Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı tarafça 15/02/2023 tarihli ihtiyati haciz talebi sonucu davalıya ait 123 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ihtiyati haciz konulduğu, ancak ihtiyati tedbir ile ihtiyati haczin karıştırılarak taşınmazın 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesine yönelik ihtiyati haciz konulması şeklinde kararın verildiği, bu karara davalı vekilinin itiraz ettiği, itirazın yerel mahkemece reddi üzerine ret kararının istinafa taşındığı görülmektedir. 6100 sayılı HMK'nın 341/1 maddesinde; "İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a) Nihai kararlar. b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar." şeklindeki düzenleme yer almıştır....

Kişilere devrinin önlenmesi maksadıyla İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA, Teminat alınmasına yer olmadığına, karar verilmiş; davalı vekili tarafından ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmesi ile duruşmalı yapılan inceleme sonucunda 31/03/2022 tarihli ara kararı ile, HMK 389. Ve 390. maddesindeki düzenlemeler nedeniyle ihtiyati tedbirin kaldırılması veya teminat alınmasına ilişkin itirazın reddine karar verilmiş; işbu ara karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

Maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz nedenleri sayılmış olup, bunlar haczin dayandığı sebepler, Mahkemenin yetkisi ve teminat olup borçlu vekilinin itirazı haczin dayanağı olan borcun gerçek ve muaccel olmadığı, dosyaya faturaların fahiş olduğu, müvekkilinin mal kaçırma kastının bulunmadığı, ihtiyati haczin müvekkilinin ticari faaliyetini engellediğini, ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğini, Mahkeme aksi kanaatte ise borç miktarını dosyaya depo edeceklerini ve Mahkememizce depo edilen miktar üzerine tedbiren alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesine ilişkindir. İhtiyati haciz kararına itiraz nedenleri, şekli ve sınırlı olarak İİK'nın 265. maddesinde açıkça düzenlenmiştir. Mahkememizce İİK'nun 257/1....

    Maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz nedenleri sayılmış olup, bunlar haczin dayandığı sebepler, Mahkemenin yetkisi ve teminat olup borçlu vekilinin itirazı haczin dayanağı olan borcun gerçek ve muaccel olmadığı, dosyaya faturaların fahiş olduğu, müvekkilinin mal kaçırma kastının bulunmadığı, ihtiyati haczin müvekkilinin ticari faaliyetini engellediğini, ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğini, Mahkeme aksi kanaatte ise borç miktarını dosyaya depo edeceklerini ve Mahkememizce depo edilen miktar üzerine tedbiren alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesine ilişkindir. İhtiyati haciz kararına itiraz nedenleri, şekli ve sınırlı olarak İİK'nın 265. maddesinde açıkça düzenlenmiştir. Mahkememizce İİK'nun 257/1....

      Mahkemece, İİK'nun 265. maddesinde sayılan nedenlere dayanmayan ihtiyati hacze ilişkin itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı ihtiyati haciz kararına itiraz eden şirket vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz kararına itiraz eden şirket vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz kararına itiraz eden şirket vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 20/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/07/2014 tarih ve 2014/762-2014/762 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı (ihtiyati hacze itiraz eden) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati hacze itiraz eden davalı, davacı alacaklı tarafından "ihtiyati tedbir" talep edildiği halde mahkemece "ihtiyati haciz " kararı verildiğini, mahkemece taleple bağlılık ilkesinin dışına çıkıldığını, kararın yokluğunda dinlenmeden verildiğini, ihtiyati haciz kararının süresinde ve usulüne uygun bir şekilde infaz edilmediğinden kendiliğinden kalkmış bir karar olduğunu ileri sürerek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı alacaklı vekili, itirazın reddini istemiştir....

          MUHALEFET ŞERHİ Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, temyiz istemi ise bu dava sırasında verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine ilişkindir. İhtiyati tedbir kararlarına karşı başvurulacak kanun yolları HMK’nın 341. maddesinde düzenlenmiş, bu madde en son 7251 sayılı Yasa'nın 34. maddesi ile değiştirilerek ‘’ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara’’ karşı istinaf kanun yoluna başvurulacağı kabul edilmiştir. Diğer yandan HMK’nın 394/5. maddesi gereğince ‘’İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır....

            Davalı (İhtiyati haciz isteyen) vekili, ihtiyati hacize konu alacak yönünden ihtiyati haciz koşullarının bulunduğunu, iflas erteleme kararının veya ihtiyati tedbir kararının ihtiyati haciz kararına engel teşkil etmediğinini, borçlulardan ... hakkında verilmiş iflas ertelemesi veya ihtiyati tedbir kararının da bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; İİK'nın 256. maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz nedenlerinin sınırlı şekilde sayıldığı, iflas erteleme kararının ve diğer itiraz sebeplerinin esas hakkında açılacak davada değerlendirilebileceği, ihtiyati hacize konu alacağın muaccel olduğu ve rehinle temin edilmediği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı (İhtiyati haciz kararına itiraz eden) vekili temyiz etmiştir....

              Davalı (İhtiyati haciz isteyen) vekili, ihtiyati hacize konu alacak yönünden ihtiyati haciz koşullarının bulunduğunu, iflas erteleme kararının veya ihtiyati tedbir kararının ihtiyati haciz kararına engel teşkil etmediğinini, borçlulardan ... hakkında verilmiş iflas ertelemesi veya ihtiyati tedbir kararının da bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; İİK'nın 256. maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz nedenlerinin sınırlı şekilde sayıldığı, iflas erteleme kararının ve diğer itiraz sebeplerinin esas hakkında açılacak davada değerlendirilebileceği, ihtiyati hacize konu alacağın muaccel olduğu ve rehinle temin edilmediği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı (İhtiyati haciz kararına itiraz eden) vekili temyiz etmiştir. .../......

                Dosya kapsamına göre talep eden tarafından ilama dayalı olarak karşı taraf aleyhine ihtiyati haciz talep edildiği, mahkemece ihtiyati haciz kararı verildiği, karşı tarafın ihtiyati haciz kararına itiraz ettiği ayrıca itiraz dilekçesinde İİK'nın 266.maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiği, daha sonra ayrı bir dilekçeyle ihtiyati tedbir de talep ettiği görülmüştür. Görüleceği gibi karşı tarafın ihtiyati haczin kaldırılması ya da İİK'nın 266.maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması talebi bir dilekçeyle, ihtiyati tedbir talebi de ayrı bir dilekçeyle talep edilmiştir. Öncelikle karşı taraf, ihtiyati tedbir talebini ihtiyati hacze ilişkin dosya üzerinden talep etmiş ise de ihtiyati tedbir talebini bağımsız başka bir değişik iş dosyası üzerinden talep etmesi gerekir. İhtiyati hacze ilişkin değişik iş dosyası üzerinden ihtiyati tedbir talebinde bulunamaz....

                  UYAP Entegrasyonu