Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, sulama bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Davalı vekili, icra takibi sırasında yetkiye ve borca itiraz etmiştir. Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise,alacaklı İİK.nun 50/2.maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak, icra hukuk mahkemesinden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1.maddesi uyarınca icra hukuk mahkemesine başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, icra hukuk mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır....

    DAVA KONUSU : Sözleşmenin İptali KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil aleyhinde İstanbul Anadolu 1.İcra Müdürlüğü'nün 2020/14152 Esas sayılı doyası ile müvekkil aleyhine arabuluculuk belgesine dayanılarak icra takibinin açıldığını, arabuluculuk anlaşma belgesinin ucunun açık bırakıldığını, arabuluculuk anlaşmasında bir şekilde bir çerçevede lisans sözleşmesinin hazırlanıp 5 iş günü içerisinde imzalanacağı şeklinde ucu açık bir cümle bulunduğunu, davacının arabuluculuk anlaşması hakkında icra edilebilirlik şerhi alarak İstanbul Anadolu 1.İcra Müdürlüğünün 2020/14152 Esas sayılı dosyası ile müvekkil aleyhine icra takibine giriştiğini, iş bu kötü niyetli takip sonrası müvekkilin borçlu olmadığına ilişkin menfi tespit davası açma zaruretlerinin hasıl olduğunu, bu nedenlerle ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne...

    İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı doyası ile müvekkil aleyhine arabuluculuk belgesine dayanılarak icra takibinin açıldığını, arabuluculuk anlaşma belgesinin ucunun açık bırakıldığını, arabuluculuk anlaşmasında bir şekilde bir çerçevede lisans sözleşmesinin hazırlanıp 5 iş günü içerisinde imzalanacağı şeklinde ucu açık bir cümle bulunduğunu, davacının arabuluculuk anlaşması hakkında icra edilebilirlik şerhi alarak İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğünün ......

      İstinaf Sebepleri Borçlu vekili istinaf dilekçesinde: Borca itiraz süresi içerisinde müvekkili şirkete ait vekaletname ile birlikte, borca itiraz dilekçesi başlığı seçilerek itiraz edildiği ancak borca itiraz dilekçesi yerine maddi hata yapılarak farklı bir dilekçe gönderildiği, şikayete konu icra dosyasına yanlış dilekçenin sunulduğunun ancak müvekkili şirket aleyhine haciz işlemi yapılması ile anlaşıldığını, İİK’nın 62. maddesinden kanun koyucunun borca tamamen itiraz halinde aradığı tek unsurun, borçlunun borca itiraz etme yönündeki iradesini ortaya koyması olduğunun anlaşıldığını, maddi hata yaparak borca itiraz dilekçesi yerine gönderilen dilekçenin uyap sisteminden müvekkili şirkete ait vekaletname ile birlikte, borca itiraz süresi içerisinde, borca itiraz talebi adı altında gönderildiğini, dosyaya yanlış bir dilekçenin sunulduğunu, bu durumun maddi hatadan kaynaklandığını ve doğru dilekçenin esas alınması gerektiğini iddia etmiştir. C....

        Alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle, borçlu murisin 22.11.2015 tarihinde vefat ettiğinin öğrenilmesi üzerine Aydın İcra Müdürlüğü'nün 2018/1347 esas numaralı dosyası ile davacı aleyhine icra takibine geçildiğini, davacıya ödeme emrinin 21.03.2019 tarihinde tebliğ edildiğini ancak davacı tarafından yasal süresi içinde borca itiraz edilmediğini, mirasın reddedildiğine ilişkin mahkeme ilamının icra dairesine sunulmadığını ve takibin kesinleştiğini, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiğini, icra takibi ve devamında uygulanan hacizlerin hukuka uygun olduğunu belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        İcra takibi ile borca itiraz üzerine icra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası birbirini tamamlayan ve bütünlük arz eden takip hukuku işlemleridir. Tebligat Kanunu'nun 11.maddesine göre, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borca itiraz, borçlu vekili tarafından yapılmıştır. Bu durumda, dava dilekçesi ve duruşma günü vekile tebliğ edilerek, usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, asile tebligat yapılmak suretiyle, taraf teşkili sağlanmadan, davalı borçlunun savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

          İcra takibi ile borca itiraz üzerine icra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası, birbirini tamamlayan ve bütünlük arz eden takip hukuku işlemleridir. Tebligat Kanunu'nun 11.maddesine göre, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borca itiraz, borçlu vekili tarafından yapılmıştır. Bu durumda, dava dilekçesinin vekile tebliğ edilerek, usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, asile tebligat yapılmak suretiyle, taraf teşkili sağlanmadan, davalı borçlunun savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı vekili tarafından, davalı borçlu aleyhine, 20.02.2015 tarihinde haciz ve tahliye istekli olarak yapılan icra takibinde, ödeme emri borçlu kiracıya 03.03.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu vekili 10.03.2015 tarihinde, vekâletnamesini ibraz ederek borca itiraz etmiştir....

              Taşınmazların ilamsız icra yolu ile tebliğine ilişkin takipte borca itirazların icra dairesine yapılması gerekirken, icra mahkemesine yapılması usulsüz olup mahkemece borca itirazların bu nedenle reddi yerine, süreden reddi doğru değil ise de bu istem sonuçta reddedildiği için bozma sebebi yapılmamıştır. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2020/385 ESAS 2020/300 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile alacaklı arasında İstanbul 8....

                UYAP Entegrasyonu