Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dava, maddi olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 61. maddesi kapsamında üyelik ve dayanışma aidat alacaklarının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır. İtirazın iptali davasında yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi, dava şartıdır. İcra takibinde yetki kurallarının düzenlendiği 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 50. maddesinin birinci fıkrasına göre “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur.”...

    Mahkemece, davacının para alacağından dolayı BK’nun 73. maddesine göre kendi yerleşim yeri olan ...’de takip ve dava açma hakkı bulunduğu, ancak itirazın iptali davasının icra dairesinin bulunduğu yerde görülmesinin zorunlu olması nedeniyle ...’de yapılmayan bir takipten dolayı mahkemenin yetkili olamayacağı, takibin ...’de yapıldığı belirtilerek, davanın yetki yönünden reddi ile mahkemenin yetkisizliğine, kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde dosyanın yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ... icra müdürlüğü dosyasından yapılan icra takibine yönelik olarak 1.12.2009 günlü itiraz dilekçesi ile icra müdürlüğünün yetkisi ile birlikte borca itiraz edilmiştir. Davalı yan, mahkemenin yetkisine usulüne uygun şekilde süresinde itiraz etmemiştir....

      esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiğini, başlatılan bu icra takibine davalı borçlunun haksız olarak itiraz itiraz ettiğini, ve bahse konu icra takibinin durmasına sebep olduğunu ve müvekkili bankanın alacağını tahsil edilmesini haksız bir şekilde geciktirdiğini, borçlunun itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu nedenlerle icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya tebligat yapılmasına rağmen herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır. TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE; Dava, kredi sözleşmesi gereğince bankacılık işlemlerinden kaynaklı alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK'nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir....

        KARAR Davacı, davalıya toplam 8.000 dolar borç para verdiğini, davalının borcunu ödemediğini ileri sürerek alacağının tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalı borçlunun ... İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, davacının ikametgahının Sarıyer, davalının ikametgahının ... olduğu, bu halde ... İcra Müdürlüğünün yetkili bulunmadığı, yetki itirazının haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ... 6. İcra Müdürlüğünün 2005/219 sayılı icra takip dosyası ile başlattığı icra takibinde 8.784.00 YTL alacağının tahsilini istemiş, davalı icra dosyasına sunduğu 25.1.2005 tarihli itiraz dilekçesinde, yetkili icra dairesinin ... olduğunu, ... icra dairesinin yetkili bulunmadığını ileri sürmüş, ayrıca takibe de miktar yönünden kısmen itiraz etmiştir....

          İcra Müdürlüğü 2020/2005 Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibine öncelikle yetki yönünden itiraz ettiklerini, kambiyo senetlerine dayalı takibin borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki icra dairesinde veya çekin keşide yerinde ya da muhatap bankanın bulunduğu yerde başlatılması gerektiğini, müvekkili Halitoğlu İnşaat'ın Beylikdüzü İstanbul adresinde yerleşik olduğunu, diğer müvekkili T1'ın ikamet adresinin ise Gelibolu/ Çanakkale olup dosyada yer alan diğer borçluların adreslerinin ise İstanbul ilinde olduğunu, dolayısıyla Bakırköy İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunu, yetki itirazlarının dışında müvekkilleri adına çekte yer alan imzalara da itiraz ettiklerini, müvekkil şirket Halitoğlu İnşaat ve müvekkil T1'ın alacaklıya herhangi bir borcu bulunmayıp buna rağmen takip konusu çekte müvekkili şirketin lehtar olarak, müvekkil T1'ın ise ciranta olarak gösterildiğini, müvekkillerin isim ve ünvanları kullanılarak...

          Madde kapsamında davacı ikametgahı "Ataşehir" ve davalı ikametgahının yine "Kartal" olduğu, HMK 10 ve TBK 89. Madde kapsamında yetkili icra Müdürlüğünün İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri olduğu, davacı tarafından HMK 10 ve TBK 89. Maddeye göre icra müdürlüğü seçilmeyip takibin İstanbul MTS ile yapıldığı, bu halde seçim hakkının davalı tarafa geçtiği ve davalı tarafından HMK 6. Madde kapsamında yetki itirazında bulunulduğu, HMK 6. Maddesinde yer alan düzenleme karşında genel yetkili icra müdürlüğünün İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri olduğu, davalı tarafından usulüne uygun şekilde dile getirildiği anlaşılan yetki itirazı ile icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği, neticede davalı/borçlunun yetki itirazının yerinde olduğu, yetkili icra dairesinde usûlüne uygun takip yapılmaması karşısında, geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle; "Dava şartı yokluğundan davanın usûlden reddine" karar vermiştir....

            Borçlu, icra dairesinin yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK nın 50/2.maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da HMK'nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermesi gerekmektedir....

            Borçlu, icra dairesinin yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK nın 50/2.maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da HMK'nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermesi gerekmektedir....

              Mahkemece, yetki itirazının reddine, dosya kapsamından borca yapılan itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı- borçlu icra takibine konu borca ve icra dairesinin yetkisine itirazla yetkili icra müdürlüğünün ikametgahı yeri olan Gediz İcra Müdürlüğü olduğunu bildirmiş, açılan itirazın iptali davasında da süresinde verdiği dilekçesinde akdi ilişkiyi inkarla birlikte mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin Gediz Mahkemeleri olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece yetki itirazının reddi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı – borçlunun hem icra dairesinin hem de borca itirazı halinde İİK.’nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenir....

                Davanın dayanağı icra takibine konu para alacağı olup, talep edilen borç TBK 89. maddesi uyarınca götürülecek borçlardandır.İtirazın iptali davası da alacağa dayalı bir dava olduğundan TBK 89.maddenin uygulanması imkanı da söz konusudur. Somut olayda, davalının adresi ve sözleşmesinin ifa yeri "Giresun" olup HMK'nın 6. ve 10. maddeleri gereğince Giresun İcra Daireleri ile taraflar arasında yapılan yetki sözleşmesi ve TBK 89 md. gereğince davacının adresi olan Ordu İcra Daireleri yetkili olup, İstanbul Anadolu İcra Daireleri yetkili değildir....

                UYAP Entegrasyonu