Kesin yetkinin bulunduğu hallerde genel yetki ve kesin olmayan yetki kuralı uygulanmaz. Yetki sözleşmesi de yapılamaz. Somut olayda; davacı tarafından davalı şirket aleyhine ilk olarak Ankara ... İcra Dairesi'nde ... Esası ile icra takibi başlatıldığı, davalının takibe, borca, faize, icra giderine, vekalet ücretine, alacak aslı ve tüm ferilerine yetkiye tümüyle itiraz ettiği, davacının dilekçesi ile; borçlunun yetki dışındaki itirazlarını kabul etmediğini bildirerek yetki itirazını kabul ettiğinden, dosyanın yetkili olduğu bildirilen İstanbul İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesini talep ettiği, icra dosyasının İstanbul İcra Tevzi Bürosu'na gönderilerek İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasına kaydı yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır. Dava, itirazın iptali davası olup başlatılan icra takibine sıkı sıkıya bağlıdır....
Esas sayılı takip dosyasından borca ve kar payı ve gider vergisine ve masraflara itiraz edildiği için ve takip de ilamsız takip olduğu için İcra Müdürlüğü tarafından 27/11/2017 tarihli kararla takibin durdurulmasına karar verildiğini, icra takibine yetki itirazında bulunulduğunu, oysa ki icra dairesine yapılan yetki itirazının, itirazın iptali davasında re'sen dikkate alınmasının hukuken mümkün olmadığını, itirazın dikkate alınabilmesi için davalı tarafın dava açıldıktan sonra ilk itiraz olarak ileri sürülmesi gerektiğini, davalı tarafından itirazın iptali davasında yetki itirazında bulunulmadığı ve ilk itiraz olarak ileri sürülmediği için ilk derece mahkemesinin re'sen yetkisizlik kararı vererek davayı reddetmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle istinaf taleplerinin kabulü ile usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, esas hakkındaki talepleri doğrultusundan davanın kabulüne karar verilmesi talebi ile istinafa başvurmuştur....
- K A R A R - Dava, taraflar arasında bulunan hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, genel yetki kuralı gereği Şişli Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın da yerinde bulunduğunu, iddiaya konu alacağın dayanağının olmadığını belirterek davanın reddi ile % 40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne, icra takibine itirazın asıl alacak 1.437,95.-TL üzerinden iptali ile hükmolunan miktarın % 40’ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edilmiştir....
SAVUNMA/ Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilimiz tarafından verilen itiraz dilekçesinde borca ve yetkiye itiraz edildiğini, yetkili icra müdürlüğünün İstanbul İcra Müdürlüğü olduğunu, buna rağmen davacı vekilince yetki itirazı kaldırılmadan ve yetkili icra müdürlüğünce icra takibi yapılmadan huzurdaki davayı açtığını, koşulları oluşmayan icra takibine itirazın iptali davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, huzurdaki davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, bu nedenle süresi içerisinde açılmayan davanın reddinin gerektiği, tüm bu nedenlerden dolayı davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE/ Dava, İİK 67. maddesinde taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında kesilen faturalardan kaynaklanan alacakların tahsili amacıyla yapılan 2 ayrı icra takibine vaki itirazların iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır....
Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, İtirazın iptali davalarının 2004 Sayılı İcra İflas Kanununun 67....
Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, İtirazın iptali davalarının 2004 Sayılı İcra İflas Kanununun 67....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek (10) ödeme emrinin tebliği üzerine keşideci borçlunun bononun teminat amaçlı verildiğini, borcu bulunmadığını ve bononun zamanaşımına uğradığını ileri sürerek süresinde icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek (10) ödeme emrinin tebliği üzerine keşideci borçlunun bononun teminat amaçlı verildiğini, borcu bulunmadığını ve bononun zamanaşımına uğradığını ileri sürerek süresinde icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek (10) ödeme emrinin tebliği üzerine keşideci borçlunun bononun teminat amaçlı verildiğini, borcu bulunmadığını ve bononun zamanaşımına uğradığını ileri sürerek süresinde icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....
İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda, başvuru borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak ve varsa tarafların delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....