Ltd Şti'nin icra dairesinin yetkisine dair itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T7 Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından müvekkil şirket hakkında Hadim İcra Müdürlüğü'nün 2018/2 Esas sayılı icra dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin borca itiraz ettiğini, diğer borçlu şirketin de yetkiye itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce müvekkili şirket için borca itiraz, T8 yetki itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkili şirketin itirazının geçerli bir itiraz olduğunu, icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına ilişkin kararın yerinde olduğunu, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1098 Esas sayılı dosyasında verilen geçici mühlet kararı sunularak müvekkilleri yönünden takibin durdurulmasının talep edildiğini, tüm taraflar adına borca itiraz adı altında sunulan dilekçeyle tüm davalıların vekilleri tarafından icra takibine itiraz edildiği açık iken bu durumun mahkemece göz ardı edildiğini, 2. dilekçe ile de açıkça tüm davalılar yönünden icra takibine, ödeme emrine, borca ve ferilerine aynı gün 13.12.2018 tarihinde itiraz edildiğini, Yargıtay 12....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/8226 Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığı, dava dışı borçlunun icra takibine itiraz etmediği, davalı kefil ...' ın sadece icra takibine dayanak borca itiraz ettiği ancak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmediği, davalı kefil ...'nin ise borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, davacı alacaklı tarafından borca ve yetkiye yapılan itirazın iptalini temin için de eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. O halde, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerinde yetkili mahkeme ve icra müdürlüğünün sadece İstanbul olarak gösterilmemesi ayrıca borçlu ve kefillerin ikametgahının da yetkili olarak gösterilmesi, dava dışı borçlu şirket ile davalı kefillerden ...'ın İzmir'de kayıtlı olmaları, İzmir 14. İcra Müdürlüğü'nde yapılan icra takibine dava dışı borçlu şirketin itiraz etmemesi, davalı kefillerden ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/136 KARAR NO:2021/1087 DAVA :İtirazın İptali DAVA TARİHİ:21/02/2020 KARAR TARİHİ:30/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı borçludan olan 760.045,31 TL alacağının tahsili amacıyla .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip başlatıldığını ve borçluya ödeme emrinin gönderildiğini, davalı tarafından yetkiye, borca, faize, faiz oranına ve tüm fer'ilerine itiraz edildiğini, davalının borca itirazı sonrasında dava şartı arabuluculuk süreci anlaşamama olarak sonuçlandığını, .... İcra Müdürlüğü'nün ......
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2023 NUMARASI : 2022/303 ESAS 2023/180 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2022/25906 Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçilmiş olup iş bu davaya konu icra takibinde borca, imzaya ve takibe itiraz ettiklerini, alacaklı görünen tarafın hükmi şahsiyeti ve taraf ehliyetinin olmadığını, takip hak ve ehliyeti olmayan tarafından başlatılmış olan takibin iptalinin gerektiğini, takibe konu belgenin müvekkili şirketlerin yetkilisi tarafından tanzim ve imza edilmediğini, müvekkili firmaların halihazırda tek yetkilisinin Ekrem Şahin olduğunu, takibe konu...
Pek tabidir ki ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle mirasın reddi yoluna başvurulmuş olmakla, henüz yargılamanın devam ediyor olması durumunda, borçlunun mirası reddettiğini İİK'nun 62/1. maddesinde öngörülen yasal sürede icra dairesine itiraz olarak bildirmesi halinde itirazın kaldırılması talebinin incelenmesi sırasında bu dava bekletici mesele yapılacaktır. (İİK. m.68/4) Ne var ki borçlular, ödeme emri 08.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği halde, mirasın reddi kararına dayalı olarak, yasal 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra, 11.06.2014 tarihinde icra müdürlüğüne verdikleri dilekçe ile itiraz etmişlerdir. Öte yandan, icra takibinin şekline göre borçluların borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmesi gereksiz ve geçersiz bir işlem olup, sonuç doğurmayacaktır. Bu nedenle borçlular hakkındaki takip kesinleşmiş bulunmaktadır....
İcra Müdürlüğü'nün ----- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; takibin ilamsız icra takibi olduğu, alacaklısının ... borçlusunun ... olduğu, takip tutarının 52.491,05 TL olduğu, icra takibinin 19/08/2014 düzenleme tarihli, 31/12/2014 ödeme tarihli, 60.000,00 TL tutarındaki bonoya dayandığı, borçlu vekilinin 09/07/2018 tarihli dilekçesi borca itiraz ettiği ve ----- İcra Dairesi'nin 12/07/2018 tarihli kararı ile takibin durdurulmasına karar verildiği, anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İtirazın İptali talebine ilişkindir.2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davası ile davacı, yaptığı ilamsız icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazını hükümden düşürmeyi ve ilamsız icra takibine kaldığı yerden devam edebilmeyi amaçlar. Bu dava türü bakımından kabul gören belirli temel ilkeler ve itirazın iptali davasının açılabilmesi için belirli önşartlar bulunmaktadır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, kararın hukuka aykırı olduğunu, borçlunun icra takibine itiraz dilekçesinde belirttiği gibi, tebellüğ olduğunu, tebellüğ olan borçluya ilişkin Tebligat Kanunu kapsamında mernis adresi veya ikamet adresi ayrımına gidilmesinin kanunu kötüye kullanmak olduğunu ve TMK'nın 2. maddesine aykırılık teşkil ettiğini, davalı tarafından borca itiraz dilekçesinde mernis adresine yapılan tebligata itiraz edilmediğini, takibin iptalinin talep edilmediğini, mahkemece bunun re'sen gözetilmesinin mümkün olmadığını, yapılan işlemin memur hatası olduğunu, davanın tahliye yönünden reddedilmesinin doğru olmadığını, taraflarınca mernis adresi seçilmeden takip açılmasına rağmen, icra memurunun yaptığı işlem nedeni ile takibin mernis adresine gönderildiğini, her halükarda borçlunun takipten usulüne uygun haberdar olduğunu belirterek, davanın tahliye yönünden devamına karar verilmesini istemiştir....
İcra İflas Kanununun 269/c maddesine göre borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini bildirerek İtiraz etmiş ise, itiraz sebeplerini ve isteğini noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat etmeye mecburdur. Takipte dayanılan sözleşme 01.10.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl sürelidir. Davalı borçlu borca itiraz dilekçesinde; sözleşmedeki imzasını açıkça inkar etmeyerek boş sözleşmenin sonradan doldurulduğunu beyan etmiştir. Az yukarıda açıklandığı üzere imzasını inkar etmeyen davalı borçlu söz konusu savunmasını İİK.’nun 269/c maddesinde belirtilen belgelerle ispatlayamadığı gibi ödeme belgesi de sunulmadığından mahkemece itirazın kaldırılması ve tahliyeye karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın yargılamayı gerektirdiğinden bahisle reddi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....
Mahkemece, yetki itirazının reddine, dosya kapsamından borca yapılan itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı- borçlu icra takibine konu borca ve icra dairesinin yetkisine itirazla yetkili icra müdürlüğünün ikametgahı yeri olan Gediz İcra Müdürlüğü olduğunu bildirmiş, açılan itirazın iptali davasında da süresinde verdiği dilekçesinde akdi ilişkiyi inkarla birlikte mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin Gediz Mahkemeleri olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece yetki itirazının reddi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı – borçlunun hem icra dairesinin hem de borca itirazı halinde İİK.’nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenir....