Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince; 14.03.2023 tarihli ara kararıyla ihtiyati haciz kararına karşı davalı vekilince yapılan itirazın süre yönünden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İş bu ara kararına yönelik Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; süresinde vermiş oldukları itiraz dilekçesinin kabul edilerek ihtiyati haczin kaldırılmasını, mahkemenin aksi kanaate varması halinde ise müvekkilin ticari faaliyetlerinin sekteye uğramaması ve ticari itibarının zarar görmemesi için teminat karşılığı olarak ihtiyati haczin kaldırılmasını, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile verilen yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi ile kaldırılması gerektiğini belirtilerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. G E R E K Ç E Talep; ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir....

Fıkrasına göre ; borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuru ile yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye müracaat ile itiraz edebilir. Değişik iş dosyasından verilen ihtiyati haciz kararı tebliğe çıkarılmamış olmakla birlikte davalı şirket vekili 18/02/2022 tarihinde davalı Ömer vekili açısından 22/02/2022 tarihinde itiraz edilmiştir. İhtiyati haciz tarihi 14/02/2022 olduğuna göre adı geçen davalıların süresinde ihtiyati hacze itiraz ettikleri sonucuna varılmıştır. Dava dosyasında ise verilen ihtiyati haciz kararı 01/03/2022 ve 02/03/2022 tarihinde tebliğ edilmekle birlikte daha önceden davalı şirket vekili 24/02/2022, davalı Ömer vekili 28/02/2022 tarihinde itiraz etmişlerdir. İhtiyati haciz tarihi 24/02/2022 olduğuna göre adı geçen davalıların süresinde ihtiyati hacze itiraz ettikleri sonucuna varılmıştır....

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21.HUKUK DAİRESİ ESAS NO : 2022/1096 KARAR NO : 2022/910 TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR İNCELENEN DOSYANIN MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 27/04/2022 NUMARASI : 2022/166 Esas ( Ara Karar ) İHTİYATİ TEDBİRİN KALDIRILMASINI TALEP EDEN DAVALI : VEKİLİ : İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN DAVACI : VEKİLİ : DAVA : Hisse devir işleminin iptali - Kar Payının Tespiti DAVA TARİHİ : 04/01/2021 TALEP : İhtiyati Tedbir Kararına İtiraz KARAR TARİHİ : 29/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/06/2022 Taraflar arasında görülmekte olan hisse devir işleminin iptali ve hisselerin devrinin tedbiren durdurulmasına yönelik açılan davada ara kararla verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin davalı yanın itirazının reddine yönelik ara karara karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

    Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi sonucunda; davacı vekilince ihtiyati tedbir talepli olarak dava açıldığı, mahkememizce 04.07.2022 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne dair ara karar verildiği, ara kararın davacı ve davalıya 11.07.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından tebliğ tarihine göre en son 18/07/2022 tarihinde itiraz edilmesi gerekirken daha sonra 02.08.2022 tarihinde süresi geçtikten sonra ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz edildiği, itirazın 1 haftalık itiraz süresi içinde yapılmadığı, böylece süre yönünden itirazın usule uygun olmadığı kanaati ile davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazının reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir." gerekçesiyle, "1- Davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazının süre yönünden reddine," karar verilmiştir....

    Sonuç itibarıyla kanun koyucu hem yürürlükte olan 391 ve 394’üncü maddelerde hem de istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesi hâlinde yürürlüğe girecek olan 341’inci maddede açık bir sınırlama getirmiş ve ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yollarını kapatmıştır. Üstelik yukarıda değinilen madde gerekçelerinde de kanun koyucu iradesini vurgulamıştır. Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....

    Kanun gerekçesinde de belirtildiği gibi ihtiyati tedbir kararı verildikten sonra, mevcut olan durum ve koşulların dava sırasında birden fazla değişmesi mümkün olabilir ve her seferinde itiraz edilebilir, her itiraz üzerine verilen karara karşı kanun yoluna başvurulması, ihtiyati tedbir kararlarına karşı başvurulması öngörülen temyiz yolundan beklenen amacın tam tersine bir sonuç doğuracaktır. Durum ve koşulların değişmesi sebebiyle yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı ancak esas hükümle birlikte kanun yoluna başvurulabilecektir (Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez, Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 01.06.2012 tarihli Hukuki Mütalaa). Sonuç olarak, 6100 sayılı HMK'nın 396. maddesinin ikinci fıkrasında, 394. maddenin beşinci fıkrasına atıf yapılmadığından durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbir kararının değiştirilmesi ve/veya kaldırılması talebinin reddi hakkında verilen karar temyiz edilemez....

      Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ihtayati haciz kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, aleyhine ihtiyati haciz istenenlerin sözleşmenin müteselsil kefili olup, alacağın muaccel olduğu ve İİK.' nun 265. maddesinde sayılan itiraz nedenlerinin oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verilmiş, karar itiraz edenler vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 01.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Maddesi gereğince aranan gerekli ve yaklaşık ispata dair yeterli koşulların bulunduğu, ihtiyati haciz kararının verilmesi ile bu kararın icra takibi yoluyla infazı hususlarının ayrı ayrı hususlar olduğu, ihtiyati haciz kararının icra takibi yoluyla infazına/şekline dair hususların takip hukukuyla ile ilgili hususlardan olduğu, İ.İ.K 265 maddesinde ihtiyati haciz kararına karşı yapılabilecek itiraz sebeplerinin sınırlı olarak sayıldığı, yasada sınırlı olarak sayılan itiraz sebepleri dışındaki itiraz sebeplerinin ihtiyati haciz kararına karşı itiraz davasında/yargılanmasında incelenemeyeceği, istinaf ve itiraz eden tarafın itiraz sebeplerinin bir kısmının takip hukuku ile ilgili, bir kısmının da uyuşmazlığın esasına ilişkin olması nedeniyle İ.İ.K 265. maddesinde sınırlı olarak sayılan ihtiyati haciz kararına karşı itiraz sebeplerinden olmadığı anlaşıldığından muteriz borçlu tarafın söz konusu ihtiyati haciz kararına karşı itirazının reddi gerektiği sonucuna varılmıştır....

          Davacı vekilinin bu dilekçesi yeni bir ihtiyati haciz talebi olarak kabul edilerek evrak üzerinden 02/12/2021 tarihinde ihtiyati haciz talebinin kabulüne, 4.200,00 TL teminatın yatırılması halinde dava değerinde sınırlı olarak davalıların menkul (araçlara), gayrimenkul malları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. İkinci ihtiyati haciz kararı taraf vekillerinin hepsine 07/12/2021 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı şirket vekili 7 günlük itiraz süresi içerisinde 14/12/2021 tarihli dilekçesi ile ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir. İDM'nce 15/12/2021 tarihli tensip zaptında 13/09/2021 tarihli ihtiyati haczin kabulüne ilişkin ara karara itiraz hususunda karar verilmek üzere uyuşmazlık ihtiyati haciz olduğu halde ihtiyati tedbire ilşikin olan 6100 sayılı HMK'nun 394/4....

          DELİLLER : Tapu kaydı, Gayrimenkul Satış İcra Dairesi'nin 022/337 İcra Dosyası, Delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İpoteğin Kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı vekili İDM'nin 11/11/2022 tarihli davalı tarafın ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. 6100 Sayılı HMK 'nun 394/1.maddesinde "karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz."...

          UYAP Entegrasyonu