Davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu tarihte mahkemece 21/11/2022 tarihli ikinci bir ara karar tesis edilerek, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile 34 XX 885 plaka sayılı araç üzerine takdiren teminatsız olarak davalı adına kayıtlı olması halinde üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi bakımından tedbir konulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekiline 27/11/2022 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından bu ara karara karşı ayrıca bir istinaf başvurusunda bulunulmamıştır. Davalılardan T3 vekili tarafından ise; ihtiyati tedbir isteminin kısmen kabulüne dair 21/11/2022 tarihli ikinci ara kararın kendisine tebliği üzerine bu ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Davacı vekilinin, davalı şirketlere ait taşınmazların üzerine ihtiyati tedbir konulması talebi, ilk derece mahkemesinin 30.10.2020 tarihli ara kararıyla kabul edilmiş ve şirketlere ait taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmuştur. İtirazın reddine ilişkin ara karara karşı davalılar vekilince yapılan istinaf başvurusu, Dairemizin 12.02.2021 tarih ve 2021/104-158 E.K. Sayılı ilamıyla reddedilmiştir. Tedbir kararından sonra davalı ... tarafından satın alınan taşınmaz üzerine tedbir konulması talebi, ilk derece mahkemesinin 15.10.2021 tarihli ara kararıyla kabul edilmiş, davalılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 21.10.2021 tarih ve 2021/1606-1264 E.K. sayılı ilamı ile diğer tedbir kararı da dikkate alınarak bu taşınmaz üzerine konulan ihtiyati tedbir kaldırılmıştır. İlk derece mahkemesince şirkete ait mal varlığının değeri belirlenmiş, bu kapsamda şirketlere ait taşınmazların değer tespitine ilişkin bilirkişi raporu alınmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 29.03.2021 NUMARASI : 2018/1125 Esas TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz KARAR TARİHİ : 17.12.2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 17.12.2021 İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 29.03.2021 tarih 2018/1125 Esas sayılı ara kararının Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbirin değiştirilmesini isteyen davalılar vekili tarafından istenmiş olmakla, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, gereği konuşulup düşünüldü; Talep, ihtiyati tedbir kararının değiştirilmesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince talebin reddine karar verilmiş, ihtiyati tedbirin değiştirilmesini isteyen davalılar vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur. İhtiyati tedbir talebinin reddi üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği gibi (HMK. m. 391/1), ayrıca yokluğunda ihtiyati tedbir kararı verilen kişinin itirazı üzerine verilen karara karşı da istinaf yoluna başvurulabilecektir....
İlk derece mahkemesinin bu hükmüne karşı davalı vekili özetle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, ihtiyati tedbir kararı, kurum zararına yol açacağı, davacının tedbir talebi, asıl davanın esasını çözer mahiyette olup davacının haklılığını yaklaşık olarak ispat edemediği, ihtiyati tedbir talebinin reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğu ve teminatsız olarak verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerekçeleri ile yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur. G E R E K Ç E Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince yazılı gerekçelerle tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre; ihtiyati tedbir kararının davacının tedavisinde kullanılacak ilaç bedelinin karşılanmasına yönelik olduğu; davacının ise 06/02/2022 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır....
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karara karşı başvurulacak kanun yolu İİK'nın 258/3. maddesinde, kabulüne ilişkin kararlara karşı başvurulacak kanun yolları ise aynı kanunun 265. maddesinde düzenlenmiş olup kanunda ihtiyati haciz kararının kaldırılması, değiştirilmesi ve düzeltilmesi halinde hangi yasa yoluna müracaat edileceği gösterilmemiştir. İhtiyati haciz, ihtiyati tedbir gibi geçici bir hukuki koruma tedbiridir. Bu nedenle ihtiyati haciz ile ilgili olarak hüküm bulunmayan hallerde niteliğine aykırı düşmedikçe 6100 sayılı HMK’nın 389. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş bulunan ihtiyati tedbir kurumuna ilişkin yasa maddelerinin kıyasen uygulanması gerekir. HMK'nın 391/3.maddesinde, ihtiyati tedbir talebinin reddi üzerine verilen karara karşı ve HMK'nın 394/5.maddesinde ise yokluğunda ihtiyati tedbir kararı verilen kişinin itirazı üzerine verilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir....
Maddesinde ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına karşı kanun yoluna başvurulabileceği, yüzüne karşı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın da kanun yoluna başvurabileceği, bu başvuruların öncelikle inceleneceği ve kesin olarak karara bağlanacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Dairemizce ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak verilen ihtiyati tedbir kararının kesin nitelikte olduğu, karşı taraf davalının karara karşı itiraz hakkının bulunmadığı gözetilerek itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi, bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun da, ara kararın istinaf yolu açık olmayan kararlardan olması nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Buna göre ihtiyati tedbir kararının kabulüne veya reddine karşı istinaf yoluna başvurulması mümkün olup, teminat alınmasına ve teminat miktarına ilişkin itirazlarda istinaf kanun yolu kapalıdır. Bu durumda davacının teminat alınmasına yönelik istinaf talebinin incelenmesi mümkün değildir. Yapılan değerlendirme neticesinde taşınmaza yönelik istinaf sebepleri bakımından hukuka aykırılık bulunmadığından istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 hüküm gereğince esastan reddine; teminata yönelik istinaf başvurusunun ise HMK'nın 352/1-b hükmü gereğince usulden reddine karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesinin bu hükmüne karşı davalı vekili özetle; somut uyuşmazlıkta tedbiri haklı kılacak nitelikte bir delil olmamasına rağmen, mahkemece tedbir kararı verilmesinin hatalı olduğu, kurum dinlenilmeden, yapılan işlemlerin sebep ve dayanakları istenilmeden tedbir kararının verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile yerel mahkemenin ihtiyati tedbire ilişkin itirazının reddine dair verilen kararının kaldırılması için yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur. G E R E K Ç E Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince yazılı gerekçelerle tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre; ihtiyati tedbir kararının davacının tedavisinde kullanılacak ilaç bedelinin karşılanmasına yönelik olduğu; davacının ise 05/12/2021 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır....
İlk derece mahkemesinin bu hükmüne karşı davalı vekili özetle; somut uyuşmazlıkta tedbiri haklı kılacak nitelikte bir delil olmamasına rağmen, mahkemece tedbir kararı verilmesinin hatalığı olduğu, kurum dinlenilmeden, yapılan işlemlerin sebep ve dayanakları istenilmeden tedbir kararının verilmesinin doğru olmadığı, kurumun savunmasız bırakıldığı gerekçesi ile yerel mahkemenin ihtiyati tedbire ilişkin itirazının reddine dair verilen kararının kaldırılması için yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur. G E R E K Ç E Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince yazılı gerekçelerle tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre; ihtiyati tedbir kararının davacının tedavisinde kullanılacak ilaç bedelinin karşılanmasına yönelik olduğu; davacının ise 18/06/2021 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; A-Davalı vekilinin, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin ara kararına yapılan itiraz neticesinde verilen, ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Kayseri 7....