Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıklanan nedenler karşısında; eldeki itirazın iptali davasına konu ... 36.İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı icra takibinin mükerrer takip olduğu, tarafların aynı olduğu ve aynı alacakla ilgili yapılan ilk icra takibinin ödeme emrine itiraz üzerine takibin durduğu ve itiraz alacaklıya tebliğ edilmediği için takibin halen derdest olduğunun belirlendiği, bu halde ilk icra takibi hakkında itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidilmeden ikinci kez ilamsız takip yapılamayacağı, mükerrer takip hakkında açılan davanın yukarıda değinilen yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği, bu halde davacının ilk icra takibinde ödeme emrine itiraz dilekçesi kendisine tebliğ edilmediği için bu takibe yönelik ayrı bir itirazın iptali davası açma (itirazın hükümden düşürme) hak ve imkanının bulunduğu halde; aynı borçluya karşı aynı fatura alacağı sebebiyle ikinci kez takip yapması ve mükerrer bu takip hakkında itirazın iptalini...

    Yapılan ilamsız icra takibinde borçlu, icra dairesinin yetkisi yanında borca veya faize itiraz etmiş ise açılan itirazın iptali davasında mahkeme, ilk iş olarak; icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünde bir inceleme yaparak bu hususta bir karar vermelidir. Yetki itirazının incelenmesi neticesinde mahkeme icra dairesinin yetkili olduğuna karar verirse borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verecektir. Mahkeme yapmış olduğu inceleme neticesi takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise “Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından davanın reddine” karar verecektir. (06.10.2004 tarih 2004/19- 410 E. - 2004/471 K. karar sayılı Yargıtay HGK ) İtirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra müdürlüğünce usulüne uygun şekilde ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi ve ödeme emrine borçlu tarafından usulüne uygun şekilde yapılmış itirazın bulunması gerekir....

    Yapılan ilamsız icra takibinde borçlu, icra dairesinin yetkisi yanında borca veya faize itiraz etmiş ise açılan itirazın iptali davasında mahkeme, ilk iş olarak; icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünde bir inceleme yaparak bu hususta bir karar vermelidir. Yetki itirazının incelenmesi neticesinde mahkeme icra dairesinin yetkili olduğuna karar verirse borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verecektir. Mahkeme yapmış olduğu inceleme neticesi takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise “Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından davanın reddine” karar verecektir. (06.10.2004 tarih 2004/19-410 E. - 2004/471 K. karar sayılı Yargıtay HGK ) İtirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra müdürlüğünce usulüne uygun şekilde ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi ve ödeme emrine borçlu tarafından usulüne uygun şekilde yapılmış itirazın bulunması gerekir....

      Yukarıda belirtilen icra takibine itirazdan feragat dilekçeleri kapsamında, huzura taşınan davada iptali talep edilen itiraz ortadan kalkmış ve bu haliyle eldeki itirazın iptali davası ise konusuz kalmıştır. Tüm bu nedenlerle, icra takibine yapılan itirazdan feragat edilmesi nedeniyle, davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, açılan dava ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir. Davalı taraf, dava açılmasına sebebiyet verdiğinden arabuluculuk ücretinden sorumlu tutulmuştur. Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

        İtirazın iptali davasının açılabilmesi için geçerli bir ilamsız icra takibinin yapılmış olması gerekir. Geçerli bir icra takibinden söz edebilmek için yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunması gerekir. Şüphesiz kamu düzenine ilişkin bulunmayan hallerde icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususu re'sen incelenemez. Somut olayda alacaklı- davacı tarafından girişilen icra takibine davalı - borçlular hem icra dairesinin yetkisine hem de borca süresinde itiraz etmiş, yapılan bu itiraz neticesinde icra takibi durmuştur. Açılan itirazın iptali davasında öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir. Çünkü yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazın iptali davasının koşullarından biridir. İcra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varıldığı taktirde dava şartı yokluğundan usulden red kararı verilmesi gerekir....

