Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itirazın incelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, ticari satıştan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle açmış olduğu davada ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek, mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, ilamsız icra takibine konu alacağa itiraz edildiğini, çekişmeli alacak için ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisiz olduğunu belirterek, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....

    Kocaeli İcra Müdürlüğü'nün 2021/91644 esas sayılı dosyasının inelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine 1 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı,10 örnek ödeme emrinin borçlunun vasisine 31/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın yasal süresi içinde vasi tarafından açıldığı anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesi gereğince incelenmesi gerekmektedir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir.Somut olayda davacı borçlu vasisi itirazlarını, İİK'nun 169/a maddesi normlarını haiz yazılı delillerle ispatlayamamıştır....

    Davalı borçlular İcra takibinde kira akdine ve borca itiraz ettiğini, şirketin böyle bir borcu bulunmadığını belirterek yapılan icra takibine itiraz etmişler ise de; Davalı borçlular yasal süresindeki itirazlarında sözleşmedeki imzalarını açıkça inkar etmemişlerdir. Bu durumda uyuşmazlığın sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici ....madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.....2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır" hükmünü düzenlemektedir. Sadece borca itiraz eden ve böylece adi senetteki imzayı ikrar etmiş sayılan borçlu, artık icra mahkemesinde imzayı inkar edemez ve icra mahkemesi böyle bir imza inkarı üzerine imza incelemesi yapamaz. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senet üzerindeki imzaya, borçlular tarafından açıkça ve ayrıca itiraz edilmediği, adı geçen borçlu şirketin icra mahkemesinde imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İtirazın Kaldırılması -Tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması, tahliye ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekilince yazılı kira sözleşmesine dayanılarak başlatılan 14.12.2010 tarihli icra takibinde, 2010 yılı Temmuz, Kasım, Aralık ayları ödenmeyen 9000 TL kira parasının tahsili ve tahliye isteminde bulunulmuştur....

        İcra takibine yasal süresi içinde itiraz eden davalı borçlular, alacaklıya herhangi bir kira borçları olmadığını, kira bedelinin ödeme emrinde yazıldığı şekilde 4.800 -TL değil 3.600-TL olduğunu belirterek itiraz etmişlerdir. İİK'nun 269/2 maddesinde; Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse, akdi kabul etmiş sayılır." hükmüne yer verilmiştir. Davalı borçlular icra takibine itirazında kira akdine açık ve kesin olarak karşı çıkmamış olup, itirazları borca itiraz niteliğindedir. Bu durumda davacı 2014 yılı kirasını iddia ettiği kadar olduğunu kanıtlayamadığından davalı borçluların kabul ettiği miktara itibar etmek gerekir. Uyuşmazlıkta yargılamayı gerektiren bir durum bulunmadığından, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile red kararı verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

          e düzenleme tarihi 20/02/2012 olan senetten doğan borcu nedeniyle ilamsız icra takibi başlatıldığın, davalı borçlu borca icra takibine, masraflara, faiz oranına, işlemiş faizi ve borcun tüm ferilerine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, ve takibin durduğunu, takip sonrası ara buluculuğa başvurulduğunu, 2021/... ara buluculuk dosya numarası ile yapılmış olan görüşme neticesinde anlaşılamama tutanağı tanzim edilerek taraflara tebliğ edildiğini, dava ve takibe konu senet bir bono olmakla açıkça borç ikrarı içerdiğinden davalının borca itiraz etmesinin mümkün olmadığı, borca itiraz ederken imza hakkında herhangi bir itiraz olmaması dolayısıyla imzayı da kabul ettiği görüldüğünü, davalının borculu olduğu ortada olduğunu, kambiyo senetlerinde mücerretlik ilkesinin geçerli olması bir yana müvekkil kambiyo senedine temel oluşturan hukuki ilişki yönünden de edinimi ifa etmekle davalıya iş bu edimin karşılığı olan bu senet bedelini ödemediğini, davalı borçlunun borcu kambiyo...

            DELİLLER : Aksaray İcra Müdürlüğü’nün 2020/2100 Esas sayılı dosyası. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davacı şirket tarafından davalı belediye hakkında Aksaray İcra Müdürlüğü’nün 2020/2100 Esas sayılı dosyasıya Aksaray Sultanhanı Kervansarayı Restorasyon ve Çevre Düzenlemesi işinin hakediş alacağı için 21/02/2020 tarihinde genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatılmış, ödeme emri 27/02/2020 tarihinde davalı borçlu belediyeye tebliğ edilmiş, borçlu vekili tarafından 05/03/2020 tarihinde Uyaptan gönderilen dilekçe ile borca itiraz edilmiştir. Borçlu tarafından borca itiraz edildiğinden icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Borçlu, borcun tamamına değil de bir kısmına itiraz ederse, buna kısmi itiraz denir. Kısmi itirazın geçerli olabilmesi için, borçlu, itiraz ettiği borç miktarını, itirazında açıkça ve ayrıca belirtmek zorundadır. Belirtmemişse borçlu, ödeme emrine hiç itiraz etmemiş sayılır....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2021 NUMARASI : 2021/56 ESAS - 2021/306 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin süresi içinde takibe itiraz ettiğini, ancak icra müdürlüğünün müvekkili şirketin itiraz beyanını belli başlı kalıpları içermediğinden itiraz olarak kabul etmeyerek takibe devam ettiğini, icra müdürlüğü kararının hukuka ve hakkaniyet aykırı olduğunu beyan ederek icra müdürlüğü kararının kaldırılmasına, müvekkilinin vermiş olduğu dilekçe borca itiraz olarak değerlendirilerek süresi içinde borca itiraz edildiğinden takibin durdurulmasına...

            Davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazda, borçlu olduğu iddia edilen müvekkili şirketin adresinin ... ili sınırları içerisinde olduğu, dolayısıyla .... Anadolu İcra Dairelerinin yetkili olduğu belirtilerek icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının açılabilmesi için geçerli bir ilamsız icra takibinin yapılmış olması gerekir. Geçerli bir icra takibinden söz edebilmek için yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunması gerekir. Şüphesiz kamu düzenine ilişkin bulunmayan hallerde icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususu re'sen incelenemez. Somut olayda alacaklı- davacı tarafından girişilen icra takibine davalı - borçlu hem icra dairesinin yetkisine hem de borca süresinde itiraz etmiş, yapılan bu itiraz neticesinde icra takibi durmuştur. Açılan itirazın iptali davasında öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir....

              UYAP Entegrasyonu