Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin 2021/2509 Esas sayılı dosyasında 05/10/2021 tarihinde söz konusu karar icranın geri bırakılması kararı verilebilecek kararlardan olmadığından icranın geri bırakılması talebinin reddine karar verildiği, bu durumda icra dosyasına İİK'nun 36. Maddesi kapsamında sunulan teminat mektubu uyarınca hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceği anlaşıldığından mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Bu nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b(2) maddesi uyarınca kaldırılmasına, şikayetin reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile HMK'nun 353/1- b(2) maddesi uyarınca Aydın 1....

Ödenenlerin İİK'nın 72. maddesine göre istirdat edilip edilemeyeceği ya da ne şekilde istirdat edileceği icranın geri bırakılması şikayetinin konusunu teşkil etmez. Diğer taraftan borçlunun takip sırasında yapılan bir kısım hatalı işlemleri şikayet konusu etmemiş olması zamanaşımı nedenine dayalı icranın geri bırakılması şikayeti sırasında bu işlemlerin geçerli olup olmadığının incelenmesine engel değildir. O halde, takibin kesinleşmesinden sonraki evrede 10 yıllık süre içerisinde alacaklı tarafça zamanaşımın kesen işlemler yapılmadığından ilk derece mahkemesince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetlidir. Açıklanan nedenlerle, davalıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2021/166 ESAS - 2021/329 KARAR DAVA KONUSU : Zamanaşımı Nedeniyle İcranın Geri Bırakılması KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya 6....

O halde, mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere icra kefili ... yönünden on yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği gözetilerek adı geçenin icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca borçlu ... yönünden (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Uzunköprü İcra Müdürlüğü'nün 2015/2189 (Eski 2010/443 Esas) Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takip sonrası müvekkili ve diğer borçlular hakkında hacizler yapıldığını, borçlulardan Cüneyt Vardar yönünden Uzunköprü İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/116 Esas, 2016/11 Karar sayılı kararı ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı verildiğini, müvekkili hakkında en son 2015 yılında işlem yapıldığını, 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu beyan ederek Uzunköprü İcra Müdürlüğü'nün 2015/2189 Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir....

    Somut olayda alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine Anlaya 2.İcra müdürlüğünün 2001/795 sayılı dosyası ile icra takib yapılmış olduğu bu takibin Alanya İcra Hukuk Mahkemesinin 2006/191-538 sayılı kararı ile İİK.nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece davacı tarafından İİK.nun 33a/2 maddesi uyarınca dava açılıp açılmadığının araştırılarak dava açılmış ise sonucunun beklenilmesi, davacı tarafından dava açılmamış olması ve borçlu davalı tarafından açılan icranın geri bırakılmasına dair kararın kesinleşmiş olması halinde geçerli bir icra takibinin varlığından söz edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır....

      Fıkrası uyarınca icranın geri bırakılması kararının kesinleşmesi ile hacizler kalkacağından( Yargıtay 12.H.D'sinin 2014/27359 Esas 2015/2011 Karar sayılı ilamı) davacının meskeniyet şikayetinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir." gerekçesiyle "Davacı borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazının KABULÜ ile; Erzurum 3. İcra Müdürlüğünün 2018/653 Esas sayılı icra takip dosyasındaki icranın geri bırakılmasına, Davacının meskeniyet şikayetinin REDDİNE, " şeklinde karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

      İcra Hukuk Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası ile takibin taliki ve iptali davası açılarak yapılan yargılama sonucunda istinaf kanun yolu açık olmak üzere icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, taraflarınca dosyanın istinaf edilerek istinaf mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verildiğini, müvekkili şirket tarafından çeşitli zamanlarda ve çeşitli miktarlarda ürünün davalıya teslim edildiğini, davalı tarafından ürünlere karşılık çek alındığını, çeklerin karşılıksız çıkması neticesinde davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığını ve icranın geri bırakılması yönünde karar verildiğini, müvekkili şirketin satmış olduğu ürünlere karşılık gelen alacaklarını tahsil edemediği gibi davalı tarafından müvekkili şirketin alacağına kavuşması engellenmekte ve müvekkili şirketin zararının arttığını belirterek sonuç olarak, fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak kaydıyla (artırılmak üzere) 10.000-TL'nin ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama...

        İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/ 763 Esas, 2014/ 998 Karar sayılı kararı sunularak dayanak icra dosyalarında zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği iddiasında bulunulmuştur. İcra ve İflas Kanunu'nun 71. maddesinin ikinci fıkrasında; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmü yeralmaktadır. 33/a maddesinin birinci fıkrasında ise "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" denilmektedir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında da; "Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir....

          Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; “Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, İİK'nun 36. maddesinde düzenlenen icranın geri bırakılmasına (icranın geri bırakılması için sunulan nakit teminatın nemalandırılması talebinin reddine dair 02/11/2021 tarihli icra memur işlemini şikayete) ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır. Buna göre, Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nun 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352.maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 08/04/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu