İcra Müdürlüğü'ne ait 2009/38298 sayılı icra dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itiraz tarihi anlaşılamadığından itiraz tarihinin tespit edilip evraka eklenerek ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16/03/2021 tarih ve 2017/(6)8- 2340 Esas, 2021/261 Karar sayılı ilamında belirtiği üzere "Borçlu kiracı, ödeme emrine süresi içinde itiraz ederek icra dairesine bildirmesi gereken itiraz sebebini, yani kira borcunu ödeme emrinin tebliğinden (veya takipten) önce ödemiş olduğunu, icra mahkemesinde ileri süremez ve icra mahkemesi böyle bir itirazı inceleyemez. Bu hâlde, icra mahkemesinin inceleme yetkisi, İİK’nın 269/a madde hükmünde açıkça belirtildiği gibi, borçlu kiracının ihtar (ödeme) süresi içinde kira borcunu ödeyip ödemediği konusu ile sınırlıdır. İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde ( İİK m. 269/c) inceleyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında, kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını talep etmeden tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece tahliyeye karar verilmesi üzerine karar, davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tahliye istemli olarak davalı borçlu aleyhine başlattığı icra takibi ile 43500 TL kira alacağının tahsilini istemiş, ödeme emrinin borçluya 03.08.2013 tarihinde tebliği üzerine davalı borçlu 11.03.2013 tarihinde verdiği itiraz dilekçesinde, kira borcu olmadığını belirterek takibin durdurulmasını talep etmiştir. ... 18....
Alacaklı vekili tarafından, kiracı borçlunun kira borcunu ödemediğinden bahisle icra takibi başlatıldığı, davalıya gönderilen örnek 13 nolu ihtarlı ödeme emrinin davalı borçluya 18/01/2012 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafından süresi içinde 24/01/2012 tarihinde ödeme emrine itiraz dilekçesi verildiği, icra dairesince 07.02.2012 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin masraf verilmemesi nedeniyle alacaklı vekiline tebliğe çıkarılamadığı, icra müdürlüğü tarafından dosyada masraf olmaması nedeniyle düzenlenen tensip zaptı ile ihbarname başlıklı yazının taranarak UYAP sistemi üzerinden dosyaya eklendiği, mahkemece alacaklı vekiline itiraz dilekçesi tebliğe çıkarılmamasına rağmen UYAP sistemi üzerinde yapılan bu eklemenin itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ olarak kabul edilip bu surette alacaklı vekiline tebliğinin sağlandığı kabul edilmiştir Alacaklı kiralayan, borçlunun itirazı üzerine, yasal 30 günlük ödeme süresi geçtikten sonra...
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında kule vinç kiralama sözleşmesine istinaden doğan müvekkili alacağının ödenmemesi üzerine davalı aleyhine ilamsız icra takibi yaptıklarını, davalının takibe itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiğini ve takip yolunu iflas yoluna çevirdiklerini, davalının yine ödeme emrine itiraz etmediğini ve borcu da ödemediğini ileri sürerek, İİK'nın 158. maddesine göre davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı temsilcisi yargılamaya katılmamış, davaya cevap vermemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesi ile elektrik abonesi olan davalının faturaları ödemediğini, başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. İİK. 67/2.maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz K A R A R Temyiz incelemesine esas olmak üzere; .. İcra Müdürlüğü'nün 2014/632 ve 2014/604 Esas sayılı dosya asıllarının incelenmek ve iade edilmek üzere mahallinden temin edilerek, dosya arasına alınmasına, ondan sonra temyiz incelemesi yapılması için dosyanın Mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İnebolu İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 08/07/2014 NUMARASI : DAVACI : B.. M.. DAVALI : S.. S.. DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz K A R A R Temyize konu İnebolu İcra Müdürlüğü 2013/... Esas dosyasının onaylı bir suretinin eklenerek gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Karşılaştırıldı....
İflas yolu ile takipte yetkili merci, borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesidir (m. 154,1)...Borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer icra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin değildir. Bu nedenle alacaklı ile borçlu icra dairesinin yetkisi hakkında yetki sözleşmesi yapabilirler (m.154/III, c.1). Buna göre borçlu ile alacaklı bir yetki sözleşmesi (veya yetki şartı) ile başka bir icra dairesi yetkili kılmışlarsa, o yerin icra dairesi de iflas takibi için yetkili sayılır. Ancak bunun yanında borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer icra dairesi de aynı iflas takibi için yetkilidir ve alacaklı bu iki yer icra dairesinden birine başvurmakta serbesttir. İcra dairesi (İcra takiplerinde olduğu gibi) iflas takibinde de yetkisiz olduğunu kendiliğinden nazara alamaz (gözetemez); borçlu, icra dairesinin yetkisine ancak m.50,II gereğince ödeme emrine itiraz süresi içerisinde (varsa esas hakkındaki itiraz ile birlikte) itiraz edebilir....
Bu hâlde, icra mahkemesinin inceleme yetkisi, İİK’nın 269/a madde hükmünde açıkça belirtildiği gibi, borçlu kiracının ihtar (ödeme) süresi içinde kira borcunu ödeyip ödemediği konusu ile sınırlıdır. İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde ( İİK m. 269/c) inceleyebilir. Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)."...