Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tahliye takibinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 274. maddesi hükmüne göre; “İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir. Bu suretle yapılan itiraz tahliye takibini durdurur.” İİK'nun 8. ve İcra İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 22/2. maddesinde ise; "İcra ve iflas daireleri, yaptıkları muamelelerle kendilerine vaki talep ve beyanlar hakkında bir tutanak yaparlar. Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları, ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanır.'' şeklinde düzenleme yapılmıştır. Buna göre; tahliye emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılması gerekir. Dolayısıyla tahliye emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K.)....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/811 Esas, 2019/994 Karar sayılı kararıyla ödeme emirinin iptaline karar verildiği, daha sonra icra müdürlüğünce borçluya yabancı para cinsinden olan alacağın Türk parası cinsinden harca esas değeri de gösterilerek 03/02/2020 tarihli yeni bir ödeme emri tebliğ edildiği, gönderilen bu ödeme emrinin usul ve yasaya uygun olduğu, ödeme emrine borçlu tarafından itiraz edildiği, her ne kadar davacı-borçlu, gönderilen ödeme emrine itiraz edilip takip durmasına rağmen 24/02/2020 tarihinde yeniden ödeme emri tebliğ edildiğini beyan ederek davanın kabulünü talep etmiş ise de; icra dosyasında yukarıda belirtilen usule uygun tanzim edilen ödeme emri dışında başkaca bir ödeme emrine ve ödeme emri tebliğ işlemine rastlanmadığı, bu haliyle yapılan işlemde usul ve yasaya aykırı herhangi bir yön bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine" karar verildiği görülmüştür...

    İcra Müdürlüğü'nün 2022/8572 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalının ödeme emrine itiraz etmediğini, borcunu da ödemediğini, Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2022/77 D.İşsayılı dosyasında verilen ihtiyati haciz kararı kapsamında adreslerine hacze gidildiğini ancak iş yerinin terk edilmiş durumda olduğunu, ikinci çek olan 25/05/2022 tarihli 8025561 seri numaralı 192.500,00 TL bedelli çekin de karşılıksız çıkması nedeniyle İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğü'nün 2022/10206 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalının ödeme emrine itiraz etmediğini ve borcunu da ödemediğini, üçüncü çek olan 05/06/2022 tarihli ....seri numaralı 388.000,00 TL bedelli çekin karşılıksız çıkması nedeniyle Ankara 3....

      Parsel kain inşaatın A,B,C blokların Otopark 1'in Otopark 2'nin ve sosyal tesisin tüm alçı işlerinin anahtar teslimi yapılmasına dair sözleşme, 02/04/2020 tarihli ek sözleşme ve 03/04/2020 tarihli ek sözleşmeden kaynaklandığını, ödeme emrinin gönderilmesini müteakip davalının 15/11/2021 tarihinde ödeme emrine karşı itiraz ettiğini, icra takibini haksız ve kötü niyetli olarak durdurduğunu, davalının ödeme emrine itiraz dilekçesinde müvekkil şirketin alacaklıya borcu bulunmadığından ödeme emrine konu borca itiraz edildiğini, talep edilen faize itiraz edildiğini, davalının ödeme emrine itiraz dilekçesinde sadece borcun miktarına ve ferilerine itiraz ettiğini, müvekkili ile aralarındaki borç ilişkisine kesinlikle itiraz etmediğini, davalı ile müvekkili arasında 23/05/2019, 26/06/2019, 02/04/2020 ve 03/04/2020 tarihli sözleşmelerinin olduğunu, bu sözleşmenin altında borçlunun imzasının bulunduğu ve bu imzasını ikrar ettiğinin açık olduğunu, müvekkil ile davalı arasındaki borç ilişkisi hakkında...

        ASLİYE HUKUK (İCRA) MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2018 NUMARASI : 2016/20 ESAS, 2018/8 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrine İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen icra emrine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilen dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı borçlu müvekkili ile davalı alacaklı TMTB arasında Iğdır 1....

        Borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerekse kendisinin iflasa tabi kişilerden bulunmadığına dair bir itirazı varsa, bu itirazın da ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine bildirilmesi lüzumu da ödeme emrinde yer alır (Muşul T.: İcra ve İflas Hukuku Esasları, Ankara 2015, s. 684). Borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren yedi içinde ödeme emrine itiraz edebilir. Borçlu anılan süre içinde ödeme emrine itiraz etmezse ödeme emri kesinleşir. Ödeme emrine itiraz etmeyen borçlu, borcunu ve iflas takibinin harç ile giderlerini öderse iflas takibi son bulur; ödemezse alacaklı ticaret mahkemesinde borçluya karşı iflas davası açabilir (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, İstanbul 2004, s. 950). Adi iflas yoluyla takipte borçlu, ödeme emrini tebellüğ ettiği tarihten itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine başvurup takip konusu borca itiraz ettiği takdirde, takip durur (m. 155, m. 156/3)....

          Borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerekse kendisinin iflasa tabi kişilerden bulunmadığına dair bir itirazı varsa, bu itirazın da ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine bildirilmesi lüzumu da ödeme emrinde yer alır (Muşul T.: İcra ve İflas Hukuku Esasları, Ankara 2015, s. 684). Borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren yedi içinde ödeme emrine itiraz edebilir. Borçlu anılan süre içinde ödeme emrine itiraz etmezse ödeme emri kesinleşir. Ödeme emrine itiraz etmeyen borçlu, borcunu ve iflas takibinin harç ile giderlerini öderse iflas takibi son bulur; ödemezse alacaklı ticaret mahkemesinde borçluya karşı iflas davası açabilir (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, İstanbul 2004, s. 950). Adi iflas yoluyla takipte borçlu, ödeme emrini tebellüğ ettiği tarihten itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine başvurup takip konusu borca itiraz ettiği takdirde, takip durur (m. 155, m. 156/3)....

          Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, tahliye ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı tarafından 26/04/2013 tarihinde ... İcra Müdürlüğünde davalı hakkında 2011 Kasım 2013 Nisan arasında ödenmeyen kira farkının tahsili için icra takibi başlatılmış, 07/05/2013 tarihinde ödeme emrinin tebliği üzerine davalı 13/05/2013 tarihli dilekçesi ile icra takibine, borca ve yetkiye itiraz etmiş, Davacının talebi ile dosya ... İcra Dairelerine gönderilmiştir. Yetkili ... 19. İcra Müdürlüğü tarafından borçluya 11/06/2013 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu yetkili icra Müdürlüğü'nün gönderdiği ödeme emrine itiraz etmemiştir....

            İnegöl İcra Müdürlüğü’nün 2021/6657 E. sayılı dosyası ile, davalı-alacaklı tarafından davacı-borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, davacı-borçlunun itirazı sonucunda takibin durdurulmasına dair karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra takibinde, borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur. İcra mahkemesi, itirazın kaldırılması talebini reddederse alacaklının kararın tefhim veya tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dava açması lazımdır....

            Ancak, İİK. 67/2.maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi için, mahkemenin borçlunun ödeme emrine karşı yapmış olduğu itirazın haksız olduğuna karar vermesi gerekir. Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi ile takip tarihine göre itiraz olunan alacağın likid (muayyen)-belirli olup olmadığına bakmak gerekir. Likit alacaklarda alacak miktarı belirlidir....

              UYAP Entegrasyonu