"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “icranın geri bırakılması” talebinden dolayı yapılan yargılama sonunda, Konya 3. İcra (Hukuk) Mahkemesince verilen şikâyetin reddine ilişkin 19.12.2013 tarihli ve 2013/1086 E., 2013/1243 K. sayılı direnme kararının şikâyetçi-borçlu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Hukuk Genel Kurulunun 09.04.2019 tarihli ve 2017/12-331 E., 2019/425 K. sayılı ilamı ile karar bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece bozmaya uyularak karar verilmiş ve dosya tekrar Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir. Karar alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü. İstem, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme yönelik zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına ilişkindir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- İİK’nın 333/a maddesinden kurulan hükümlere yönelik incelemede, Şikayet hakkının düşürülmesine yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 2- İİK’nın 345/a maddesinden kurulan hükümlere yönelik incelemede, Dosya kapsamından ve UYAP ortamında yapılan incelemede Turhal İcra Hukuk Mahkemesi’nin 11/09/2013 tarih, 2013/54 Esas, 2013/77 Karar sayılı kararı ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın Yargıtay 12....
Mahkemece işin esası incelenerek icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplerde, ipotek limitinin aşılması nedeniyle yapılan başvurular dışında kalan itirazlar İİK.nun 149/a maddesi yollamasıyla aynı Yasa'nın 33/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Somut olayda, tebligatın usulsüzlüğü de şikayet konusu yapılmadığına göre, Mahkemece yukarıda yazılı yasal düzenleme gereğince, istemin süre aşımından reddi yerine işin esası incelenerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 364 ve HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK. m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, şikayet kabul edildiğine göre İİK.nun 71.maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin durdurulması isabetsiz ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/439 E. - 2014/1005 K. sayılı ve 23.10.2014 tarihli kararının hüküm bölümünün (1) nolu bendindeki; "takibin İİK.nun 33. maddesi gereğince durdurulmasına" sözcüklerinin karar metninden çıkartılarak yerine; "icranın geri bırakılmasına" kelimelerinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sayılı kararı ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini ileri sürerek, icranın geri bırakılmasına ilişikin kararın iptali ile takibin devamına ve anılan icra dosyasındaki alacağının tespitini istemiştir. Davalı, davacı firmadan herhangi bir hizmet almadığını, İcra Hukuk Mahkemesi kararının yerinde olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, İİK madde 33/a maddesinde öngörülen 7 günlük süre içerisinde talepte bulunulmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı sözleşme ilişkisine dayanarak eldeki davayı açmıştır. Mahkemenin hükmüne gerekçe yaptığı İİK 33/a maddesi takip hukukuna ilişkin bir düzenleme olup, eldeki davada uygulama yeri bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davanın esasına girilip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/2073-2158 sayılı kararı ile İİK.nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı karşısında davacı alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine İİK.nun 33/a-2 maddesi uyarınca dava açılıp açılmadığının araştırılarak dava açılmış ise sonucunun beklenilmesi, davacı tarafından dava açılmamış olması ve borçlu davalı tarafından açılan icranın geri bırakılmasına dair kararların kesinleşmiş olması halinde geçerli bir icra takibinin varlığından söz edilemeyeceğinden davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere aciz vesikası ibraz edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olmasının doğru bulunmadığı gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Tüketici Hakem Heyetine yaptığı başvurunun kabul edilmesi üzerine kararda belirtilen miktarın davalıya ödendiği halde haklarında icra takibi başlatıldığını belirterek icranın geri bırakılmasına ve icra takibinin iptaline karar verilmesi istemiyle icra hukuk mahkemesinde dava açmıştır. ... İcra Hukuk Mahkemesi; "...Tüketici Hakem Heyeti kararlarına ilişkin açılan davalara bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait bulunduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ... 8. Tüketici Mahkemesi ise "...İİK'nın 33. maddesi uyarınca icranın geri bırakılması yönündeki talebi değerlendirecek mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Dava, 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra, 07/08/2015 tarihinde açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine, iki adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesinden sonra, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, takip sonrası zamanaşımının dolduğu gerekçesi ile icranın geri bırakılması isteminde bulunduğu, mahkemece TTK'nun 726. maddesindeki altı aylık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacılar hakkındaki icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet, İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili, takibe konu borcun ödendiğini, ayrıca 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun'un 28. maddesi gereğince ödeme için idareye başvurulmadan takip başlatıldığını bu nedenle takibin iptalini istemiş, İcra Mahkemesi'nce, idareye başvurulmuş olmasına rağmen 30 günlük süre beklenmeden takip başlatıldığından bahisle, icranın geri bırakılmasına karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir....
Borçlu vekilinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun'un 28. maddesi kapsamında idareye başvurulmadan icra takibi yapılamayacağına yönelik şikayeti anılan yasa koşullarında bir takip bulunmaması nedeniyle kabul edildiği halde takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK.nun 366/.... maddesi gereğince ... Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı ... gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29,... TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, ........2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....