Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde; I.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili; müvekkilinin icra takibi tarihi olan 25.09.2019 tarihinde davalı şirketten faturalar ve cari hesap ekstresinden anlaşılacağı ---- tarihinde İstanbul Anadolu---. İcra Dairesi'nin ---- sayılı icra takibine konu edildiğini, davalı tarafça söz konusu icra takibine yetki yönünden ve kısmi ödeme iddiası yönünden itiraz edildiğini, davalı şirketin icra takibine/borca itirazları haksız olup söz konusu itirazların iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, davalının İstanbul Anadolu ----. İcra Dairesi'nin ----sayılı icra takibi dosyasındaki itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının haksız olarak itiraz ettiği borcun %20'si oranında icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. ll....

    Bu durumda, davayı kazanan alacaklı, “mahkemeden” alacağı ilâm ile, itiraz üzerine durmuş olan ilâmsız takibe devam edilmesini isteme, dolayısıyla da haciz olanağı elde eder.(İİK. 78/II) İcra takibi yapan alacaklı, itirazın iptalini isteyebileceği gibi itirazın iptalini istemeden doğrudan alacağın tahsili için alacak davası açabilir. İtirazın iptali davası açılması halinde dahi ıslah yoluyla davasını alacak davasına dönüştürebilir. Somut olayda itirazın alacaklıya tebliğine ilişkin bir belge olmamakla birlikte,davacı vekili tarafından açılacak itirazın iptali davasına esas olmak üzere arabulucuya başvurulduğundan davacıya itirazın en geç arabulucuya başvuru tarihi itibariyle tebliğ edildiğinin kabulü gerekir. Arabuluculuk tutanağında" ticari satımdan kaynaklanan Silivri İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine ilişkin ilamsız icra takibine itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir." yazılıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itirazın incelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, ticari satıştan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle açmış olduğu davada ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek, mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, ilamsız icra takibine konu alacağa itiraz edildiğini, çekişmeli alacak için ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisiz olduğunu belirterek, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....

        Somut olayda, davalı/borçlu ... borca ve yetkiye itiraz etmiş yetkili icra dairesinin haksız fiilin vuku bulduğu Görele İcra Daireleri olduğunu belirtmiştir. Diğer davalı/borçlu ...ise sadece borca itiraz etmiş, icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiştir. Bu durumda, mahkemece, davalı sigorta şirketi yönünden yetki itirazı bulunmadığından davalı sigorta şirketi yönünden dava tefrik edilerek davanın esası hakkında inceleme yapılarak davanın sonuçlandırılması gerekirken yazılı şekilde davanın dinlenme olanağı bulunmadığından tümden reddine karar verilmesi isabetli değildir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, yetki itirazı ile birlikte borca itiraz ettiklerini, bu itiraz neticesinde davacı icra dosyasını yetkili yer icra müdürlüğü olan Bakırköy İcra Müdürlüğüne göndermeden itirazın iptali davası açtığını, bu nedenle de ortada geçerli ve yetkili yer icra müdürlüğünde yapılmış bir icra takibi bulunmadığından koşulları oluşmayan icra takibine itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, alacağın tahsili için icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Davalı vekili tarafından icra dairesinin yetkisiz olduğu ve buna göre geçerli icra takibi bulunmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle öncelikle bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. HMK'nın 6. Maddesi gereğince kural olarak her dava açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılır....

            Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davalı-borçlunun icra takibine itiraz dilekçesinde takibe konu fatura ile yine bu faturada gösterilen bir kısım bilgisayar parçasını satın aldığını ve kararlaştırılan bedelin tamamını ödediğini beyan etmek suretiyle borca itiraz ettiği bu durumda fatura bedelini ödediğini ispat yükünün davalıya geçtiği ve davalı tarafın ödemeyi ispatlayamadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın (6.446.02 YTL) %40’ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

              Maddesi gereği borca itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde yapılması gerekmekle; somut olayda itirazın son günü 27/12/2016 tarihi olup, salı gününe denk gelmekte, yine bu süre içerisinde--alındığında davalının 30/12/2016 tarihinde yaptığı itirazında süresi içerisinde borca itiraz edilmediği anlaşılmış olup, ortada geçerli bir itirazın varlığından söz etmek mümkün değildir. Dava tarihi itibariyle borca geçerli bir itiraz bulunmadığından, davacı tarafça iş bu davanın açılmasında hukuki yararı bulunmamaktadır....

                Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1098 Esas sayılı dosyasında verilen geçici mühlet kararı sunularak müvekkilleri yönünden takibin durdurulmasının talep edildiğini, tüm taraflar adına borca itiraz adı altında sunulan dilekçeyle tüm davalıların vekilleri tarafından icra takibine itiraz edildiği açık iken bu durumun mahkemece göz ardı edildiğini, 2. dilekçe ile de açıkça tüm davalılar yönünden icra takibine, ödeme emrine, borca ve ferilerine aynı gün 13.12.2018 tarihinde itiraz edildiğini, Yargıtay 12....

                Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından davalı hakkında faturaya dayalı olarak başlatılan ilamsız takipte, borçlu vekilinin alacağın aslına karşı çıkmayarak, takas-mahsup definde bulunduğu, yapılan itirazın ödeme emrine itiraz niteliğini taşıyıp borca itiraz olmadığı, borcun varlığı tartışılmayıp aksine ikrar edildiği, takas def’inin yerinde olup olmadığının İcra Mahkemeleri tarafından irdeleneceği, davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı ve geçerli bir itiraz da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, navlun alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olup, mahkemece takas itirazının borca itiraz niteliğinde olmayıp İcra Mahkemeleri tarafından değerlendirilmesi gerektiği, itirazın iptali davası açmak için geçerli bir itirazın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  Şti yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından borçlu şirket hakkında 27/08/2013 keşide tarihli ve aynı tarihte ibraz edilen çeke dayalı olarak genel haciz yolu ile icra takibine geçilmiş ve adı geçene örnek 7 numaralı ödeme emri tebliğ edilmiştir. Borçlu vekilinin icra dairesine süresinde verdiği itiraz dilekçesinde borca itiraz ettiği ve çekle ilgili resmi evrakta sahtecilik suçundan şikayetinin devam ettiğini bildirdiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. İİK'nun 63. maddesi gereğince borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini ileri sürebilir....

                    UYAP Entegrasyonu