Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlamsız takiplerde ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu tarafından yetki ve borca itiraz edilmesi halinde alacaklının öncelikle yetki itirazının kaldırılması talebinde bulunması gerekmekte olup, yetki itirazı kaldırılmadan borca itirazın kaldırılmasına karar verilemeyeceğinden, alacaklı tarafından da yetki itirazının kaldırılması yönünde herhangi bir talepte bulunulmadığından, mahkemece itirazın kaldırılması talebinin reddine yönelik olarak verilen karar istinaf sebepleriyle bağlı yapılan incelemede sonuç itibariyle doğru olduğundan davacının istinaf talebinin HMK 353- 1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında çeşitli mal satışına ilişkin '' Bilgi Amaçlı Satış Formu '' sözleşmesi düzenlendiğini ve malın teslim edildiğini, akdi ilişkinin yabancı para cinsinden olduğunu, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra takibinin yetkisiz yerde yapıldığını, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını, satın alınan malın bedelinin ödendiğini, kur farkı istenemeyeceğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının icra takibinin yetkisine itiraz ettiği ve davacının usulüne uygun yetki sözleşmesi yapıldığını kanıtlayamadığı bu nedenle icra takibi yönünden yetki şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın usul yönünden reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    23.500 TL iken sonradan 3 sıfır eklenmek sureti ile 235.000,00 TL'ye dönüştürüldüğü gerekçesi ile takibin 23.500 TL üzerinden devamına karar verildiği görülmektedir.Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senette tahrifat olduğu iddiası, İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, bu itirazın, aynı Kanun'un 168/5. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yasal beş günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması gerekir.Diğer taraftan, İİK'nun l70/b. maddesi yollaması ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 63. maddesi gereğince borçlu, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini yargılama sırasında ileri sürebilir....

      Borçlu, itirazında imzaya itiraz ettiğini ayrıca ve açıkça bildirmezse (o icra takibi yönünden) adi senet altındaki imzayı kabul etmiş sayılır (İİK m. 60/3, 62/5). İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken, borca itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirmek zorunda değildir. Borçlunun hiç bir sebep göstermeden, yalnız "itiraz ediyorum" şeklinde yaptığı itiraz da geçerlidir ve böyle bir itiraz borca itirazdır. Başka bir deyimle, itiraz sebeplerinin bildirilmesi, itiraz için bir geçerlik (muteberlik) şartı değildir (Kuru, s. 224-226). 15. Borca itiraz hâlinde alacaklı, icra mahkemesinden itirazın kesin kaldırılmasını (İİK m. 68) isteyebilir. Borçlu, itirazında bildirmiş olduğu sebeplerle bağlıdır. İİK’nın 63. maddesine göre itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. 16....

        Asliye Hukuk Mahkemesince ise "...davalıların sadece borca itiraz ettiği böylelikle takip yapılan icra dairesinin yetkisini kabul ettikleri yetkili icra dairesinde yapılan takibe itiraz sonucunda açılan itirazın iptali davasında .... mahkemelerinin yetkili olduğu..." gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı vekili, muris .... hakkında.... İcra Müdürlüğünün 2015/9326 Esas sayılı dosyası ile kambiyo takibinde bulunduklarını, murisin takipten önce vefat ettiğinden takibin düştüğünü, yasal mirasçıları hakkında .... 6. İcra Müdürlüğünün 2015/16633 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinde bulunduklarını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların ...'de ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2023 NUMARASI : 2022/509 ESAS 2023/182 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/45077 Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yolu ile yapılan başlandığını, takibe konu senet üzerindeki imzanın taraflarına ait olmadığı gibi borca ve tüm ferilerine karşı da itirazlarının bulunduğunu, bu nedenlerle takibin iptaline, %20 oranında tazminat ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/08/2021 NUMARASI : 2021/277 ESAS- 2021/653 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 31. İcra müdürlüğünün 2021/10530 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra müdürlüğünün yetkili olmadığını yetkili icra dairesinin Büyükçekmece icra müdürlüğü olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine imzaya ve borca itirazda bulunmuştur....

          Mahkemece, toplanan deliller sonucu yetkili mahkemenin davalının ikametgahı yeri olan Kazan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tarafından başlatılan ilamsız icra takibine borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine itirazın iptali davası açılmıştır. İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmesi halinde mahkemece İ.İ.K.nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenip uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu yön üzerinde durulmadan yetkili mahkemenin davalının ikametgahı mahkemesi olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir....

            Somut durumda açılan davada icra müdürlüğü yetkisine, imzaya ve borca itiraz edilmiş, mahkemece yetki itirazı yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Anılan durumda davacının imzaya ve borca yönelik itirazlarının incelenmesi gerektiği HMK 297.madde hükmü gereği açık ve zorunludur. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusu üzerine kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf başvurusu üzerine kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre, esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin, HMK'nın 353/1- a/6 maddesi gereğince Bodrum 1....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, imzaya ve borca itirazlarını bildirdiği, mahkemece, pasif husumet yokluğu nedeni ile itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. İcra mahkemesine yapılan başvuru, İİK'nun l69/a ve 170 maddelerine dayalı borca ve imzaya itiraz olup, yasal hasım, icra takibinin alacaklısı olan ...dir. İtiraz, Medeni Usul Hukuku anlamında bir dava olmayıp, hasmın yanlış gösterilmesi veya hiç gösterilmemiş olması, istemin bu nedenle reddini gerektirmez....

              UYAP Entegrasyonu