Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2020/216 E. sayılı dosyasında alacaklı tarafından borçlu aleyhine gayrimenkul satış sözleşmesine ait geçmiş dönem taksitine istinaden 03/01/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Ödeme emri borçluya 15/01/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, müdürlük tarafından ödeme emrinin tebliğinden önce 10/01/2020 tarihinde borca itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İİK 62 maddeye göre, ''itiraz etmek isteyen borçlu ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur.'' Davanın konusu, 10/01/2020 tarihli müdürlük kararıdır....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/04/2021 NUMARASI : 2021/54 ESAS, 2021/373 KARAR DAVA KONUSU : Ödeme Emrinin İptali ve Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, davalı alacaklı vekili tarafından müvekkilleri aleyhine İzmir 21. İcra Müdürlüğünün 2020/7835 sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip nedeniyle gönderilen ödeme emrinde takibe konu çek bilgilerinin yer almadığını ve ödeme emri ekinde çek örneğinin bulunmadığını, öncelikle bu nedenle ödeme emrinin iptali gerektiğini, ayrıca müvekkillerinin davalıya her hangi bir borcunun bulunmadığını, takip öncesi ve sonrası istenen faize ve faiz oranına, çek tazminatına, itiraz ettiklerini beyanla ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

İcra Hukuk Mahkemesi 2014/275-306 E-K sayılı kararı ile tebligat usulsüzlüğü şikayetinde davacının hukuki yararı olmadığı, ihtiyati haciz nedeniyle yetkiye itirazın reddine,tebligat zarfında senet suretlerinin gönderilmediği açık olup ödeme emrinin iptaline sair itirazların incelenmesine yer olmadığına şeklinde karar verildiği ve bu kararın 09.05.2014 tarihinde kesinleşmesi üzerine icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçluya 26.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir.İİK 58-61 maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlu süresinde imzaya,yetkiye ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçlunun yetkiye,borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki ... İcra Hukuk Mahkemesi 2014/275-306 E-K sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair imzaya ve borca itirazlar da incelenmemiştir....

    İİK'nın 269. maddesinde ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirip yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının merciden itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebileceği öngörülmüştür. Davalı tarafından Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2021/2983 Esas sayılı takip dosyası ile davacı kiracı hakkında kira alacağının tahsili ve tahliye talebi ile başlatılan icra takibinde, ödeme emrinin bila tebliğ iadesi üzerine davacı vekili tarafından icra müdürlüğüne verilen 24/06/2021 ve 28/062021 tarihli itiraz dilekçelerinde takibi haricen öğrendiklerini belirterek, borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünün şikayete konu kararları ile itirazın reddedildiği, icra dosyasından karar tarihinden sonra davacıya 3. defa çıkartılan ödeme emrinin TK'nın 21/2. maddesine göre 18/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 19/08/2021 tarihinde yeniden itiraz dilekçesi verdiği, 20/08/2021 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verildiği tartışmasızdır....

    İİK'nun 62.maddesi uyarınca, genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde her türlü itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmaz. Somut olayda dosyanın incelenmesinde, takip talebi ve ödeme emrinde işlemiş faiz miktarının yazılı olduğu ve takip sonrası işleyecek faizin de takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faiz olarak açıkça istenildiği görülmektedir. Kaldı ki borçlunun icra dairesine itirazında sadece yetkiye itiraz ettiği, faize ve borca itiraz etmediği, bu durumda faizin de itirazsız olarak kesinleştiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Somut olayda; davacı şirket, faturaya dayalı olarak, davalı şirket aleyhine19.08.2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlatmış, ödeme emri davalı şirkete 01.10.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu (davalı) şirket vekili 02.10.2013 tarihli itiraz dilekçesiyle borca ve faize itiraz etmiş, aynı gün icra hukuk mahkemesinde, dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği gerekçesiyle ödeme emrinin iptali için dava açmış, bu sırada alacaklı vekili 21.10.2013 tarihinde temyize konu itirazın iptali davasını açmış, itirazın iptali davasının yargılaması devam ederken, icra mahkemesince 26.12.2013 tarihli ilamla, ödeme emriyle birlikte dayanak belge örneklerinin borçluya gönderilmediğinden bahisle, ödeme emrinin iptaline karar verilmiş, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi nedeniyle huzurdaki itirazın iptali davası da reddedilmiştir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun açılmış bir icra takibinin bulunması gerekir....

        Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanında tebligatın, ödeme emrinin iptali ve 17/03/2021 tarihli kesinleştirme işleminin iptaline ilişkindir. Bakırköy 13. İcra Müdürlüğünün 2020/2863 Esas sayılı takip dosyasında davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu ve dava dışı borçlular hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı - borçluya 11/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının vekili aracılığıyla 20/02/2020 (dilekçede sehven 20/02/2019 yazılı olduğu) tarihinde takibe, ödeme emrine, borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra dairesince davacı - borçlu yönünden 16/03/2021 tarihinde takibin kesinleştirilmesine karar verildiği görülmektedir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; davalının kredi borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; dava konusu icra takibindeki ödeme emrinin mahkemece iptalinden sonra müvekkiline gönderilen yeni bir ödeme emri bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

          Yerel Mahkemece davalı borçluya ödeme emrinin 28/05/2010 tebliği üzerine davalı borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği, İcra Dairesince 21/06/2010 tarihinde icra takibinin durdurulduğu tarihten sonra davacı alacaklı ve vekili tarafından dava tarihi olan 17/10/2012 tarihine kadar icra dosyasında hiçbir takip işlemi yapılmadığı, İİK’nın 78. maddesi hükmüne göre davacı alacaklının ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir yıllık süre içerisinde icra dosyasında işlem yapmaması halinde icra dosyasının İİK’nun 78/4. maddesi hükmüne göre muameleden kaldırılacağı, ilamsız icra takibine itiraz tarihi olan 03/06/2010 tarihinden itibaren bir yıl süre ile 03/06/2011 tarihine kadar alacaklı vekilinin icra dosyasına işlem için müracaat etmesi halinde İcra Müdürlüğünce verilen 21/06/2010 tarihli icra takibinin durdurulmasına ilişkin işlemi ıttıla kesp edeceği, alacaklı vekilinin bu süre içerisinde işlem yapmaması nedeniyle itiraz dilekçesi tebliğ olunmamakla birlikte icra takibine yapılan itiraz...

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/333-951 sayılı kararı ile senet aslının icra müdürlüğü kasasında olmadığından, şikayetçi borçluya gönderilen ödeme emrinin iptaline, sair itirazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği ve bu karar üzerine, icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçlu ...'e 10.02.2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İcra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesini zorunlu kılan yasal bir düzenleme mevcut değildir. Bu nedenle, şikayet üzerine icra mahkemesince verilen ödeme emrinin iptali kararının ardından borçluya yeni ödeme emri gönderilebilir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçlunun itiraz ve şikayet hakkı yeniden doğar....

              UYAP Entegrasyonu