Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; davalı yönetim tarafından diğer davalıya kiraladığı ortak yer olan otoparktan davalının tahliyesine, eski hale getirilmesine ve kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti talebine ilişkin olup, 18.Hukuk Dairesi'nin bozma ilamı doğrultusunda hüküm tesis edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 20. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 20. Hukuk Dairesine gönderilmesine 26.12.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın taraflar arasında düzenlenen 01/03/2007 tarihli kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile kira bedelinin tahsili istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 02/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İbranamenin farklı kişilerce doldurulması mümkün olduğu gibi ödemenin elden yapılması da mümkündür. Ücretlerin bankaya yatırılması karşısında ibranamedeki miktarların elden ödenmesinin kabul görmemesi de yerinde değildir. Mahkemece yapılacak iş,davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak ibranamede belirtilen miktarların kayıtlara girip girmediğini ve ibranamede gösterilen kesintilerin vergi dairesine yatırılıp yatırılmadığını araştırmak ve defter kayıtlarında oluşacak neticeye göre yukarıdaki ilkeler doğrultusunda sonuca varmaktır.Eksik inceleme ile ibranamenin geçersiz sayılması hatalıdır. 2-Davacı,dava dilekçesi ile fazla çalışma iddiasında bulunurken yaz-kış ayrımı yaparak talepte bulunmuştur.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise davacının talebi aşılarak ve yaz-kış ayrımı yapılmadan fazla çalışma alacağına hükmedilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....

        HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 08.11.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Somut uyuşmazlıkta; mahkemece,davalı tarafından sunulan 02.05.2005 tarihli ibranamede davacının kıdem ve ihbar tazminatı,fazla mesai ile genel tatil ücreti alacaklarına karşılık davalı şirketten 10.500,00 TL alarak davalıyı ibra ettiği, söz konusu alacaklar bakımından ibranamenin makbuz niteliğinde olduğu ve adı geçen alacakların davacıya ödendiğinin kabulü ile ibranameye itibar edildiği anlaşılmaktadır.Ne var ki söz konusu ibraname savunmayla çeliştiği gibi dava açıldıktan 10 yıl sonra sunulmuştur.Bu durumda mevcut ibranamenin geçersiz olduğu,dava konusu talepleri ortadan kaldırmayacağı anlaşıldığından, davacının alacakları değerlendirlerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile taleplerin reddine karar verilmiş olması hatalıdır....

            Sanığın, suça konu ibranamenin katılanın sekreteri tarafından hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanıklar ... ve ...'e verildiğini savunduğu, ... ve ...'in de suça konu ibranamenin katılanın sekreteri tarafından yapılan ödeme karşılığında verildiğini beyan ettikleri anlaşılmakla maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için; katılanın suç tarihindeki sekreterinin dinlenerek suça konu ibranamenin ... ve ...'e kendisi tarafından verilip verilmediğinin sorulmasından sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve incelemeyle mahkûmiyet hükmü kurulması, 2....

              Değinilen maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri, destekten yoksun kalanlar ile işçinin diğer yakınlarının isteyebilecekleri tazminat ve alacaklar dâhil, hizmet sözleşmesinden doğan bütün haklar yönünden uygulanır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra düzenlenen ibra sözleşmeleri için yasal koşulların varlığı aranmalıdır. Ancak 6098 sayılı Borçlar Kanununun yürürlükte olmadığı dönemde imzalanan ibranamenin geçerliliği sorunu, Dairemizin konuyla ilgili ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. İbranamenin feshi izleyen bir aylık süre içinde düzenlenmesi ve ödemelerin banka kanalıyla yapılmamış oluşu 01.07.2012 tarihinden önce düzenlenen ibra sözleşmeleri için geçersizlik sonucu doğurmaz....

                Değinilen maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri, destekten yoksun kalanlar ile işçinin diğer yakınlarının isteyebilecekleri tazminat ve alacaklar dâhil, hizmet sözleşmesinden doğan bütün haklar yönünden uygulanır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra düzenlenen ibra sözleşmeleri için yasal koşulların varlığı aranmalıdır. Ancak 6098 sayılı Borçlar Kanununun yürürlükte olmadığı dönemde imzalanan ibranamenin geçerliliği sorunu, Dairemizin konuyla ilgili ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. İbranamenin feshi izleyen bir aylık süre içinde düzenlenmesi ve ödemelerin banka kanalıyla yapılmamış oluşu 01.07.2012 tarihinden önce düzenlenen ibra sözleşmeleri için geçersizlik sonucu doğurmaz....

                  Değinilen maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri, destekten yoksun kalanlar ile işçinin diğer yakınlarının isteyebilecekleri tazminat ve alacaklar dâhil, hizmet sözleşmesinden doğan bütün haklar yönünden uygulanır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra düzenlenen ibra sözleşmeleri için yasal koşulların varlığı aranmalıdır. Ancak 6098 sayılı Borçlar Kanununun yürürlükte olmadığı dönemde imzalanan ibranamenin geçerliliği sorunu, Dairemizin konuyla ilgili ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. İbranamenin feshi izleyen bir aylık süre içinde düzenlenmesi ve ödemelerin banka kanalıyla yapılmamış oluşu 01.07.2012 tarihinden önce düzenlenen ibra sözleşmeleri için geçersizlik sonucu doğurmaz....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen feshin geçersizliğinin tespiti davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin olarak Dairemizin 24.0.2012 gün ve 2012/1520 Esas 2012/3042 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile imzaladığı adi şekilde düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinin ifasına davalıdan aldığı 18.06.2010 tarihli vekaletten azli nedeniyle başlayamadığını, bu azlin haksız olduğunu ileri sürerek, feshin geçersizliğinin tespitini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu