İcra Müdürlüğünün 2020/5705 E. sayılı dosyası ile icra takibine geçilmiş ve davalı kiracıya İlamsız Takıplere İlişkin 7 günlük ödeme emrinin tebliğ edildiğini, icra dosyasından gönderilen ödeme emrini tebliğ alan davalı tarafın, herhangi bir borcu bulunmadığından ve faizin fazla talep edildiğinden bahisle 7 günlük yasal sürede borca itiraz ederek icra takibinin durdurulmasını sağladığını, davalının kiracı, 2020 yılı Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin 46.500.TL tutarındaki 6 aylık işlemiş kira borcunu ödemediğinden anılan alacağın tahsilini teminen aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine itirazı sırasında kira kontratına ve imzaya itiraz etmediği için, hatta sürmekte olan tahliye davasında kira kontratının varlığını ve kiracılık ilişkisini açıkça kabul ettiği için icra takibine vaki itirazın kaldırılmasını teminen eldeki davanın ikame edildiğini bildirerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Dosya kapsamından ödeme emrinin borçlu davalı Bakanlığa 14.09.2012 tarihinde tebliğ edildiği, Hazine vekili Av.....tarafından verilen 20.09.2010 günlü dilekçe ile hakkında takip yapılan tüm kamu kurumları adına borca itiraz edilerek durdurulmasının istendiği, bu dilekçenin İcra Müdür Yardımcısı.....rafından 22.09.2010 tarihinde havale edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece icra dairesine yazılan yazıya verilen 13.02.2012 ve 20.03.2012 günlü cevabi yazılarda da icra takibine tüm borçlular tarafından süresi içinde itiraz edildiği bildirilmiştir. İcra müdürlüğünce takibe tüm borçlular tarafından süresi içinde itiraz edildiği kabul edilerek takip durdurulduğuna göre açılan itirazın iptâli davasının esasının incelenmesi gerekirken ödeme emrine usulüne uygun şekilde itiraz edilmediğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamış, kararın açıklanan nedenlerle taraflar yararına bozulması gerekmiştir....
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, sulama bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Davalı vekili, icra takibi sırasında yetkiye ve borca itiraz etmiştir. Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise,alacaklı İİK.nun 50/2.maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak, icra hukuk mahkemesinden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1.maddesi uyarınca icra hukuk mahkemesine başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, icra hukuk mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır....
İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK. nun 53.maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16.maddesinin uygulama yeri yoktur. Şu hale göre, borçluların başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK. nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. Pek tabidir ki ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle mirasın reddi yoluna başvurulmuş olmakla, henüz yargılamanın devam ediyor olması durumunda, borçlunun mirası reddettiğini İİK. nun 62/1.maddesinde öngörülen yasal sürede icra dairesine itiraz olarak bildirmesi halinde itirazın kaldırılması talebinin incelenmesi sırasında bu dava bekletici mesele yapılacaktır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2021 NUMARASI : 2020/425 ESAS, 2021/1059 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , alacaklı yanca müvekkili aleyhinde İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün 2020/10973 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine dayanak yapılan çekin çalıntı olduğunu, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibine ve borca itiraz ettiklerini, takip dayanağı çek ile ilgili olarak İstanbul 8....
- K A R A R - Dava, hizmet bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, yargılamaya katılmadığı gibi cevap da vermemiştir. Mahkemece, davalının icra takibine itiraz dilekçesinde yetkili icra dairelerinin Kadıköy İcra Daireleri olduğunu, şirketin muamele merkezinin Kadıköy İlçesi sınırlarında bulunduğunu bildirerek İcra Dairesinin yetkisine itiraz ettiği, davalı şirketin adresinin Kadıköy İlçesi sınırları dahilinde olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı, Şişli 1. İcra Müdürlüğü'nde yapılan takibe karşı icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2021 NUMARASI : 2020/427 ESAS, 2021/1 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; aleyhine başlatılan Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2017/5307 esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrinin bizzat kendisine 13/06/2017 tarihinde tebliğ edildiğini ve süresi içinde icra takibine itiraz ettiğini, itiraz dilekçesine ilişkin PTT alındı makbuzunun olduğunu, makbuz içeriğine göre gönderdiği dilekçenin 16/06/2017 tarihinde Bodrum 2....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2021/257 ESAS - 2021/498 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili, dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 4....
icra takibi kesinleşmiş ise diğer borçlular için de bu icra dairesi yetkili hale gelmiş olacağını, diğer borçlu Salih Hezer hakkında icra takibi kesinleştiği için davalı tarafından yetki itirazında bulunması, yetkisiz icra dairesinde açıldığını söylemesinin bir hükmü kalmayacağını, davalı tarafa ödeme emrinin 01/02/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, iş bu dava açılmadan önce borçlulardan Salih Hezer hakkında kesinleşen icra takibinde artık yetkili yer Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü olacağını, davalı taraf için de Afyon icra daireleri yetkili hale geldiğini, davalı tarafın yetki itirazı yerinde olmadığını, taraflar arasında imzalanan bu kambiyo senedinin bono olduğunu, bu durumda davalı sadece sıradan borca itiraz ettiğini, sıradan borca itiraz etmek yerine böyle bir borcunun olmadığını ispatlayabilecek bir delil sunması gerektiğini, davalı borçlunun sırf borcunu ödememek için ödemesi gereken borca itiraz ettiğini, belirtmiş bu nedenlerle; borçlunun icra takibine yaptığı borca ve yetkiye...
İcra takibi ile borca itiraz üzerine icra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası, birbirini tamamlayan ve bütünlük arz eden takip hukuku işlemleridir. Tebligat Kanunu'nun 11.maddesi ve Avukatlık Kanununun 41.maddesine göre, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. İcra takip dosyasında borca itiraz, borçlular vekili tarafından yapılmıştır. Bu durumda, dava dilekçesinin vekile tebliğ edilerek, usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, asile tebligat yapılmak suretiyle, taraf teşkili sağlanmadan, davalı borçluların savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır....