Yetki itirazını kabul eden avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kabulü” seçeneğini seçerek işlem yapması gereklidir. Davacı vekili yetki ile birlikte borca itiraz edilmesi halinde MTS ekranında bu şekilde işlem yapılmasına imkan olmadığını iddia etmekte ise de, davacı vekilinin takip başlatırken icra dairesinin yetkisine veya borca ya da her ikisine birlikte itiraz edilebileceğini, yetkiye ve borca birlikte itiraz olunması halinde ekranda yapılabilecek işlemleri bildiği, bilmesi gerektiği halde yetkisiz icra dairesinden takip başlattığı anlaşılmaktadır. Davacı vekilince yetki itirazının kabulü yönünde icra müdürlükleri aracılığıyla fiziksel olarak sunulmuş bir dilekçe de bulunmamaktadır. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de İİK 50. maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirlenecektir....
Tüm dosya kapsamında dava dışı sigortalının ikamet adresi ve davalının ----bu davayı dava dışı sigortalı ----- olamayacağından --- ilkesi gereği ve yargıtay içtihatlarınca icra takibi yetkili icra dairesinde başlatılmadığından ve süresinde yetki itirazı bulunduğundan; Davalının İcra Takibine Yetki itirazı bulunduğundan yetki itirazının kabulü ile, Yetkili icra dairesinde icra takibi başlatılmadığından davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davalı ... davada Gemerek Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuş, icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiğini, bu itirazın da yerinde olduğunu belirtmiş, borca da itiraz edildiğini ve ayrıca davacı alacağına yasal faiz yürütülmesi gerektiğini icra inkar tazminatı koşullarının da gerçekleşmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece gerek icra dairesinin ve gerekse mahkemenin yetkisine yönelik itiraz üzerinde durulmaksızın davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına göre ... 8. İcra Müdürlüğünün 2011/5814 esas sayılı dosyasında davacı sendika tarafından davalı ... aleyhine sendika üyelik aidatı ile işlemiş faizinin tahsili için davalı ... aleyhine icra takibi yapıldığı, belediyece icra dairesinin yetkisine ve takibe konulan borca itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşılmaktadır....
Dosya üzerinde yapılan incelemede; mahkemece taraf delillerinin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin değerlendirildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda özetle; itirazın iptali davası açılabilmesi için yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak başlatılmış bir takip ve takibe karşı usulüne uygun olarak süresinde yapılmış bir itiraz bulunması hususunun dava ön şartı olduğu, icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve yetki itirazının geçerli olduğu, bu durumda öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünden inceleme yapılması gerektiği, takip konusu borcun para borcu olarak kabul edilebilmesi için davalının ticari ilişkiyi kabul ederek borca itiraz etmesi gerektiği, davalı tarafın gerek icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde gerek eldeki davada ticari ilişkiyi kabul etmediği, Ayrıca, takip konusu edilen ve zamanaşımına uğradığı anlaşılan senetler üzerinde davalının adı yazılı olsa da senet üzerine atılan imzaların dava...
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı yan, icra takibine itiraz dilekçesinde yetkili icra dairesinin Gaziantep olması gerektiğinden bahisle icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih E:2004/19-410 K:2004/471 sayılı kararında belirtildiği üzere; itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Bir icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise, önce, bu itiraz incelenip sonuçlandırılmalıdır. Zira yetki itirazı karara bağlanmadıkça ortada hukuken geçerli bir takip olduğu söylenemez....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı yan, icra takibine itiraz dilekçesinde yetkili icra dairesinin Gaziantep olması gerektiğinden bahisle icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih E:2004/19-410 K:2004/471 sayılı kararında belirtildiği üzere; itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Bir icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise, önce, bu itiraz incelenip sonuçlandırılmalıdır. Zira yetki itirazı karara bağlanmadıkça ortada hukuken geçerli bir takip olduğu söylenemez....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketin borcundan dolayı icra takibi başlatıldığını, davalının yetki itirazı üzerine dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilerek takibe devam edildiğini, davalının devam eden bu icra takibine borcun ödendiği gerekçesiyle itiraz edildiğini, asıl borç ödenmiş olsa da ferilerinin ödenmediğini belirterek itirazın feriler bakımından iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının yetkisiz icra dairesinde takip başlattığını, takibin geçerli olmadığını, geçersiz icra takibine ilişkin ferilerin talep edilmesinin usulsüz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
İlâmsız icradaki yetki, bir ilâmsız icra takibine hangi yerdeki icra müdürlüğü tarafından bakılacağının belirlenmesi anlamına gelmektedir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukuk El Kitabı, İkinci Baskı, Ankara 2013, s. 177). HUMK’daki yetki hükümleri ilâmsız icradaki yetki hakkında kıyasen uygulanır (İİK md. 50/1). Buna göre ilâmsız icrada genel yetkili icra müdürlüğü, borçlunun yerleşim yerindeki icra müdürlüğüdür (HUMK md. 9, Türk Medeni Kanunu md. 19-22). HUMK’nın 10-21 inci maddelerindeki hâllerde ise icra müdürlüğü özel yetkilidir. 17. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 258 inci maddesinin birinci fıkrasına göre ihtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. HUMK’nın 12 nci maddesinde ise “Haczi ihtiyatiden sonra haciz kararının müstenidi olan alacak davası haciz kararını veren mahkemede de ikame olunabilir” düzenlemesi mevcuttur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/07/2020 NUMARASI : 2020/554 ESAS, 2020/878 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 5. İcra Müdürlüğü'nün 2020/11023 E sayılı dosyasından müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus icra takibine ilişkin ödeme emrinin müvekkiline 30/06/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, yasal süre içerisinde yetkiye, borca , faize ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin "Karaderemah....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi (icra) İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kesinleşen icra takibine dayalı kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalıların tahliyesine karar verilmiş, karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklının, 14/02/2014 tarihinde ... İcra Müdürlüğünde tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle, İcra Müdürlüğünce düzenlenen Örnek 13 ödeme emrinin davalılara tebliğ edilmesi üzerine, borçlu davalılar vekilince yetki itirazında bulunulmuş, yetki itirazının kabulü üzerine dosya Gebze İcra Müdürlüğüne gönderilmiştir....