Esas numarası ile başlatılan icra takibine, borçlu tarafından 20.10.2020 tarihinde itiraz edildiği, bu itirazın haksız ve kötüniyetli olduğu, müvekkilinin alacağına kavuşmasını geciktirmek amacıyla yapıldığı, icra müdürlüğü dosyasının 13.10.2020 tarihinde başlatıldığı ve 20.10.2020 tarihinde ödeme emri düzenlendiği, 20.10.2020 tarihinde düzenlenen ödeme emri, 20.10.2020 tarihinde borçlu şirkete e-tebligat olarak gönderildiği, Elektronik Tebligat Yönetmeliği ilgili hükme göre ödeme emrinin beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı, o halde 25.10.2020 tarihinde ödeme emri muhataba tebliğ edilmiş ve İcra ve İflas Kanunu m.62'e göre borca itiraz süresinin 25.10.2020 tarihinde başlamış sayılacağı, bahsi geçen icra takibinde borçlu vekilince yapılan borca itiraz 20.10.2020 tarihinde olup bu borca itiraza ilişkin tensip zaptının 26.10.2020 tarihinde yazıldığı, 26.10.2020 tarihli tensip zaptının 2....
Mahkemece, icra dosyasında davalıya ödeme emri tebliğ edilmediği ve borca itiraz hakkı doğmadığı için davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığı gibi, davalı kefil hakkında 5464 sayılı yasanın 24/son maddesine göre, asıl borçlunun aczi sabit olmadıkça kefile gidilemeyeceği kanaatiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı banka vekilince temyiz edilmiştir. Davanın temelini oluşturan icra takibi sırasında çıkarılan ödeme emrinin muhatabın adresinde tanınmadığı gerekçesiyle bila- tebliğ geri döndüğü görülmüş ise de, borca ve takibe itiraz eden davalı (kefil) ... vekili, icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde ödeme emrinden yeni haberdar olduklarını, tebligat ellerine geçmediği için ödeme emrinden haberdar olur olmaz itirazda bulunduklarını bildirmiş ve icra dairesinin 16/07/2007 tarihli işlemi ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmiştir....
Somut olayda; alacaklı tarafından İnegöl İcra Müdürlüğünün 2021/3701 Esas sayılı takip dosyası ile borçlu hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu ...’ye henüz ödeme emri tebliğ edilmeden borçlu tarafından 11/06/2021 tarihinde icra müdürlüğüne verilen itiraz dilekçesi ile, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 12/06/2021 tarihinde itirazın kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının ihtilafı sürdürme iradesi göstererek süresinde icra hukuk mahkemesinden icra müdürünün 12/06/2021 tarihli işleminin iptali talebinde bulunduğu görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “borca itiraz” talebinden dolayı yapılan yargılama sonunda; Keşan İcra Hukuk Mahkemesi’nin “şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline” dair verilen 12/07/2013 gün ve 2013/117 E., 2013/170 K. sayılı karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 02/12/2013 gün ve 2013/32000 E., 2013/38187 K. sayılı kararı ile; "…İİK.'nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borca yönelik itirazlarını ödeme emri tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, borçlu ...'ye örnek 10 numaralı ödeme emrinin 22.05.2013 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçenin ise İİK.nun 168/5.maddesinde öngörülen 5 günlük yasal süre geçtikten sonra 31.05.2013 tarihinde icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği anlaşılmaktadır....
Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının 07/01/2019 tarihinde İstanbul ...İcra Müdürlüğü’nün ... E. sayılı dosyası üzerinden cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun 15/01/2019 tarihli itiraz dilekçesinde borca itiraz yanında yetkiye de itiraz etmesi ve alacaklı vekilinin 06/03/2019 tarihli dilekçesi ile dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesini talep etmesi üzerine aynı tarihli yazı ile dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderildiği, yetkili İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğü’nün ......
Davacı vekili dava dilekçesinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi koşullarının oluşmadığını belirterek icra emrinin iptalini istemiş ve aynı zamanda takipte istenilen asıl alacak, faiz miktarı ve oranlarında tutarsızlıklar bulunduğunu bildirerek, borca da itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesince kararın gerekçesinde sadece, takip talebinde kredi kartı alacağı talebi olmadığından, Turgutlu İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/161 Esas 2020/92 Karar sayılı kararı ile icra emrinin iptali konusunda karar verildiği belirtilerek, icra emrinin iptali talebi hakkında gerekçe oluşturulmuş, davacının borca itirazı yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, kararın bu talep hakkında gerekçe içermediği ve hüküm kurulmadığı belirlenmiştir. Dava konusu takip dosyasında düzenlenen 21/06/2019 tarihli icra emrinin iptaline karar verildiği tartışmasız olup, yeniden düzenlenen icra emri üzerine davacının borca itiraz ettiği açıktır....
Madde kapsamında itirazın iptali davası olup, itirazın iptali davasında usulüne uygun olarak yapılmış ilamsız icra takibine borçlu tarafından süresinde itiraz edilmesi halinde, alacaklı taraf mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Burada usulüne uygun yapılmış takip ve bu takibe süresinde yapılmış itiraz 6100 sayılı HMK. 114/2. maddesine göre dava şartı olup davanın konusu ise borçludan tahsili talep edilen alacaktır. Somut dava bakımından; İtirazın iptali davası devam ederken, dava ile ilgili itiraza uğramış ödeme emrinin ... İcra Hukuk Mahkemesinin .... Esas- ......
Davacı, davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine girişmiştir. Davalının borca itiraz ettiği ve bu nedenle takibin durduğu gerekçesiyle itirazın iptali isteminde bulunmuştur. İcra İflâs Yasası'nın 62/1. maddesi uyarınca "borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını bildirmeye mecburdur" Aynı Yasanın 66/1. maddesine göre "müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur, itiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra müdürü takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder" Somut olayda davalı (borçlu)'ya ödeme emri 01.07.2003 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz süresi 08.07.2003 günü dolduğu halde 09.07.2003 tarihinde borca itiraz etmiştir. O halde icra takibine davalının itirazı süresinde değildir. Bu haliyle davacı alacaklı icra dairesinden takip muamelelerine devam edilmesini İcra İflâs Kanunu 66. maddesi gereğince isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca da itiraz ettiği, mahkemece, icra takibinin şekline göre, borçlunun borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmesinin gereksiz ve geçersiz bir işlem olduğu, sonuç doğurmayacağı,süresi içinde icra dairesine itiraz edilmediği gerekçesi ile başvurusunun reddine karar verildiği görülmektedir...
Esas sayılı dosyasına yapılan borçlu itirazının iptali ile takibin devamına, takibe haksız yere itiraz eden davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili 19.10.2020 tarihli takibe itiraz dilekçesinde; davalı müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle borca ve ferilerine itiraz edildiğini, takibin durdurulduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, 2004 sayılı İİK 67.maddesine göre açılan ve faturaya dayalı ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ödetilmesi istemine ilişkindir. Dava, İİK'nın 67/1. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, itirazın iptali davalarında dava koşullarından birisi de usulüne uygun itirazın bulunmasıdır....