İİK'nun 89. maddesinden farklı olarak, 3. kişinin doğrudan İİK'nun 78. maddesine göre istenen haciz nedeniyle anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, haciz yazısına cevap vermemesi halinde 3. kişi nezdinde kesinleşen haciz konusu bir alacak yoktur. Somut olayda, alacaklının talebi üzerine icra müdürlüğünce borçlunun şikayetçi şirket nezdindeki hisselerinin haczine yönelik şikayetçi 3. kişi ve ... 'ne 26.11.2013 tarihli yazıların gönderildiği anlaşılmaktadır. Anılan yazılar, İİK'nun 89. maddesinde düzenlenen haciz ihbarnamesi mahiyetinde olmayıp, İİK'nun 78. maddesi kapsamında haciz müzekkeresi niteliğinde bulunduğundan 3. kişi aleyhine İİK'nun 89. maddesindeki sonuçları doğurmaz. Bu nedenle, 3. kişinin söz konusu müzekkerelerin iptalini istemekte hukuki yararı yoktur....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/839 Esas sayılı 2018/902 Karar sayılı ilamının incelenmesinde, davacının Yasin Çayır olduğu, davalının ise Seyithan Özkan olduğu, 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz edildiği , bu sebeple 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebligatlarının tebliğinin usulsüz olduğundan bahisle şikayette bulunulduğu, davanın reddine karar verildiği, verilen kararın Dairemizin 25/02/2020 tarih, 2019/515 Esas 2020/459 Karar sayılı ilamı ile kesinleştiği görülmüştür. Davacı üçüncü kişiye birinci haciz ihbarnamesi 24.08.2017 tarihinde, ikinci haciz ihbarnamesi 19.09.2017 tarihinde, üçüncü haciz ihbarnamesi ise 13.10.2017 tarihinde usulünce tebliğ edilmiş olup, davacıya en son gönderilen üçüncü haciz ihbarnamesi ise 13.10.2017 tarihinde tebliğ edilmiş, eldeki dava ise 15 günlük süre geçtikten sonra 05.02.2020 tarihinde açılmıştır....
Her ne kadar davacı alacaklı davalının haciz ihbarnamesine karşı yaptığı itirazının cevap dilekçelerinde de belirttikleri üzere 01/04/2019 olduğu, bu itirazın yasal süresinde olduğu, dilekçenin muhabere yoluyla gönderildiği iddia edilmiş ise de; itiraz dilekçesi üzerinde her hangi bir muhabere numarası ve muhabere yoluyla gönderildiğine dair bir ibare de bulunmadığından bu itirazlara itibar edilmemiştir. Borçlunun üçüncü kişi nezdindeki bazı alacakları, üçüncü kişiye 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilmek suretiyle haczedilebilir. İİK'nun 89/4.maddesine göre de, üçüncü şahsın haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz etmesi halinde, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddenin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkûm edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder....
İİK'nın 89/3 maddesine dayalı olarak açılan bu menfi tespit davasında davacı üçüncü kişi İİK'nın 72/2. maddesi hükmüne göre, icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep edemez. Buna karşılık, üçüncü kişi zimmetinde sayılan borcu icra veznesine ödedikten sonra, icra veznesindeki bu paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini isteyebilir. (İİK m. 72/3) Böyle bir ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması nedeniyle, üçüncü kişinin icra dairesine ödediği para, menfi tespit davası devam ederken alacaklıya ödenirse, menfi tespit davası, geri alma davasına (İİK m. 89/5.c.2) dönüşür. (Prof. Dr....
Üçüncü kişi haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz ederse İİK'nın 89. maddesinin 4. fıkrasına göre alacaklı üçüncü kişinin verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü kişinin aynı Kanun'un 338. maddesinin 1. fıkrasına göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. Üçüncü kişi, tebliğinden itibaren yedi gün içinde ikinci haciz ihbarnamesine de itiraz etmez ise borcun zimmetinde sayılması kesinleşir ---- ve üçüncü kişiye üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilir. Üçüncü haciz ihbarnamesi, ikinci haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü kişiye onbeş günlük süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borç ile yedinde sayılan malı zorla alınacağının bildirilmesidir....
Uyuşmazlığın; İİK'nun 89/3 maddesi gereğince açılan menfi tespit davası ile İİK'nun 89/5 maddesine dayalı istirdat talebine ilişkin olduğu görüldü. Borçlunun üçüncü kişi nezdindeki alacakları taşınır niteliğinde olduğundan, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı, İİK'nun 78. ve müteakip maddeleri gereğince üçüncü kişiye yazılacak bir haciz yazısı ile haciz konulmasını isteyebileceği gibi, üçüncü kişiye İİK'nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilmesi suretiyle de alacağın haczini talep edebilir. Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczi ise ancak İİK'nun 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkündür. Her iki hal İİK'nun farklı maddelerinde düzenlenmiş olup, sebep ve sonuçları değişiklik arz eder....
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:Dava, İİK'nın 89/1 - 89/2 ve 89/3....
'ne borçlu olmadığı, davacı kendisine tebliğ edilen birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine süresi içinde itiraz etmeyerek İİK' nun 89/3 maddesine göre üçüncü haciz ihbarnamesinin gönderilmesine neden olduğu, bu durumda davalı taraf dava açılmasına sebebiyet vermemiş ise de, yargılamanın ilk duruşmasında davayı kabul etmeyerek, davanın devam etmesine yol açmış olduğu gerekçeleriyle davanın kabulü ile ... İcra Müdürlüğü'nün 2013/1556 esas sayılı takip dosyasında davacıya gönderilen 22.07.2013 tarihli 3. haciz ihbarnamesi nedeni ile davacının 8.640 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ......
Böyle bir ilişkiye dayanmadan soyut olarak borçlunun davacıdan alacaklı olduğu ileri sürülemez ve bu ilişkinin neye dayalı olduğu açıklanmadan davacıdan borçlu olmadığını ispat etmesi beklenemez. Takip alacaklısı olan davalı, alacak iddiasının dayanağını somut olarak göstermemiştir. Dosyada alacağın varlığına ilişkin bilgi ve belge bulunmamaktadır. Davacı üçüncü kişi iddiasını ispat ederken ileri sürdüğü vakıaların aydınlatılması için davalı alacaklının doğruluk ödevine HMK'nun 29. maddesine uygun hareket ederek takip borçlusunun üçüncü kişiden neden alacaklı olduğunu açıklaması gerekir. Mahkemece bu yönler gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davacı tarafından davanın ispat edilemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de, İİK'nun 89/3. Menfi tespit davalarında icra tazminat öngörülmediği halde davanın reddi kararı ile birlikte davacı 3. kişi aleyhine icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi isabetsizdir....
Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK.nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir. Somut olayda, üçüncü kişi ...'ün borçlu ......Ltd....