Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Esas sayılı takip dosyasından ilamsız icra takibine geçildiğini, davalılar tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyan ederek, davalıların icra takibine karşı yaptığı itirazın iptali ile davalıların %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama harç ve masraflarının ve avukatlık ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü. Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı banka tarafından müvekkilleri aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün ......

    şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı/borçlu tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 39.914,91- TL'nin tahsili amacıyla ilamsız takip yapılmış ve borçluya Örnek No: 7 ödeme emri gönderildiğini, davalı ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep ettiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.'...

    Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararında; borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede ilgili merciye yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. Şu hale göre, borçluların başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, satıştan kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraf, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiş, esas yönden de davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının alacağını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı borçlu aleyhindeki icra takibinde hem borca, hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. İcra takibinin yetkili icra dairesinde yapılması, itirazın iptali davasının şartlarından biridir....

        Mahkemece, dava dilekçesinde borçlunun yetkiye ilişkin itirazından hiç söz etmeksizin borcun esasına ilişkin açıklamalardan sonra davalının borca itirazının haksızlığı dile getirilerek dava açıldığı, talep kısmında da borçlunun haksız itirazının iptalinin talep edildiği, icra müdürlüğünün yetkisine yönelik olan itirazın kaldırılması istenmediğinden davalının yetki itirazının benimsendiği, bu itibarla mevcut bir icra takibinden bahsetmenin mümkün bulunmadığı, mevcut icra dosyası bulunmadığından itirazın iptali davasının da dinlenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu icra takibinde hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz edilmiştir. Yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazın iptali davasının koşullarından biridir....

          Caddesi , No:13 Önü adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olduğunu, müvekkil şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğini tespit edildiğini, bu hasarın müvekkil şirket tarafından onarıldığını, hasardan kaynaklanan diğer kayıpların müvekkil şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı/borçlu tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 733,00-TL'nin tahsili amacıyla ilamsız takip yapılarak ödeme emri gönderildiğini, davalının borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlunun itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz edildiğini, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu, icra takibine konu olan alacak, davalının kusurlu şekilde yürüttüğü...

            (HMK 115/2) Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; Uyuşmazlığın, davalı tarafa ait olduğu iddia edilen araçların otoyoldan cezalı geçtiği, geçişler sonrası otoyol geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı cezai şart alacağının ödenmemesine dayalı yapılan icra takibine davalının itirazı sonucu takibin durması ve mahkememize açılan itirazın iptali talebinden kaynaklandığı, davaya konu icra takibinde ödeme emrinin davalıya 12/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve anılan tarafça 7 günlük itiraz süresinden sonra 19/10/2020 tarihinde ödeme emrine itiraz edildiği ödeme emrine süresinde itiraz edilmediğinin anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için İİK'nın 61/1, 62/1 ve 66/1 maddeleri uyarınca, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde ve usulüne uygun bir itirazının bulunması ve bu itiraz üzerine takibin durmuş olması şarttır....

              Dava, İİK.nun 67.maddesi gereğince itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davasının koşullarından biri yetkili icra dairesinde girişilmiş ilamsız icra takibinin bulunmasıdır. Dava koşulları mahkemece res'en incelenmelidir. Somut olayda davalı hem icra dairesinin yetkisine, hem de borca itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönün gözetilmemesi isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                borçlunun icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına, %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/9 E. sayılı dosyasında davacı vekili; müvekkili banka ile dava dışı ... arasında imzalanan kredi genel sözleşmesi uyarınca kredi kullandırıldığını, davalıların söz konusu kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, keşide edilen ihtarnameye rağmen kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine icra takibine girişildiğini, davalıların itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40'tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı banka yargılama sırasında icra takip dosyalarındaki kredi alacaklarını davacı ...'ye temlik etmiştir. Davalı ...; icra dosyasında asıl borca itiraz etmediklerini, faize itiraz ettiklerini, yapılan ödemeler faiz ve anaparadan mahsup edilmeden icra takibi yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Birleşen ... 2....

                    UYAP Entegrasyonu