Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takip dosyasında itirazın iptaline ilişkin mahkeme ilamı bulunmasına rağmen borçluya icra emri yerine örnek 7 ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu ve ödeme emrinde hangi alacak kalemlerine hangi tarihten itibaren faiz işletildiğinin belli olmadığını ileri sürerek, ödeme emrinin iptalini, mahkemece bir karar verilene kadar da tüm taşkın hacizlerin kaldırılmasını ve alacaklıya icra tehdidi altında yapılan ödemelerin faizi ile iadesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetin 7 günlük süre içerisinde yapılmadığını, şikayete konu takibin genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi olup, şikayetçinin murisi hakkında başlatıldığını ve murisin ölümünden önce muris hakkındaki takibin, itirazın iptali ilamı ile kesinleştiğini, asıl borçlu olan murisin vefatı nedeniyle şikayetçiye mirasçı sıfatıyla tebligat yapılmasında bir usulsüzlük bulunmadığını ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir. III....

    alacaklının tercih hakkını kambiyo senetlerine özgü takip yolundan yana kullanmış olması sebebiyle 2019/122598 Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan sonraki takibin iptali gerektiğini, ilk yapılan icra takibinden açıkça feragat edilmedikçe yeni bir takip yapılamayacağının İİK'nun emredici bir hükmü olduğunu, yapılan ilk icra takibinde alacaklı tarafından, açıkça feragat beyanında bulunulmaması, buna rağmen ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yeniden takip yapılması ve usulsüz ödeme emri düzenlenmesinin hukuka aykırı olduğunu, sonraki icra takibi mükerrer olduğundan memur işlemini şikayet ettiklerini, ayrıca ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takip dosyasında borçlunun vekille temsil edilmesine rağmen icra emrinin vekil yerine borçlu asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebligatının ve ödeme emrinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; takip dayanağı ilamda şikayetçi borçlunun ismi altında bir vekil yer almadığını, bu sebeple ödeme emrinin asile tebliğ edildiğini, kaldı ki icra müdürlüğüne yapılan taleple ödeme emrinin borçlunun vekiline de gönderildiğini ileri sürerek, şikayetin reddi ile tebligatın asile çıkarılmasında alacaklıya yüklenecek bir kusur bulunmadığından, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin şikayetçi aleyhine hükmedilmesini istemiştir. III....

      Somut olayda; mahkemenin tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin değerlendirmesi yerinde olmakla birlikte, ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğinin tespiti halinde ödeme emrinin iptaline karar verilmesi doğru olmayıp, şikayet eden hakkındaki takipten 21.10.2017 tarihinde haberdar olduğunu bildirmiş olmakla, 7 günlük yasal süresi içerisinde dava açıldığı ve yine hakkındaki takipten daha evvel haberdar olduğuna dair dosya kapsamında bir delil de bulunmadığı gözetilerek ödeme emri tebliğ tarihinin şikayet eden tarafça bildirilen tarih olarak düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken ödeme emrinin iptal edilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ :... Bölge Adliye Mahkemesi 12....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından aidat alacağının tahsili amacıyla tahliye talepli olarak icra takibine başlandığı ve örnek 13 nolu ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun, alacağın kira alacağı olmaması nedeniyle örnek 13 nolu ödeme emrinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet yolu ile takipin iptali Uyuşmazlık, tahliye taahhüdüne istinaden yapılan takipte, tahliye emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden ve tahliye taahhüdünün geçersiz olduğundan bahisle kiracı tarafından açılan şikayet istemine ilişkin olup, kiralayan tarafından açılan itirazın kaldırılması niteliğinde değildir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay ... Hukuk Dairesine aittir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Sigorta Şirketi, icra emri tebliğinden sonra ilam mahkemesine başvurarak, ilamın hüküm bölümünün tavzihini talep etmiştir. Mahkemesince borçlu Sigorta Şirketi aleyhindeki kısım çıkartılarak hüküm tavzih edilmiş, borçlu Sigorta Şirketi tavzih kararını icra dairesine sunarak, icra emrinin kendileri yönünden iptalini talep etmiştir. İcra dairesince istem reddedilmiş, kararın iptali istemiyle İcra Mahkemesine şikayet yoluyla başvurulmuştur. Mahkemece, icra emrinin düzenlenmesinden sonra ilamın tavzih edilerek borçlunun sorumluluğunun hüküm bölümünden çıkartılmasının, icra emrinin iptalini gerektirmeyeceği, tavzih kararının ilk ilamın icrasına engel teşkil etmeyeceği belirtilerek, istemin reddine karar verilmiştir. Yukarıda yazılı yasal düzenlemede, hükmün tavzihinin ilamın icrasının tamamlanmasına kadar geçecek süre içinde istenebileceği ve verilen tavzih kararının hükmün bir parçası olduğu ve icrasında dikkate alınacağı anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu kamulaştırmasız el atma ilamına dayanılarak başlatılan ilamlı takipte 2942 sayılı Kanunun geçici 6.maddesi gereğince icra vekalet ücretinin maktu olması gerekirken icra emrinde 48815,30TL icra vekalet ücreti talep edildiğini ve faiz hesabının da yanlış olduğunu açıklayarak icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

                Ödeme emrinin iptaline karar verilmesi üzerine borçlulara ödeme emrinin yeniden tebliği ile takip borçlusunun yeni bir itiraz ve şikayet hakkı doğacak ve sair itirazlarla şikayetler borçlu tarafından yeni ödeme emrinin tebliğinden itibaren süresinde ileri sürülebilecektir. Zira bu aşamada alacaklı vekilince usulüne uygun olarak takip borçluya yönlendirilmiş değildir. Bu nedenle ödeme emrinin iptali ile yetinilmiş ve davacının sair şikayet ve itirazları hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Şikayetin kabulü ile İstanbul 20....

                Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir." 4. fıkrasında ise borçlu olmadığı parayı ödemek mecburiyetinde kalan borçlunun 72 nci madde mucibince istirdat davası açarak paranın geriye verilmesini istemek hakkı saklıdır." hükümlerine yer verilmiştir. Bu kapsamda eldeki uyuşmazlığa gelince; borçlunun İstanbul 5. İcra Mahkemesi'nin 2009/3612 Esas ve 2010/1292 Kararına konu başvurusu ipoteğin kayıtsız şartsız borç ikrarı içermemesi nedeniyle icra emri düzenlenemeyeceğine ve icra emrinde istenen faizin fahiş olması nedeniyle icra emrinin iptali istemine ilişkin şikayet olup ...nun 149/a maddesi kapsamında yer verilen ve İİK 33. maddesinin 1.2. 4. fıkralarında düzenlenen (itfa, imhal, zamanaşımı, menfi tespit nedeniyle) icranın geri bırakılması talepleri içermemektedir....

                  UYAP Entegrasyonu