Davanın reddine karar verilmesini talep ediyorum ” demiş ise de, alınan beyan 6100 sayılı HMK'nun 154/3-ç maddesinde yer alan şekil şartlarına uymamaktadır.Bu durumda davalı asilin usule uygun kabul beyanının varlığından söz edilemeyeceğinden, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve davanın temerrüt gerçekleşmeden açılmış olmasına göre davacı vekilinin tahliyenin reddine yönelik temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı alacaklı, 01/10/2014 başlangıç tarihli, sözlü kira sözleşmesine dayanarak 05/06/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 5.500,00 TL kira ve 334,97 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde “Ben bu borca itiraz ediyorum. Benim böyle bir borcum yoktur. Kiraya itiraz ediyorum. Faize itiraz ediyorum.” demekle borca itiraz etmiştir....
Esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, yetki itirazı ile birlikte borca itiraz ettiklerini, bu itiraz neticesinde davacı icra dosyasını yetkili yer icra müdürlüğü olan Bakırköy İcra Müdürlüğüne göndermeden itirazın iptali davası açtığını, bu nedenle de ortada geçerli ve yetkili yer icra müdürlüğünde yapılmış bir icra takibi bulunmadığından koşulları oluşmayan icra takibine itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, alacağın tahsili için icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Davalı vekili tarafından icra dairesinin yetkisiz olduğu ve buna göre geçerli icra takibi bulunmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle öncelikle bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. HMK'nın 6. Maddesi gereğince kural olarak her dava açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılır....
ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep ettiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.'...
İcra Müdürlüğünün 14/04/2009 tarihli kararı ile itiraz süresinde olmadığından takibin devamına karar verildiği, borçlu davacı yeniden 2. kez 14/11/2022 tarihinde iş bu borca itiraz ederek itiraz dilekçesi sunduğu ve icra müdürlüğünce de 14/11/2022 tarihinde süresinde olmadığından bahisle itirazı reddedilerek takibin devamına karar verilmiştir. Ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur İİK'nın 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almaktadır. Borçlunun borca itirazlarını takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir....
in yaralandığını, tedavisi için Sağlık Bakanlığı tarafından fatura edilen 1.229,57 TL'yi 10.02.2011 tarihinde ödediklerini, ödenen bedelin davalılardan rücuen tahsili için başlatılan takipte birkısım davalıların yetki itirazında bulunduklarını ve tüm davalıların da borca itiraz ettiklerini, kaza yeri ... olduğu için ...İcra Müdürlüğü'nün takipte yetkili olduğunu belirterek, davalıların takibe itirazlarının iptali ile % 40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsilini talep etmiştir.Davalı ..., kendisinin yetki itirazı olmadığını ve sadece borca itiraz ettiğini, itiraz tarihinden sonraki 1 yıl içinde açılmayan davada hakdüşürücü sürenin gerçekleştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Diğer davalılar, davaya cevap vermemiş ve duruşmaları da takip etmemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile davalıların ......
İcra Müdürlüğü'nün -----Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan ilamsız icra takibine borçlu vekilinin 09/07/2018 tarihli dilekçesi ile borca, ferilerine ve faize itiraz ettiğini, davalının, bono bedelinin belli bir kısmını önceden ödeyip kalan kısmına itiraz etmesi borçlunun bonodan kaynaklı borcunun bulunduğunun işareti olup ayrıca davalı borçlunun kötü niyetli olduğunun işareti olduğunu, icra takibine dayanak belgenin senet olmasından dolayı asıl alacağı yürütülen avans faizinin yasal olduğunu, bu sebeple borcun takip sonrasında işleyecek avans faizi oranına yönelik itirazın da iptalini talep ettiklerini belirterek ----- İcra Müdürlüğü'nün ----- Esas sayılı dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan tüm itirazların iptaline, takibin avans faizi yürütülerek devamına, haksız ve takibi uzatmaya yönelik itiraz nedeniyle davalı borçlunun %20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibari ile taraflar arasındaki sözleşmeye dayalı alacak istemine göre başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir. -------- dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin ---- tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun ----- tarihinde takibe dayanak sözleşmedeki imzaya, borca, yetkiye ve faize itiraz ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu, itirazın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır....
İİK'nun 62/1. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumlu olur" hükmüne yer verilmiştir.Borçlunun, icra dairesinin yetkilisine itirazı da borca itiraz niteliğinde olup, genel haciz yolu ile takipte bu itirazın İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. Dolayısıyla icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup, hukuki sonuç doğurmaz. Bu durumda mahkemece açıklanan nedenle itirazın reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla; sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 02.01.2024 Tarihli ve 2023/1308 Esas, 2024/7 Karar Sayılı Kararı Borçlunun yetki ve borca itirazı üzerine itirazın kaldırılması yoluna başvurulmuş ise icra mahkemesinin öncelikle borçlunun yetki itirazını incelemesi, akabinde yetki itirazı haklı ise yani takip yetkisiz icra dairesinde başlatılmış ise alacaklının yetki itirazının kaldırılması isteminin reddine, takip dosyasının istem üzerine yetkili icra dairesine gönderilmesine ve borca yönelik itirazın kaldırılması istemi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerektiği, icra mahkemesince yetki itirazının yerinde olduğundan bahisle dava dosyası hakkında yetkisizlik kararı verilemeyeceği, zira takip... İcra Dairesinde başlatılmış olup, itirazın kaldırılması istemi de yetki kuralları gereğince icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesi olan... İcra Hukuk Mahkemesinden talep edilmesi gerektiği, bu nedenlerle......
İcra Müdürlüğünün ...E, sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapılmış ve borçluya ... ödeme emri gönderilmiştir. a) Davalı borçlu ...Tic. A.Ş. ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra 08/04/2016 tarihinde borca ve icra takibine itiraz etmiştir. Borçlu vekili itirazında; takibe konu borca, borç miktarına, faize, faiz orana ve ferilerine itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep etmiştir. Borçlu kanuni süresi içinde borca itiraz ederek takibi durdurmuş ise de borçlunun itirazı haksız ve dayanaksızdır. Şöyle ki; davalı her ne kadar borcunun bulunmadığını belirtmiş ise de icra takibine konu olan alacağa dayanak hasar bedelidir. Söz konusu hasar/Tar sebebiyle borç tahakkuku ve akabinde de icra takibine geçilmiştir. Borçlu/lar haksız fiilden kaynaklı miütvekkil kuruma vermiş oldukları zararı henüz tazmin etmemiş, hasar bedeli alacağına ilişkin icra takibine de kötü niyetle itiraz etmişlerdir. Söz konusu tutanaklar ekte olup, incelendiğinde davalının itirazının haksızlığı ortaya çıkacaktır....