"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, İİK.nun 269/a maddesi uyarınca kesinleşen icra takibine dayanarak temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş, karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 269/a maddesi, “Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti içinde kira borcunu da ödemezse ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine icra mahkemesince tahliyeye karar verilir.” hükmünü içermektedir. Somut olayda; Davacı alacaklı, 2012-2013 yılları yıllık gider katılım payı, emlak vergisi bedeli, elektrik, su bedeli alacağının tahsili için Antalya 15....
Mahkemece, geçit hakkı taşınmaz lehine tesis edildiğinden, borçlu vekilinin dayanak ilamda vekil edeninin taraf olmamasından dolayı hakkında icra takibi yapılamayacağı yönündeki şikayetin reddine, geçit hakkına ilişkin ilamların niteliği itibariyle yargılama giderlerinden muaf olduğundan,bu yöndeki şikayetin kabulüne, Tefenni İcra Müdürlüğü'nün 2012/1780 Esas sayılı icra takip dosyasında şikayet eden ...'a çıkartılan icra emrinin iptaline, fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmiştir. Hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra takibine dayanak ilam, sadece geçit hakkı tesisine ilişkin olup, bu ilama ilişkin icra takibi yapılmaksızın doğrudan Tapu Müdürlüğü'ne müracaat ile ilamın infazının sağlanması mümkün bulunduğuna göre, şikayet başvurusu yapan borçlu yönünden icra takibinin iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayet nedenlerinin esasının incelenerek sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 11/05/2017 tarih, 2016/14927 E. - 2017/7659 K. sayılı Daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal sürede borca itirazda bulunduğu, icra memurunun icra takibinin kısmen durdurulması yönünde işlem tesis ettiği, alacaklının icra mahkemesine şikayet yolu ile başvurarak, borçluların itiraz ettiği miktarı açıkça belirtmediklerinden takibin durdurulmasına ilişkin memurluk işleminin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine...
İcra Müdürlüğü 2020/25683 esas sayılı icra dosyası tahtında icra takibi başlatıldığını, T4 SA ve T3 Türkiye'de mukim olmaması sebebiyle, ödeme emrinin TTK md. 105 gereği aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar, protesto gibi hakkı koruyan beyanları borçlu geminin donatanı adına yapmaya, bunları kabule yetkili olan ve söz konusu borçluların acentesi olduğu düşünülen T5 tebliğ edildiğini, söz konusu taibe her iki borçlu adına borca itiraz dilekçesi sunularak acentelik hizmeti verilmediği beyanı ile itiraz edildiğini, bunun üzerine doğru acentenin tespiti için Kocaeli Liman Başkanlığı'na müzekkere yazılması ve geminin acentesinin sorulması için talepte bulunduklarını ancak bu taleplerinin reddedildiğini, kararın hukuka aykırı olduğunu, acentenin TTK 105. maddesi gözetilerek kendisine takip yöneltilen kişi olduğunu, başlatılan icra takibine "anılan seferle ilgili olarak ilgili gemiye acentelik hizmeti verilmediği" belirtilerek itiraz edildiğini, dolayısıyla...
İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus yolla hakkında yapılan icra takibine itiraz eden borçlu şirket vekili takip dayanağı bononun şirket yetkilisi tarafından düzenlenmediğini ve şirketin borç nedeniyle sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür. Bu hali ile, itiraz İİK.nun 168/5 maddesine göre borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 169/a-6.maddesi; borçlunun itirazının İcra Mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükmünü içermektedir....
Davacı alacaklı, bu durum karşısında dilerse İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini ya da genel hükümler çerçevesinde Sulh Hukuk Mahkemesine başvurarak itirazın iptali ile kiralananın tahliyesini isteyebilir. Tahliye istemli takibe itiraz üzerine alacaklı tarafından seçimlik hakkı kullanılarak İcra Mahkemesinde itirazın kaldırılması ve tahliye istemli dava açmıştır. Bu durumda, İcra Mahkemesince uyuşmazlık İİK’nun 269 ve devamı maddeleri çerçevesinde değerlendirilerek davanın reddi veya kabulü yönünde bir karar verilmesi gerekir. İcra Mahkemesi adli yargı kolunda yer alan özel bir mahkemedir. Takip hukukuna yönelik şikayet, itiraz ve itirazın kaldırılmasına yönelik başvurular hakkında kabul veya red kararı verebilir. Görevsizlik kararı veremez....
Somut olayda, borçlu tarafından sunulan 27.08.2021 tarihli itiraz dilekçesinde, "... Alacaklı tarafça başlatılan icra takibine, takip konusu alacağa itiraz ediyorum." beyanında bulunulmuş, dilekçenin istem ve sonuç kısmında da " Yukarıda arz ve izah olunduğu üzere, aleyhime alacaklı yanca başlatılan icra takibi sonucu gönderilen ilamsız ödeme emrine itiraz ediyorum. Söz konusu takibin durdurulmasını ve gerekli diğer işlemlerin yapılmasını saygılarımızla arz ve talep ederim." şeklinde beyanda bulunulduğu görülmüştür. Borçlunun " ... İtiraz ediyorum" şeklindeki beyanı, yukarıda belirtildiği üzere itiraz istemini dile getiren, itiraz iradesini ortaya koyan bir beyan olup, geçerli bir itiraz söz konusudur....
nun 138. maddesi gereği dosya üzerinden karar verilebileceği belirtilerek İcra İflas Kanunu'nun 33/a maddesine göre zaman aşımı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 28.02.2007 vade tarihli 50.000-TL bedelli senedin tahsili için açılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Takip dayanağı belgenin keşidecisi muris ...lehtarı ise davacıdır. Takip konusu belge kambiyo yolu ile ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2007/2174 esas sayılı dosyası ile icra takibine konulmuş, borçlunun ... 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/1052 sayılı kararı ile takibin iptaline karar verilmiştir. Somut olayda davacı İ.İ.K.'nun 33-a-2. maddesindeki haklarını kullanmak yerine İ.İ.K. 46. maddesine göre haciz yoluyla takibe girişmiş vaki itiraz üzerine ...İ.K.'nun 67. maddesine göre itirazın iptali davası açmıştır. Mahkemece uyuşmazlığın İ.İ.K.'...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/519 KARAR NO : 2021/1177 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BULANIK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2019 NUMARASI : 2019/34 ESAS, 2019/32 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Bulanık İcra Hukuk Mahkemesi'nin 22/10/2019 tarih ve 2019/34 Esas, 2019/32 Karar sayılı kararına karşı davalı alacaklı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, tüm dosya kapsamı incelendi. 6100 Sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine yapılan icra takibine konu borca ilişkin davalı ile sulh sözleşmesi yapıldığı ve bu sözleşmeye göre ödemede bulunulduğu halde davalının sözleşmeye aykırı davrandığını, davalı aleyhine menfi tespit davası açtıklarını, davalıya ait 34 XX 519 plakalı...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2022 NUMARASI : 2021/670 ESAS 2022/7 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firma ile alacaklı arasında İstanbul 8....