İcra Hukuk Mahkemesine açılan 2008/266 esas sayılı dosyada verilen 18/02/2009 tarihli ve İİK’nın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır. İİK’nın 33/a-II fıkrasına göre alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder. Buna göre alacaklı ...’ya icranın geri bırakılmasına ilişkin kesinleşmiş kararın tebliğ edilip edilmediği ve tebliğ edilmiş ise adı geçen tarafından umumi mahkemelerde dava açılıp açılmadığı açılmış ise sonuçlanıp sonuçlanmadığı hususlarının araştırılarak gelen yazı cevaplarının dosya arasına konulup ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28/02/2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Davacı takipleri üzerine açılan davalarda İİK’nın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu karaların kesinleşip kesinleşmediği ve kesinleştikten sonra davacının İİK’nın 33/a-II fıkrası uyarınca, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açıp açmadığının sorularak gelen cevapların dosya arasına konulup, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 03/10/2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa iddiasıyla icranın geri bırakılması istemine ve ilama aykırı faiz talep edildiği şikayetine ilişkindir. İzmir 25. İcra Müdürlüğü'nün 2021/4204 esas sayılı dosyasının incelemesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu İstanbul Havalimanı Gümrük Müdürlüğü hakkında İstanbul 3. Vergi Mahkemesinin 2020/1671 E. - 2021/556 K. sayılı ilamına dayalı olarak başlatılan ilamlı takip olduğu, icra emrinin davacıya 22/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece itfa iddiasıyla icranın geri bırakılması isteminin reddine, ilama aykırı faiz talep edildiği şikayetinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı yalnızca davacı tarafından itfa iddiasıyla icranın geri bırakılması isteminin reddine yönelik karar bakımından istinaf yoluna başvurulmuştur....
Bu durumda takibe konu senet kambiyo senedi vasfını taşımamakta olup, mahkemece bu senet yönünden verilen icranın geri bırakılması kararı doğru olmamıştır. Yine 6762 sayılı TTK.'nun 688/6. maddesi gereğince bonoda lehtarın ad ve soyadının yazılı olması zorunludur. Lehtar, gerçek veya tüzel kişi olarak bonoda gösterilmez ise dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, bu belge nedeniyle borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapılması mümkün değildir. Somut olayda, takip dayanağı 2.400 TL bedelli, 15.04.2006 tanzim, 15.05.2006 vade tarihli bonoda Lehtarın bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda; takibe konu edilen senet kambiyo senedi vasfını taşımamakta olup, mahkemece bu senet yönünden verilen icranın geri bırakılması kararı doğru olmamıştır. Öte yandan TTK.nun 690. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun'un 615/3. maddesi gereğince, bononun vade tarihinin, düzenlenme gününden muayyen bir müddet sonraya ait bulunması zorunludur....
Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, takip dosyasında alacaklı tarafından 17/12/2014 tarihinden takibin yenileme tarihi olan 20/08/2019 tarihine kadar takip dosyasında herhangi bir işlem yapılmadığından icra dosyasının işlemsiz bırakılması nedeniyle 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla mahkemece zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
açılan dava niteliğinde olmadığından icra mahkemesince verilen icranın geri bırakılması kararının bu takip yönünden kesin hüküm teşkil edeceği, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası açılmasının hacizlerin kaldırılmasına mani olmayacağı gerekçesi ile icra müdürlüğünün işleminin iptalini talep etmiştir....
-KARAR- Davacı vekili, davalının müvekkilinden aldığı borç para karşılığı verdiği senetlere dayalı davalı hakkında icra takibi yapıldığını davalının taahhütlerini yerine getirmediğinden icra dosyasında işlem yapamadıklarını daha sonra davalının takip alacağının zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle başvurduğu İcra Hukuk Mahkemesince icranın geri bırakılması kararı verildiğini, şikayetin yerinde olmadığını bildirerek alacaklarının zamanaşımına uğramadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece, eda davası açılacak hallerde tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. İİK.nun 33/a.maddesi; “ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları İcra Mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir....
Şti.ye geri verilmesine 24.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şti.ye geri verilmesine 24.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki icranın geri bırakılması kararının iptali-tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalı aleyhine 2012/1526 esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus yol ile yürüttüğü takip hakkında, Gn 2012/466 esas ve 2012/646 karar sayılı ve 11/09/2012 tarihli kararı ile İİK'nun 170/a-ı ve 170/b yollamasıyla 71/2 ve 33a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, bu kararın yerinde olmadığını, ileri sürerek; İİK'nun 33a maddesi gereğince süresi içinde açtıkları iş bu dava neticesinde takip dayanağı çek hakkında zamanaşımının vaki olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....