          KARŞI OY Dava, davalıya satılan kumaşların bedeline ilişkin fatura bedellerinin ödenmediği iddiasıyla, faturaya dayalı icra takibinde borca itirazın iptali davasıdır. Davacı tarafından Bursa 3. İcra Müdürlüğünün 2013/1816 sayılı takip dosyasında cari hesap ekstresi ve faturalara dayalı olarak haciz yoluyla icra takibi başlatılmış, işlemiş faizle birlikte 73.099,34TL alacak için ödeme emri tebliği üzerine, davalı borçlu borca ve yetkiye itiraz dilekçesi vererek, adresinin Bakırköy-İstanbul olduğunu, alacaklı şirkete takip talebinde belirtilen miktarda borcu almadığını ileri sürmüş, icra takibinin durması üzerine işbu itirazı iptali davası açılmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde, İcra Dairesinin yetkisine itirazla birlikte, Mahkemenin de yetkisine itiraz etmiş, borca itirazını da tekrarlayarak takip talebinde belirtilen miktarda borcu olmadığını, faiz miktarları ve oranlarının da fahiş olduğunu savunmuştur....

            DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. İtirazın iptali davası İİK 67. maddesinde düzenlenmiş olup, takibin devamını amaçladığından takibe ve itiraza sıkı sıkıya bağlıdır. İtirazın iptali davasının şartları; 1-) Geçerli bir takip bulunması, 2-) Süresinde ödeme emrine itiraz edilmesi ve 3-)1yıllık hak düşürücü süre içinde dava açılması (itirazın tebliğinden itibaren) şeklindedir. İtirazın iptali davasında usule ilişkin veya esasa ilişkin nihai kararlar verilebilmektedir. Usule ilişkin nihai kararlar dava şartı noksanlığı durumunda verilen kararlar olup, süresinde ödeme emrine itiraz edilmemiş olması, itirazın davadan önce geri alınmış olması, davadan önce borcun tamamen ödenmiş olması, hak düşürücü sürede dava açılmaması ve geçerli takibin bulunmaması durumlarında verilecektir. Dava konusu .......

              İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/11/2020 NUMARASI : 2020/318 E. 2020/849K. DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu aleyhine fatura alacağına istinaden ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu vekili tarafından 23/06/2020 tarihli dilekçesi ile borca, vadeye ve fer'ilerini itiraz edilmeksizin bir kısım beyanlarda bulunulduğunu, takibe konu borcun varlığının kabul edildiğini, borca, fer'ilerine ve ödeme emrine karşı her hangi bir itirazda bulunulmamasına rağmen icra müdürlüğünce borçlu vekili tarafından verilen dilekçenin borca itiraz dilekçesi olarak değerlendirildiğini, müdürlüğün 24/06/2020 tarihli kararının yerinde olmadığını belirterek, davanın kabulü ile müdürlük kararının kaldırılmasına, takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir....

              KARAR Davacı, davalı borçlu aleyhine ... 32 .İcra müdürlüğünün 2013/6415 Esas sayılı dosyası ile ... İl Özel İdaresi tarafından başlatılan 16.740,00 TL tutarlı icra takibine, borçlunun haksız ve mesnetsiz şekilde takibe konu borca ve yetkiye itiraz ettiğini, bu durumu takiben yetki itirazının varlığı sebebiyle Silivri 2.İcra Müdürlüğü'nün 2013/5694 Esas sayılı dosyası ile yine borçlu aleyhine il özel idaresi tarafından yapılan icra takibine de borçlunun ödeme emrine itiraz ettiğini, duran takip sonucu açılmak zorunda kalınan iş bu alacak davasının kabulü ile 16.740,00TL asıl alacak bedelinin hayvanların teslim alındığı 05.01.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalıya davetiye çıkartılmamıştır. Mahkemece, İİK’nin 67/1 maddesi uyarınca bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir....

                İcra Müdürlüğü nezdinde icra takibi yaptıklarını ancak davalının icra takibine haksız ve kötü niyetli bir şekilde itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu