Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

için tekrar icra takibine başlanmak zorunda kalındığını, Bucak İcra Müdürlüğü' nün 2021/2283 Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine borçlu tarafından kötüniyetli olarak itiraz edildiğini, tüm bu nedenlerle davalı borçlu şirketin yapmış olduğu haksız ve kötüniyetli itirazın kaldırılmasına, davalı borçlu aleyhine %40 dan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

nin ise itirazı olmadığı halde onun yönünden de takibin durdurulduğunu ileri sürerek icra müdürlüğü kararının iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece alacaklının hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 66. maddesi uyarınca süresinde yapılan itiraz üzerine takip olduğu yerde durur. İtiraz kısmi ise itiraz edilen kısım yönünden takip durur. İtiraz edilmeyen kısım yönünden alacaklının takibe devam hakkı vardır. Buna göre itiraz olmadığı ya da kısmi itiraz olduğu halde icra müdürlüğünce takibin itiraz etmeyen borçlu yönünden ya da kısmi itiraz dışında kalan alacak yönünden icra takibine devam edilmesi gerekip bu hususu göz ardı ederek takibin tümden durdurulması doğru olmayacağından alacaklının memurluk işlemini şikayette hukuki yararı vardır. O halde mahkemece şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    - K A R A R - Dava; 17.756,00 TL ardiye ücretinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulüne, takibin 8.862,86 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır. Süresinde ve usulüne uygun olarak yapılan itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın iptali amaçlanmıştır. Somut olayda ...(...) 2.İcra Müdürlüğü'nün 2009/24137 sayılı takip dosyasının incelenmesinde ödeme emrinin davalı borçlu şirkete birlikte çalışan ... imzasına 15/12/2009 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket tarafından 23/12/2009 havale tarihli dilekçe ile itiraz edildiği saptanmıştır....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı tarafından aleyhine başlatılmış olan Gelibolu İcra Müdürlüğü'nün 2020/483 Esas sayılı icra takibine konu borca ve takibe itiraz ettiğini, Davalı alacaklının Gelibolu İcra Müdürlüğü'nün 2018/613 Esas sayılı dosyası ile aleyhine icra takibi yaptığını, aleyhine yapılan icra takibine ilişkin itiraz ettiğini verilen kararı istinafa gönderdiğini, istinaf mahkemesi aleyhine yapılan takibin kesin olarak durdurulmasına karar verdiğini, aynı borç için Gelibolu İcra Müdürlüğü'nün 2020/483 Esas sayılı dosyası ile yeniden takip yapıldığını, kesin olarak reddedilen borca karşı tekrar icra takibi yapılmasının usul ve yasaya uygun olmadığını, ayrıca Gelibolu İcra Hukuk Mahkemesinin 23/10/2018 tarih ve 2018/69 Esas 2018/68 Karar sayılı dosyasında da ileri sürmüş olduğu itirazlarını yeniden tekrarladığını, bu nedenlerle alacaklı tarafından aleyhine yapmış olduğu icra takibine ve takibe konu olan borca ve faizlerine masraf ve avukatlık ücretlerine...

      İcra Müdürlüğü’nün 2014/5540 E. sayılı dosyasına itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili her ne kadar icra takibine itiraz etmiş iseler de davacıya olan borç tutarı 138.660,49 TL’nin ödendiğini ve başka borçları bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davacının davalıdan icra takibi tarihi itibariyle 150.857,32 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle itirazın bu miktar üzerinden iptaline, takipten sonra yapılan ödemenin infazda dikkate alınmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava ilamsız icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraf her ne kadar icra takibine itiraz etmiş ise de davadan önce kısmi ödemede bulunmuştur. Bu durumda ödenen miktar yönünden davacı alacaklının dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için haciz ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine itiraz edilmemesi ve yasal süresi içerisinde kira parasının ödenmemesi nedeniyle İİK.nun 269/a maddesi gereğince kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından, ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edildiğinden bahisle temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibindeki ihtarlı ödeme emri davalı borçluya 23.01.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlu yasal 7 günlük itiraz süresi içerisinde 30.01.2013 tarihinde itiraz etmiştir....

          - K A R A R - Davacı vekili, davalıdan olan alacaklarının ödenmemesi üzerine ihtarname keşide olunduğunu, alacağın tahsili için menkul rehininin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap ... ve 28.04.2008 tarihli dilekçesi ile icra takibine yaptığı itirazından vazgeçmiştir. Mahkemece, davalının icra takibine yaptığı itirazını geri aldığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davalı 28.04.2008 tarihli dilekçesi ile icra takibine yaptığı itirazından vazgeçmiştir....

            Ayrıca icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu ve alacağın likit olup icra takip tarihi itibariyle dava konusu icra takibine konu alacağın --- olduğu ve işbu miktarın üzerinden İİK 67. Maddesi gereğince hesaplanan %20 oranına isabet eden -----icra inkar tazminatının davalıdan tahsili verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış ve aşağıdaki gibi hüküm tesis etmek gerekmiştir....

              Dairelerinde, icra takibine giriştiğini, davalının haksız yere icra takibine itiraz ettiği iddiasıyla itirazın iptali istemine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların "...."da ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak... yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın ... Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince....Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/12/2019 gününde oy birliği ile karar verildi....

                - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı ... arasında imzalanan kredi sözleşmesinde davalının kefil olarak yer aldığını, ayrıca borcun teminatı olarak ipotek tesis ettiğini, alacağın tahsili için başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yargılama sırasında vermiş olduğu beyanda takibe itiraz edilmediğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, itirazın iptali davası açılabilmesi için öncelikle başlatılan icra takibine usulüne uygun bir itiraz bulunması gerektiği, ancak dava konusu ilamsız icra takibine vaki bir itirazın bulunmadığı ve takibin kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu