Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının takip talebine ve müvekkile gönderilen ödeme emrine ek olarak bildirdiği IGB dökümü ... plakalı araca ilişkindir, ancak ihlal görüntüsünde farklı bir araç olan.... plakalı araç görüntüsü gönderildiği için müvekkil ödeme emrine itiraz etmiştir, bu nedenle müvekkilin itirazındakusur yoktur, aleyhine yargılama giderleri, icra tazminatına hükmedilmemelidir, bu nedenle davanın reddine karar verilsin dedi Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Davanın Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2019/... sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazın iptali istemi olduğu, alacağın konusunun ise davalıya ait aracın kaçak geçiş yapması nedeniyle davacının işletmekte olduğu otoyoldan geçişinden kaynaklı geçiş ücreti ile on katı tutarındaki miktarın tahsili istemi olduğu anlaşılmaktadır. 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkikat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. Maddesinin 5....

    İcra Müdürlüğü'nün 2002/4101 E. sayılı icra takibine yönelik itirazının 72.754,16 TL gecikme zammı ile ilgili olarak iptaline, hüküm altına alınan 72.754,16 TL'nin %40'ına karşılık gelen 29.101,65 TL inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, İİK. 67/2.maddesi uyarınca, icra inkar tazminatına hükmedilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için haciz ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine itiraz edilmemesi ve yasal süresi içerisinde kira parasının ödenmemesi nedeniyle İİK.nun 269/a maddesi gereğince kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından, ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edildiğinden bahisle temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibindeki ihtarlı ödeme emri davalı borçluya 23.01.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlu yasal 7 günlük itiraz süresi içerisinde 30.01.2013 tarihinde itiraz etmiştir....

        Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı takibe itirazında genel ifadelerle borca itiraz etmiş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı taraf, sunduğu delillerle, davacı şirket görevlilerince yapılan kontrollerde davalının kullanımındaki tesisatta kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini kanıtlamıştır. Yapılan tespit üzerine, davacı şirket tarafından EPDK mevzuatı ve yönetmelik hükümleri uyarınca kaçak elektrik tutanağı düzenlenmiştir. Davalı borçlunun takip dayanağı faturayı ödememesi nedeniyle davacının davalı aleyhine icra takibi başlatmakta haklı olduğu anlaşılmış, davalı tarafından ... 34. İcra Müdürlüğünün ......

          Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K.). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez. Tutanağa geçirilmeyen dilekçeler tanık beyanı ile de ispat edilemez. Ayrıca, İİK'nun 8/a maddesinde de, icra ve iflas dairelerince yapılacak her türlü icra ve iflas işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminin kullanılacağı, her türlü veri, bilgi, belge ve kararın Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla işlenerek kaydedileceği hüküm altına alınmıştır....

            Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları, ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanır.'' Buna göre; ödeme emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K.). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez. Tutanağa geçirilmeyen dilekçeler tanık beyanı ile de ispat edilemez. Ayrıca, İİK'nun 8/a maddesinde de, icra ve iflas dairelerince yapılacak her türlü icra ve iflas işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminin kullanılacağı, her türlü veri, bilgi, belge ve kararın Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla işlenerek kaydedileceği hüküm altına alınmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz KARAR Davacı ... tarafından davalı ... ve ... aleyhine açılan icra takibine itiraz davasının reddine ilişkin hükmün davacı vekilinin temyizi üzerine yapılan inceleme sonunda Dairenin 13.06.2013 tarih 2013/5606 Esas, 2013/9126 Karar sayılı ilamıyla Yerel Mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. Mahkemece, onama ilamına ilişkin Daire kararı HUMK'nun 438. maddesi (HMK. 372.m) gereği usulüne uygun şekilde taraflara tebliğ edildikten sonra taraflardan birinin karar düzeltme yoluna başvurması halinde dosyanın inceleme yapılmak üzere Yargıtay'a gönderilmesi gerekirken, onama kararının taraflara tebliğ edilmeksizin, taraflardan birinin kanun yoluna ilişkin bir başvurusu da bulunmadığı halde dosya Dairemize gönderilmiştir....

                İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2018/775 ESAS - 2021/367 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 21.İcra Müdürlüğünün 2018/23743 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibinde bulunulduğunu, ödeme emrine kambiyo senetleri örneklerinin eklenmediğini, takip konusu bonolara konu olan malların ayıplı olduğunu ve kullanılmaz halde olduğunu, borçla ilgili herhangi bir irsaliye, fatura vs. bulunmadığını, temerrüd gerçekleşmeden faizin işletilemeyeceğini, faizin takip tarihinden başlatılması gerektiğini ileri sürerek şikayette borca ve faize itirazda bulunmuştur....

                İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; "Davanın kabulü ile; Akseki İcra Müdürlüğü'nün 2018/105 esas sayılı dosyasına vaki itirazın; 40.000,00- TL toplam alacak bakımından iptali ile, takibin devamına, Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine," karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir....

                İcra Müdürlüğü'nün 2014/3084 sayılı ilamsız icra takibini başlattığı, ödeme emrine itiraz üzerine eldeki davayı açtığı; davalıların, davacının öncelikle sigorta şirketine müracaat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istediği, sigorta şirketinin 28/05/2014 tarihli yazı ile davacı bankanın ödeme talebini reddettiği, mahkemece ürolog bilirkişiden alınan 29/11/2017 tarihli raporda; ölümün prostat kanserinden meydana geldiğini, davalıların murisinin bu hastalığını sigorta şirketine bildirmediğini, ölüm ile kanser arasında nedensellik bağı bulunduğunun bildirildiği, 28/03/2019 tarihli raporda; davacı bankanın alacağının hesaplandığı, mahkemece davalı Şükran Maltutar yönünden davanın bu borçlunun süresinde ödeme emrine itiraz etmemesi nedeniyle reddine, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalılar vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu