ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2020 NUMARASI : 2020/2 E - 2020/368 K DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı borçlu yanın, takip dayanağı faturaları ödememesi üzerine, aleyhine Bakırköy 17. İcra Müdürlüğü'nün 2019/93083 MTS. sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, borçlu olmadığını beyan ederek takibin durmasını sağladığını, davalının borca ve ferilerine ilişkin itirazlarının soyut ve dayanaksız olduğunu beyanla, davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....
Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, Kahramankazan İcra Dairesinin ... esas numaralı dosyasına borçlu tarafından yapılan itirazın haksız olduğundan iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, borçluya ödeme emri gönderildiğini borçlu gönderilen ödeme emri üzerine borca itiraz ettiğini, bu itiraz üzerine itiraz eden borçlu yönünden icra takibinin durmasına karar verildiğini, davacı nezdinde borçlu şirketin 20.04.2014 tarih 011401 nolu 216.453,49 TL tutarlı ve 30.05.2014 tarih 011402 nolu 147.483,39 tutarlı fatura alacağı sebebiyle ödenmemiş bulunduğu 84.000,00 TL tutarındaki fatura alacağı bulunduğunu, davalı tarafından söz konusu faturalardan kalan 84.000,00 TL tutarındaki borcun ödenmediğini, borçlunun haksız ve hukuka aykırı bir şekilde sırf icra takibini uzatmak maksadı ile icra takibine itiraz ettiğinden davacı alacaklı lehine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, borçlunun itirazının taraflarına tebliğ edilmediğini, taraflarınca...
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 62. maddesine göre; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur." Süresi içinde ödeme emrine yapılan itiraz ile icra takibi kendiliğinden durur (İİK mad. 66). İtiraz ile duran takibe devam edilebilmesi için, alacaklının itirazı ya mahkemede iptal ettirmesi (İİK mad. 67) veya İcra Hakimliği'nde kaldırtması (İİK mad. 68-68 a) gerekir. Somut olayda, ilamsız takibe ilişkin ödeme emri borçluya 06.04.2009 günü tebliğ edilmiş olup, borçlu yedi günlük itiraz süresini geçirdikten sonra 14.04.2009 tarihli dilekçe ile borca itiraz ettiğinden, takip kesinleşmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali KARAR İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2012/3295 Esas sayılı takip dosyası aslı eklendikten sonra dosyanın, bu dosyada asıl (B)... Büro Sistemleri Ltd. Şirketi'ne ihtar tebliğ edilmiş ise temini ile varsa ihtara itiraz yönünden de eksiklik giderilerek gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İtirazın iptali davasında mahkemesinin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmak zorunda olup, İcra ve İflas Kanununun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış geçerli, ayakta bulunan bir icra takibinin varlığı şarttır. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve bu itirazın olumlu veya olumsuz sonuçlandırılmadığı hallerde ortada geçerli bir takibin bulunmayacağı, açık olup mahkemece bu durumun re'sen gözetilmesi gerekir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2021 NUMARASI : 2017/1090 ESAS, 2021/390 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....
Yine, mahkemenin açıklanan yönde yapacağı inceleme ve değerlendirme bakımından kendi yetkisine yönelik bir itiraz bulunup bulunmaması da önem taşımaz. Kısaca, itirazın iptali davasını gören mahkeme, kendi yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı incelemek ve sonuçlandırmak zorundadır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da HMK'nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermesi gerekmektedir. İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı olan davalardandır....
Mahkemece, yetki itirazının reddine, dosya kapsamından borca yapılan itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı- borçlu icra takibine konu borca ve icra dairesinin yetkisine itirazla yetkili icra müdürlüğünün ikametgahı yeri olan Gediz İcra Müdürlüğü olduğunu bildirmiş, açılan itirazın iptali davasında da süresinde verdiği dilekçesinde akdi ilişkiyi inkarla birlikte mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin Gediz Mahkemeleri olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece yetki itirazının reddi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı – borçlunun hem icra dairesinin hem de borca itirazı halinde İİK.’nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenir....
K A R A R Davacı, davalı bankadan konut ve tüketici kredisi kullandığını, bu işlemler nedeniyle davalı banka tarafından dosya masrafı ve komisyon adı altında 2.650,00 TL kesinti yapıldığını, yapılan kesintinin tahsili için başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....
Karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-İcra takibine konu işlemiş faiz alacağına yapılan itirazın haklılığı noktasında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi uyarınca, borçlunun süresi içerisinde borca itiraz etmesi üzerine duran icra takibinin devamı için açılan itirazın iptali davasında, borçlunun itirazının haklılığı veya haksızlığı yargılama konusudur. Somut olayda, davaya konu icra takip dosyasından, davalı borçlunun, kendisine tebliğ edilen ödeme emrinde istenen asıl alacağa, işlemiş faiz miktarına ve faiz oranına açıkça itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda icra takibi, alacağın tamamı için durmuştur. Davacı-alacaklı vekilince de, dava dilekçesinde, alacağın tamamına yapılan itirazın iptali talep edilmiştir....