"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira tespiti ve uyarlaması Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira tespiti ve uyarlaması davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, hata hukuksal sebebine dayalı olarak sözleşmenin kısmen geçersizliği istemine ilişkindir....
Mahkemece mücerret olarak davacının davalı ile önceki malik arasında yapılan kira sözleşmesini ispat edemediği, her zaman için mülkiyet hakkına dayalı olarak "müdahalenin önlenmesini" isteyebileceğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır. Öncelikle davacı eski malikle davalı arasında bir kira sözleşmesi olduğunu iddia ederek var olduğunu iddia ettiği bu kira sözleşmesi sözleşmesi sebebiyle TBK 351.maddesi uyarınca davalı kiracının tahliyesini talep etmiş olduğundan; Davanın süresinde açılıp açılmadığının tespiti bağlamında davacı tarafından davalıya gönderilen Konya 12....
Davacılar "dava konusu şeyin maliki (ya da sınırlı ayni hak sahibi) olduklarını" ve "mülkiyet (ya da sınırlı ayni) hakkına dayalı tarafından müdahalede bulunulduğunu" 10.10.2018 tarihinden sonra ispatlamışlardır. Bu tarihten öncesinde taşınmaz üzerinde malik sıfatları yoktur. Davalı ise, 'davacıların malik olmadıklarını" ya da "davacıların mülkiyet hakkına haksız yere müdahalede bulunmadığını, müdahalesinin sona erdiğini' ispat ederek, davanın reddini sağlayabilir....
K A R A R Davacı vekili, vekil edeninin maliki olduğu taşınmaz üzerinde bulunan 21/2 numaralı meskeni davalının kullandığını, davacının taşınmazı satın alması ile kira ilişkisinin son bulduğunu ileri sürerek davalının haksız müdahalesinin men'ini istemiştir. Davalı, dava konusu edilen taşınmazda oturduğunu, taşınmazın kendisine ait olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı ile önceki malik arasında kira sözleşmesi bulunduğu, bu nedenle davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemelerinde olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir....
Diğer taraftan, TBK'nun 347/1 maddesinde konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı, belirli süreli sözleşmelerin süresinin bitiminden en az onbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış sayılacağı düzenlenmiş olup, buna göre kira süresinin sonunda sözleşme belirsiz süreliye dönüşmez. TBK'nın 347/1. maddesi gereğince kiraya verenin tahliye hakkı sebep bildirmeksizin on yıllık uzama yılının bitiminden en az üç ay önce bildirimde bulunmak koşuluyla kira sözleşmesini sona erdireceğinden, kira süresinin sona ermesinin kiraya verene direkt tahliye davası açma hakkı vermediği hususu dikkate alındığında, davacı tarafın kira süresinin bitimine dayalı tahliye talebinin reddine karar verilmiş olması isabetli olup, davacı vekilinin aksi yöndeki istinafının yerinde olmadığı görülmüştür....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosyanın incelenmesinde; dava dilekçesi ve gerekçeli kararın davalı ... Kasabası Camileri ve Kuran Kurslarını Yaptırma Yaşatma ve Onarma Derneği adına başkanı ve yönetim kurulu üyelerine tebliğinin yapılmadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira süresinin ve bedelinin tespiti-Tenkis Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira süresinin ve bedelinin tespiti ve tenkis davasına dair karar Dairemizin 13/04/2016 gün ve 2015/7029-2016/3029 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkemenin kararında ve Yargıtay ilamında yazılı sebeplere göre 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 440.maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE ve aynı yasanın 442.maddesi gereğince takdiren 261.-TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınmasına, karar düzeltme harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 21/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı dava dilekçesinde; davalıların tapuda adına kayıtlı yerdeki iki katlı evin üst katında altı yıldır kira vermeden oturduklarını belirterek taşınmazdan tahliyelerine ve altı yıllık kira bedellerinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalılar cevaplarında taşınmazı evi Mehmet Uzun'dan kiraladıklarını ve kira bedelini de Mehmet Uzun'a ödediklerini belirterek davanın reddini talep etmişler, davacı 31/01/2018 tarihli celsedeki beyanında davalılar ile aralarında kira sözleşmesi olmadığını, davalıların malik oldukları eve yerleştiklerini belirtmiştir. Hakim tarafların kendisine bildirdikleri vakıalara göre dava konusu olayı tespit eder ve ona gerekli hukuk kuralını uygular. Somut olayda dava kira sözleşmesinin bulunmaması nedeniyle mülkiyet hakkına dayalı olarak açılan elatmanın önlenmesi, tahliye ve ecrimisil istemine ilişkindir. Davacı, davalıların dayandığı sözlü kira sözleşmesinde taraf olarak yer almamıştır....
Hâl böyle olunca, davacıların mirasbırakanı ile davalı arasında geçerli bir kira ilişkisi kurulup kurulmadığının açıklığa kavuşturulması hukuken geçerli bir kira ilişkisinin varlığının saptanması halinde haksız kullanımdan bahsedilemeyeceğinden davanın reddedilmesi, aksi halde davalının kullanımının geçerli bir nedene dayanmadığı gözetilerek mülkiyet hakkına değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir...”(Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E. 2015/6072 K. 2018/441 T. 18.01.2018) “...Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, kira ilişkisinden söz edilmek ve davanın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilmek suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Medeni Kanun'da sayılan irtifak haklarından olan üst hakkına dair sözleşme ile taşınmazın mülkiyetinin devredilmediği, lehine üst hakkı tesis edilen gerçek veya tüzel kişiye taşınmazı yalnızca zilyetliğinde bulundurma, taşınmazın altında veya üstünde yapı yapma, taşınmazı yönetme, kullanma ve taşınmazdan yararlanma yetkilerinin devredildiği hususunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Benzer olarak kira akdinde de ödenen bir bedel karşılığında sözleşme konusunun kullanılmasının belirli bir süre ile kiracıya bırakılması söz konusudur. Buna göre, üst hakkı sözleşmesinin kiralama işleminin unsurlarını taşıyor olması nedeniyle kiralama mahiyetinde kabul edilmesi gerekmekte olup üst hakkı tesisi işleminin ve karşılığında tahsil edilen üst hakkı bedelinin vergileme açısından da kiralama hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir....