Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın seçildiğini, 06.10.2020 tarihli genel kurul kararı ile tasfiye işlemlerinin tamamlanması nedeni ile unvan ve işletme kaydının Ticaret Sicil Memurluğunca silinmesine karar verildiğini ve 16.10.2020 tarihinde şirketin kapanışının sicile tescili yapılarak unvan ve işletme kaydının sicilden silindiğini, şirketin tasfiyesinin kanuna uygun olarak gerçekleştirilmesi ve sona erdirilmesinden tasfiye memurunun sorumlu olduğunu, müvekkilinin yasadan kaynaklı olarak zorunlu hasım gösterilmesi sebebiyle aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini istemiştir. Birleşen davalı ..., davaya cevap vermemiştir. İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ihyasını istediği Vale Özel Güvenlik Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi'nin 6102 sayılı TTK 547. maddesi kapsamında yapılan tasfiye sonucunda Ticaret Sicil Müdürlüğü'nce sicil kaydının 16.10.2020 tarihinde terkin edildiği, İzmir 2....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Sarıkamış Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 11.02.2011 gün ve 429/31 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sonucunda 109 ada 77 parsel sayısı ile Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazın, babasından kendisine intikal ettiğini, eklemeli zilyetliğinin 70 yılı aştığını bildirerek Hazine üzerinde olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine vekili, dava konusu taşınmazın Hazinenin özel mülkiyetinde olup zilyetlikle edinilemeyecek yerlerden olduğunu açıklayarak davanın reddini savunmuştur....

      (E.M.Y. 934 - İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'nın 1023....

        Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu parselin ... bilirkişi krokisinde gösterilen 1549 m2 bölümünün tapu kaydının iptaline, 2/B niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekiline 07.11.2008 tarihinde tebliğ edilerek, taraflarca temyiz edilmemesi üzerine 15.11.2008 tarihinde kesinleştirilmiştir. Dava, 2/B sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir....

          Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

            Hazine'nin de tarafı olduğu bir ilam ile taşınmazın özel mülkiyete konu teşkil ettiği benimsenerek bir tescil hükmü kurulur ve taşınmaz hakkında bir sicil kaydı tesis edilirse, artık bu kararın Hazine'yi bağlamayacağından söz edilemez. Dava konusu 216 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde, taşınmazın davalıların murisleri olan ... ve ... adına ½ paylı olarak 15.11.2002 tarihinde hükmen tescil edildiği, tescile dayanak ilamda Hazine'nin taraf olduğu, yapılan yargılama sırasında Mahkemece taşınmazın denizden kazanılma bir yer olup olmadığına dair araştırma ve inceleme yapılmakla taşınmazın kıyı kenar çizgisi dışında olduğunun tespit edildiği ve kararın 15.11.2002 tarihinde kesinleştiği anlaşmaktadır....

              -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının yerinde bulunmayan diğer temyiz itirazlarının reddine, Öte yandan, TMK'nın 999. maddesinin, özel mülkiyete tabi olmayan ve kamunun yararlanmasına ayrılan taşınmazların kütüğe kaydolunamayacağı ve tapuya kayıtlı bir taşınmaz kayda tabi olmayan bir taşınmaza dönüşmüşse tapu sicilinden çıkarılacağı yönündeki hükmü ile tapu sicilinin tutulmasının, kamu düzenine ilişkin olması ve hâkimin doğru sicil tutma yükümlülüğü bulunması ilkeleri gözetildiğinde, yol niteliğine dönüşen taşınmaza ait tapu kaydının iptali ile terkinine karar verilmesi gerekirken Hazine adına tescile karar verilmesi doğru değildir....

                Köyü, 1258 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir....

                  maddelerine müsteniden bunlar Devlet namına tahdit olunur” hükmü gereğince dava konusu taşınmaz ve etrafının orman sınırı içinde bırakıldığı ve işlemin kesinleşmesi üzerine 1953 yılında Hazine adına orman niteliği ile tapuya tescil edildiği ve 1993 yılında yapılan ve kesinleşen işlemle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartıldığı, 1948 yılında kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kalıp Şubat 1953 tarih 77 numarada Hazine adına tapuya orman niteliği ile tescil edilen taşınmaz hakkında daha sonra 1981 yılında yapılan arazi kadastrosunun 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddesi gereğince ikinci kadastro olması nedeniyle hükümsüz sayılacağı, aslı orman olan ve özel mülkiyete konu olmayacak taşınmaz hakkında sonradan oluşturulan tapu kaydının taşınmazın niteliğini değiştirmeyeceğinden malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı (H.G.K.30.05.2001 gün 2001/1-464-470 ve 19.02.2003 gün 2003/20-102-90 ve 1....

                    (E.M.Y. 934 - İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalılara hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'nın 1023....

                      UYAP Entegrasyonu