından itibaren 7 günlük süre içerisinde, takip başlatılmadığından ihtiyati haczin düştüğünü, bu nedenle icra müdürlüğüne yaptığı teminat mektubunun iadesini talebinin reddinin hatalı olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün 29.06.2021 tarihli kararının iptali ile dosyaya sunulan teminat mektubunun tarafına iadesine karar verilmesini talep etmiştir....
İş dosyasında verilen ihtiyati haciz kabul kararı, kendisi aleyhinde ihtiyati haciz kabul kararı verilen taraflara tebliğ edilmediği görülmüştür. Ne var ki, dosya davalısı vekili söz konusu ihtiyati haciz kararı ile birlikte Reyhanlı İcra Müdürlüğüne başvurmak sureti ile 2019/45 Esas sayılı icra dosyasından dosya davacısı T1'e ödeme emri göndermek sureti ile süresi içerisinde ihtiyati haciz kararını icraya koymuştur. İhtiyati haciz kararının bulunmuş olduğu ödeme emri dosyamız davacısına 26/03/2019 gününde tebliğ edilmiş, davacı tarafından süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine takip durmuştur. Dosya davacısı bu kez 15/03/2019 günlü dilekçesi ile Reyhanlı İcra Hukuk Mahkemesine başvurarak Reyhanlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ihtiyati haciz kabul kararının kaldırılması isteminde bulunmuştur....
Haksız ihtiyati haciz nedeniyle tazminat istenebilmesi için ihtiyati haciz kararının icra edilmiş olması, kararın haksız olması, borçlunun zararının bulunması ve zarar ile haksız ihtiyati haciz kararı arasında illiyet bağının bulunması koşulları gerekmekte olup, maddi tazminat istemi yönünden haksız ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı kusursuz olarak sorumludur. Manevi tazminat istemi yönünden ise, alacaklının kötüniyetli veya ağır kusurlu olarak ihtiyati haciz kararı almış olması şarttır....
Bu itibarla görülmekte olan usulen bir açılmış dava bulunmadığı ve yetkili icra dairesinde yeniden ödeme emri tebliği gerektiği gibi , takibe yetkili yerde devam edilip edilmeyeecği belli olmadığından istinaf incelemesi talep edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara karara yönelik başvuru da konusuz kalmıştır. Bu nedenle ihtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin konusuz kalan istinaf başvurusu hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yapılan istinaf yargı giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/09/2021...
Ödeme süresi geçmeden kesin haciz (İİK m.78/1) konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczi 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264/son maddesi uyarınca 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haciz hüküm ve sonuçlarını doğrurur. Buna göre, şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasında, ödeme emri borçluya 19.11.2012 tarihinde tebliğ edilip, ihtiyati haczi 29.11.2012 günü mesai bitiminde, şikayetçinin alacaklı olduğu takip dosyasında ise ödeme emri borçluya 18.02.2013 tarihinde tebliğ edilip, ihtiyati haczi 28.02.2013 günü mesai bitiminde kesinleşmiştir....
Dolayısıyla ihtiyati tahakkuk ve ihtiyati haciz kararı, henüz tahakkuk etmediği için ödenmesi gereken safhaya gelmemiş vergi ve cezaları için alınabilen, nedeni yeterli teminat gösterilmemesi olduğu takdirde, yeterli teminat gösterilmesi halinde, 6183 sayılı Yasa'nın 16. maddesi uyarınca kaldırılması gereken geçici önlemlerdendir. Kesin haciz uygulanabilmesi için kamu alacağının tahakkuk etmiş ve ödeme emri ile istenilmiş olması gerekmesine karşın, ihtiyati haciz henüz tahakkuk etmemiş veya tahakkuk ettiği halde ödeme vadesi gelmemiş veya vadesi geldiği halde henüz cebren tahsil ve takibata başlanmamış, ödeme emri düzenlenmemiş kamu alacakları için öngörülen, geçici nitelikte bir koruma önlemidir....
Somut olayda, ödeme emrinin 2.sıradaki alacak kaleminde 117,00 TL ihtiyati haciz harçları, 3.sıradaki alacak kaleminde ise 606,00 TL mahkeme vekalet ücreti belirtilmiş olmasına rağmen takip talebinde 2. ve 3. sırada herhangi bir alacak kalemi belirtilmediği ödeme emri ve takip talebinde toplam alacak miktarının farklı olduğu dolayısıyla ödeme emri ve takip talebinin birbiriyle uyumlu olmadığı görülmüştür. Bu durumda, ödeme emrinin takip talebine aykırı olarak düzenlenmesi söz konusu olup, borçlu yönünden geçerli bir ödeme emrinin varlığından sözedilemez. O halde, mahkemece, borçlu yönünden ödeme emrinin iptali ile ödeme emri iptal edildiğinden sair şikayet ve itirazların incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi ve borçlunun istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8....
Maddesi gereği re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde; Dava ödeme emrinin iptali davasıdır. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen karar davalı kurum vekilince istinaf edilmiştir. Dava konusu ödeme emri idari para cezasına ilişkindir. Ödeme emri tanziminden sonraki döneme ilişkin olması sebebiyle davanın iş mahkemesinde görülmesi yerindedir. Ancak idari para cezasının esasının adli yargı yerinde değil idari yargı yerinde tartışılması gerekir. Somut davada davacı taraf İPC'nın iptali için idari yargıda dava açmış kesinleşen kararla İPC'nin iptaline karar verilmiştir....