'Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur." fıkraları eklenmiştir. Yine 5766 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde, "Bu Kanunla 6183 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ve eklenen hükümler, hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş bulunan amme alacakları hakkında da uygulanır" hükmü ile, belirtilen değişiklikler ve getirilen yeni hükümlerin, yürürlük tarihinden sonra doğacak amme alacakları için uygulanacağı gibi kanunun yürürlülük tarihinden önce doğmuş olup, halen ödenmemiş amme alacakları için de uygulanacağı sonucu ortaya çıkmaktadır....
'Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur." fıkraları eklenmiştir. Yine 5766 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde, "Bu Kanunla 6183 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ve eklenen hükümler, hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş bulunan amme alacakları hakkında da uygulanır" hükmü ile, belirtilen değişiklikler ve getirilen yeni hükümlerin, yürürlük tarihinden sonra doğacak amme alacakları için uygulanacağı gibi kanunun yürürlülük tarihinden önce doğmuş olup, halen ödenmemiş amme alacakları için de uygulanacağı sonucu ortaya çıkmaktadır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi : Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’ nin görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’ nda gösterilmiştir. Bu Kanun hükmü uyarınca, 19. Hukuk Dairesinin görevleri, “ Mahkemelerden verilmiş iflas ve konkordatoya ilişkin hüküm ve kararları, İcra ve İflas Kanununun 142, 151, 235. maddelerine ilişkin davalar ve şikayetler sonunda verilen hüküm ve kararları, icra mahkemelerinden 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 99.maddesine göre verilen ihalenin feshine dair kararları” incelemektedir. Uyuşmazlık, stad kiralama sözleşmesinden doğan cezai şart istemine ilişkin olup, tarafların sıfatına, uyuşmazlığın niteliğine göre dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 09.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın yasal dayanağı ise 6183 sayılı Kanununun 99. maddesidir. Anılan maddede “… İhalenin feshi gayrimenkulün bulunduğu yerin icra tetkik merciinden şikayet yoliyle istenebilir. İhalenin ilgililere tebliği tarihi şikayet için muayyen olan 7 günlük müddete başlangıç sayılır. Tetkik merciinin vereceği karar 10 gün içinde temyiz olunabilir. Temyiz talebini Temyiz İcra ve İflas Dairesi tetkik eder. İhale edilen malın değeri 50.000 Yeni Türk Lirasını aştığı takdirde murafaa istenebilir. İhalenin feshi veya kaydın tashihi hakkında başkaca mahkemeye veya idari kaza mercilerine müracaat olunamaz. …” hükmüne yer verilmiştir. Hal böyle olunca, 6183 sayılı Kanuna tabi yapılan icra takibi sonucu yapılan ihalenin feshi davasında taşınmazın bulunduğu yer İcra Tetkik Merciinin görevli olduğu gözetilmeksizin, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 4369 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle değişen 47 nci maddesinde, amme alacağına karşılık rızaen yapılan ödemelerin sırasıyla, ödeme süresi başlamış, henüz vadesi geçmemiş, içinde bulunulan takvim yılı sonunda zamanaşımına uğrayacak, aynı tarihte zamanaşımına uğrayacak alacaklarda her birine orantılı olarak, vadesi önce gelen ve teminatsız veya az teminatlı olana mahsup edileceği, ödemenin, alacak aslı ile ferilerinin tamamını karşılamaması halinde mahsubun alacağın asıl ve fer'ilerine orantılı olarak yapılacağı öngörülmüştür. 6183 sayılı Kanunun kapsamını belirleyen 1 inci maddesinde ise, Devlete, vilayet hususu idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı...
kapsamına giren ve idare tarafından bu Kanun'daki usullerle tahsil edilebilecek alacakları ifade etmediğinin açık olduğu, tahakkuk eden vergi vadesinde ödenmediği takdirde mükellef yönünden amme borcu, idare yönünden ise amme alacağı niteliğini kazandığı, böylece 6183 sayılı Kanun'a göre takip edilebildiği, anılan Kanun'un 3. maddesinde, amme alacağı teriminin Kanun'un 1. ve 2. maddeleri kapsamına giren alacakları ifade ettiği belirtilirken, açıkça tanımlanmadığı, ancak, idarece 6183 sayılı Kanun uygulanarak limited şirket ortaklarından Kanun'un 55. maddesine göre ödeme emri ile takip edilebilecek amme alacakları, tahakkuk ettiği halde vadesinde ödenmemiş, 6183 sayılı Kanun kapsamına giren alacaklar olduğu, bu nedenle, 6183 sayılı Kanun'un 35. maddesinde limited şirket ortaklarının sorumlu olduğu kabul edilen amme alacaklarının, tahakkuk ettiği halde şirket tarafından vadesinde ödenmemiş alacaklar olduğunun anlaşıldığı, bu itibarla, 6183 sayılı Kanun'un 35. maddesinin ikinci fıkrasındaki...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2021/376 ESAS 2022/772 KARAR DAVA KONUSU : 6183 Sayılı Yasaya Göre Yapılan İhalenin Feshi KARAR : Adana 1....
Maddesinde öngörülen kriterlere uygun olmaması ise, tek başına ihalenin feshi sebebi olduğunu, dosyada borçlu olarak gözüktüğünü , ipotek bedelinin altında satılmasaydı borç miktarı daha da azalacağını, bu sebeple yapılan ihalenin feshi gerektiğini, satış ilanında nelere yer verileceği İİK.nun 126 ve Yönetmeliğin 46 maddelerinde açıklandığını, kanunun bu hükmüne aykırı davranarak yapılan satışın usulsüz olduğunu ve ihalenin feshi gerektiğini beyanlar Gaziantep İcra Müdürlüğü 2022/66487 Esas sayılı dosyasından, 21/01/2022 tarihinde yapılan Gaziantep İli Yavuzeli İlçesi Hürriyet Mah. 69 ada, 5 parsel, 94 m2 satılan taşınmaz ihalesinin feshine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
fıkrasının halen yürürlükte olması karşısında kanuni temsilcilerin vergi ve buna bağlı alacaklar nedeniyle sözü edilen fıkra uyarınca; diğer amme alacakları nedeniyle ise 6183 sayılı Yasanın mükerrer 35. maddesi uyarınca takip edilmeleri gerektiği; buna göre davacı adına aynı madde uyarınca ödeme emri düzenlenmesinin mümkün olmadığı, 213 sayılı Yasanın 10. maddesine göre kanuni temsilcinin takip edilebilmesi için vergi borçlusu hakkında tüm takip yollarının tüketilmesi ve amme alacağının tahsil olanağının kalmadığının 6183 sayılı Yasanın 75....
Gümrük Müdürlüğünce yazılan … tarihli ve … sayılı yazıda amme alacağının güvence altına alınması amacıyla söz konusu tutara ilişkin olarak 6183 sayılı Kanun'un 13. maddesinin (3) numaralı bendi gereğince davacı hakkında ihtiyati haciz işlemi tesis edilmesine vali tarafından olur verilmiştir. İLGİLİ MEVZUAT : 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 1. maddesinde, devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümlerinin tatbik olunacağı kuralına yer verilmiştir....