WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri Borçlu vekili temyiz dilekçesinde: Temliğin müvekkiline bildirilmediğini, temlikten haberdar olmayan müvekkilinden temlikten haberdar olan borçlu gibi davranmasını beklemenin hukuka aykırı olduğunu, hukuk sisteminde icra takibine konu borcun sadece icra dairesine ödeneceğine dair bir kural olmadığını iddia etti. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İİK'nun 33. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    2015 yılına kadar toplamda 205. 000 TL alacaklı tarafın avukatına ödeme yapılmış olduğunu, bu ödemelerin icra dosyalarına bildirilmemiş olduğunu, bu miktar için itfa nedeni ile dosyanın iptali gerektiğini ileri sürerek itfa ve zaman aşımı nedeni ile takibin iptaline veya icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2022/411 Esas sayılı ile başlatmış olduğu nafaka alacağı için fazla talebinin bulunduğu icra emrinin iptali ile; icra Emrinin; 8.979,94 TL İştirak Nafakası, 76,00 TL İşlemiş Faiz 9.055,94 TL toplam alacak üzerinden yeniden düzenlenmesi gerektiği" bildirilmiştir. Bilirkişi raporunun dosya ve oluşa uygun olduğu " şeklindeki gerekçe ile; "1- Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE; a-Eskişehir 8. İcra Müdürlüğünün 2022/411 Esas sayılı dosyasında ‭42.397,97‬TL iştirak nafakası, ‭12.072,36‬ işlemiş faiz yönünden TAKİBİN İPTALİ İLE;‬‬‬‬ b-icra emrinin 8.979,94TL iştirak nafakası, 76,00TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.055,94TL alacak üzerinden düzenlenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, c-Davacının tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine" karar verilmiştir....

    İş sayılı kararı ile hacizlerin yapıldığını, ardından takibe başlanıldığını, dayanak ilam hakkında icranın geri bırakılması kararı alınsa bile ihtiyati haciz nedeni ile hacizlerin kalkmayacağını ileri sürerek İİK’nın 266 maddesi uyarınca uygun görülecek kesin ve süresiz banka teminat mektubunun karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, ihtiyati hacizden sonra icra takibine başlanılmaması nedeni ile ihtiyati haciz kararının veren mahkemece kaldırılabileceği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. Somut olayda, ihtiyati haciz kararının 22.02.2016 tarihinde verildiği, takibe 23.02.2016 tarihinde başlandığı ve icra emrinin borçluya 07.03.2016 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Borçlu tarafından İİK’nın 266. maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılması talep edilmiş olup, takibe başlandıktan sonra bu konuda karar verme yetkisi icra mahkemesine geçer....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takip kesinleştikten sonra yapılan ödemelerle dosya borcunun itfa edildiğinden bahisle icranın geri bırakılmasını talep ettiği, mahkemece, 25.3.2016 havale tarihli bilirkişi raporu esas alınarak şikayetin kısmen kabulü ile dava tarihi itibariyle 673.737,72 TL yönünden vaki ödeme nedeniyle icranın geri bırakılmasına, takibin kalan 915.698,22 TL yönünden devamına hükmedildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği görülmektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından 15.08.2007 tarihinde iki adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu ...'ın 30.11.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda; takibe konu çekler için öngörülen zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek İİK'nun 71/son ve 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılması isteminde bulunduğu, mahkemece, istemin kabulü ile borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmektedir....

          DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İYUK'nun 28. maddesi uyarınca talep edilen alacağa yönelik olarak İİK'nın 33/1. maddesine dayalı itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemidir. İzmir 3. İdare Mahkemesinin 01/03/2021 tarih 2020/12 Esas 2021/334 Karar sayılı ilamına dayalı olarak toplam 26.558,27 TL alacağın tahsili için başlatılan ilamlı icra takibi olduğu, 4- 5 örnek icra emrinin borçluya 03/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. HMK'nın 355. maddesinde istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı, ancak Bölge Adliye Mahkemesinin kamu düzenine aykırılık bulunması halinde re'sen gözeteceği düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, davacı vekili istinaf dilekçesinde, somut istinaf sebep ve gerekçelerini göstermemiş olup, bu durumda kamu düzeni ile sınırlı inceleme yapılmış, kararda kamu düzeni yönünden bir eksiklik bulunmadığı görülmüştür....

          verilmez icranın iadesi yahut bu gibi mahsuplaşma yollarına gidilmeden davalı haksız ve kötü niyetli şekilde tüm alacak kalemleri yönünden yeni bir takip talebi hazırlayıp ekine istinaf ilamını koyarak yeni bir icra emri hazırlatmış ve tebliğ ettirdiği, bu nedenlerle takibin iptaline, mahkeme aksi kanaatteyse icra emrinin iptali ile İİK m.33 uyarınca icranın geri bırakılmasına, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Borçlu, icra emrinin tebliğinden önce, ancak hüküm verildiği tarihten sonraki bir dönemde, ilam konusu borcun itfa edilmiş, zamanaşımına uğramış veya ertelenmiş olduğunu ileri sürüyorsa, icra emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını istemelidir. Takip dosyası UYAP sisteminden incelendiğinde; icra emrinin borçlunun boşanma davasında vekil olan Av. Cemil MEMİŞOĞLU'na 18/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu asile de 23/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği Mahkememiz tarafından anlaşılmıştır. Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin davanın açılması kenar başlıklı 197/5. Maddesi gereğince dava, dava dilekçesinin tevzi edilerek kaydedildiği tarihte açılmış sayılır. Tevzi formu incelendiğinde ise işbu davanın 05/02/2019 tarihinde açıldığı Mahkememiz tarafından anlaşılmıştır....

          İİK'nun 33/1. maddesine göre; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Borçlu vekili itiraz dilekçesinde, müşterek çocukları...'nin anaokulu masraflarına yönelik ödeme yaptığını açıkça kabul etmiştir. Anılan bu ödemenin ahlaki ödeme olarak kabulü gerekir. Nafaka borcundan mahsup edilemeyeceğinden gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle, nafaka borcunun yeniden belirlenmesi ve buna göre sonuca gidilmesi gerekirken , yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

            UYAP Entegrasyonu