Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, -------- bulunan ------ kontrolleri alanında davalıya hizmet sunduğunu, davalının faturanın bir kısmını ödemediğini, bakiye fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davacı tarafından sunulan----- kontrolleri hizmetinin eksik olduğunu, davacıya sunmuş olduğu hizmet karşılığında ödemenin yapıldığını, başka herhangi bir borcunun olmadığını beyan ettiği, ayrıca İstanbul Anadolu --------- İcra Dairesine sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde borca ve yetkiye itiraz açıkça itiraz ettiği, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3619 KARAR NO : 2022/3213 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK M TARİHİ : 29/06/2021 NUMARASI : 2021/99 ESAS 2021/566 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; Alacaklı tarafın İstanbul 29. İcra Müdürlüğü'nün 2021/3214 sayılı dosyası ile aleyhine icra takibi başlattığını, alacaklı tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, icraya konu olan çek hakkında Bakırköy 2....

    -DEM.lik taşıt kredisi kullandırıldığını, kredi ile alınan araç üzerine rehin şerhi konulduğunu, keşide edilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, ne rehnin varlığına ne de borca yönelik bir itirazlarının sözkonusu olmadığını, sadece icra takibinde var olan belirsizliklerin giderilmesi amacıyla dilekçe verdiklerini, müvekkili tarafından Mark olarak alınan araç kredisinin hangi kurdan Euro’ya dönüştürüldüğünün belirtilmediğini, hangi tarihten itibaren faiz yürütüldüğünün açıklanmadığını, yapılan ödemelerin düşülüp düşülmediğinin anlaşılamadığını, itirazın amacının bu belirsizliklerin giderilmesine yönelik olduğunu, bu nedenle inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesini talep ettiklerini, alacağın varlığına ve faiz oranına bir itirazlarının söz konusu olmadığını bildirmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, faturaya dayalı alacak sebebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, davalı ile aralarında katılım sözleşmesi imzalandığını bu sebeple davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında hak ettiği fatura alacağının davalı tarafından ödenmediğini, alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        - K A R A R - Dava, davacı tarafça bonoya dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini savunmuş, ayrıca icra dairesine yaptığı itirazda da icra dairesinin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan deliller doğrultusunda davacının alacağının temel borç ilişkisinden kaynaklandığı ve bu nedenle 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davalının borca bir itirazının olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edilmiş, ayrıca mahkemenin yetkisine de itirazda bulunulmuştur....

          Bununla birlikte icra takibine itiraz edilirken yetkiye de itiraz edilmiş, fakat yetkili icra dairesi gösterilmemiş olması nedeniyle icra dairesinin yetkisine itiraz usulüne uygun olmayıp, yerinde değildir. Bunun yanı sıra Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. İİK'nun 50 nci maddesi, icra dairelerinin yetkisini düzenlemiştir. İtirazın iptali davası için İİK'nda özel bir yetki kuralı öngörülmemiştir. Bu nedenle, yetkili mahkeme, HUMK'nun 9 ncu ve devamı maddelerinde tanzim edilen yetki kurallarına göre belirlenecektir. Dolayısıyla, itirazın iptali davasının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde bakılacağı gibi bir zorunluluk söz konusu değildir. Doğal olarak, icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olması veya itirazın usulüne uygun olmaması yalnız takibin yapıldığı yer mahkemesinin yetkili olmasını gerektirmez....

          Mahkemece toplanan delillere göre; davalıların icra takibi sırasında borca ve ... icra dairelerinin yetkili olduğundan bahisle icra dairesinin yetkisine itiraz ettikleri, davalıların sözleşmeyi ve borcu kabul etmedikleri, dolayısıyla davacının TBK'nun 89.maddesi gereğince sözleşmeye dayanarak kendi adresinde icra takibi yapamayacağı, davalıların icra dairesinin yetkisine itirazlarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmeleri uyarınca kullandırılan kredilere ilişkin alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalılar gerek icra takibine itirazlarında, gerekse davaya cevaplarında sözleşmelerdeki imzaları ve akdi ilişkiyi inkar etmemişler, icra dairesinin yetkisine ve borcun varlığına itiraz etmişlerdir....

            Nihai Kararın gereklerini yerine getirmediğini beyanla, nihai kararın cebri icra yoluyla yerine getirilebilmesi için MTK m. 15 uyarınca yabancı hakem kararının icra edilebilir olduğuna ilişkin karar verilmesini talep etmişlerdir. GEREKÇE: Talep; ... nezdinde ... dosya numarasıyla görülen tahkim yargılamasında verilen 12 Nisan 2021 tarihli karara icra edilebilirlik şerhi verilmesi talebinden ibarettir. 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu 15. Maddesinin B bendinin ikinci paragrafında; ''...İptal davası için öngörülen sürenin geçtiği veya tarafların iptal davası açmaktan feragat ettiği hâllerde, hakem kararının icra edilebilir olduğuna ilişkin belgenin verilmesi sırasında (A) fıkrasının 2 nci bendinin (a) ve (b) alt bent hükümleri mahkemece re’sen dikkate alınır. Bu hâlde mahkemece aksine karar verilmedikçe, inceleme dosya üzerinden yapılır. ..'' hükmü bulunmaktadır....

              İcra Dairesinde davalı-borçlu aleyhine icra takibine başlanılmış davalı-borçlu 25.04.2011 günü icra dairesinin takip borçlusunun yerleşim yeri ve aynı zamanda sözleşme ile kararlaştırılan yer olan ... icra dairesinin yetkili olduğunu bildirerek yetki itirazında bulunduğu gibi borcu da bulunmadığını ileri sürerek icra takibine itiraz etmiş bunun üzerine davacı tarafından 22.12.2011 tarihinde itirazın iptali davası açılmış, davalı aynı gerekçelerle yetkili mahkemenin ... mahkemesi olduğu itirazında da bulunmuştur. Dosya kapsamından, davacı-alacaklının yerleşim yerinin ..., davalı-borçlunun yerleşim yerinin ... olduğu, taraflar arasında akdedilen 18.09.2009 tarihli sözleşmenin (8). Maddesinde ise ihtilaf halinde ... mahkemesi ve icra dairesinin yetkili kılındığı anlaşılmaktadır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine itiraz Uyuşmazlık, kıdem tazminatı alacağının tahsili için yapılan icra takibi sırasında, ödeme emrinin usulsüz tebliği nedeni ile borca itiraza ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29/05/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu