Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Önalım hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan haklardan olup bu sebeple yasa koyucu temliki tasarruflardan sadece gerçek anlamdaki satışlar için kabul etmiştir. Bu nedenle gerek öğretide gereksede Yargıtay İçtihatlarında hibe, trampa, sermaye vaz'ı gibi tasarruflarda önalım hakkının cereyan etmeyeceği kabul edilmiştir. Somut olaya gelince; Trampa işlemine karşı önalım hakkı ileri sürülemez, dosyadaki bilgi ve belgelere göre trampa ile yapılan temlik işleminin davacıların önalım hakkını engellemek amacıyla yapıldığı ve gerçekte satış işlemi olduğu kanıtlanamamıştır. Bu sebeple, davanın reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru değildir. O halde, hükmen 2 ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Önalım Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalı vekili Av. ... geldi. Davacı taraftan gelen olmadı. Hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, önalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacı adına tesciline ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile 357.080 TL önalım bedeli üzerinden önalım hakkının tanınmasına karar verilmesi üzerine, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü şahsa satılması halinde,diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisini veren bir haktır....

      Davacının, dava konusu edilen taşınmazda önceden beri paydaş olup, davanın açıldığı tarihte de paydaşlığı devam ettiğinden önalım hakkını kullanmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Ancak, davacı, 533 ada 183 parsel sayılı taşınmazdaki pay satışları nedeni ile 13.06.2011 tarihinde önalım davası açarak, davada pay sahibi olmayan davalı ...'da dahil olmak üzere ... ve ... aleyhine önalım hakkını kullandığını belirtmiş ise de hangi tarihli ve hangi pay satışına ilişkin önalım hakkını kullandığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece, davacıya hangi tarihli ve hangi pay satışına ilişkin önalım hakkını kullandığı açıklattırılmak suretiyle işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

        Önalım hakkının kullanılması ile bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Olayımıza gelince; önalım hakkına konu edilen ... parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 pay taşınmazın paydaşlarından Mustafa Dumanlı tarafından 21.04.2009 tarihinde 40.000,00TL bedelle davalıya satılmıştır. Önalım davalarında dava sonunda verilecek karar mülkiyetin aktarılmasına ilişkin bir karar olduğundan 21.5.1958 gün ve 7 / 3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda da belirtildiği üzere davanın sonunda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Önalım Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, önalım hakkı nedeniyle önalıma konu payın tapu kaydının iptali ve tescile ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Önalım hakkı tapuda paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda paydaşlardan birinin payını bir üçüncü kişiye satması halinde o pay alıcıya neye mal olmuş ise o bedelle belli bir sürede satın alma yetkisi veren bir haktır. Önalım hakkının kullanılabilmesi için dava açıldığı tarihte davacı ile davalının taşınmazda paydaş olmaları şart olup, bu halin dava sırasında da devam etmesi gerekir. Başka bir anlatımla önalım hakkına vücut veren paydaşlık durumunun dava açıldıktan sonrada mevcudiyeti şarttır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Önalım Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, önalım hakkına konu edilen payın iptali ve davacı adına tesciline ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin de paydaşı olduğu ......

              Müşterek mülkiyet nedeniyle doğan kanuni önalım hakkı müessesinin mahiyeti icabı ancak müşterek mülkiyet münasebeti devam ettiği sürece mevcuttur. Davacı sonradan paydaşlık sıfatını yitirdiğine göre önalım hakkını kullanmaya devam edemez. Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 15.12.2009 tarihli ve 2009/6555 Esas, 2009/11117 Karar sayılı bozma ilamında davalının sair temyiz itirazlarının reddine, sadece önalım bedeli yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de dava konusu taşınmazda önalım hakkını kullanan davacıların dava sonuna kadar paydaşlıklarını devam ettirmeleri gerekir. Önalım hakkını kullanmak için dava açan paydaşın yargılama sırasında taşınmazdaki payını temlik etmesi halinde önalım hakkı sona erer. Bu nedenle bozma ilamı davacılar yönünden usûli kazanılmış hak oluşturmaz....

                KARŞI OY Davada, davacının paydaş bulunduğu taşınmazda 7 pay sahibinin payını davalıya satması nedeniyle 6 pay için önalım hakkı kullanılmış, Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir. Kararın temyizi üzerine yüksek Dairemiz çoğunluğunca, dava konusu taşınmazda 7 pay satışı yapıldığı davacının bir pay satışını dışarda tutarak 6 pay yönünden önalım hakkını kullanamayacağı gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. TMK'nın yasal önalım hakkını düzenleyen 732 maddesine göre; paylı mülkiyette bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payının tamamını veya bir kısmını üçüncü şahsa satması halinde, diğer paydaşlar önalım hakkını kullanabilirler. Esasen önalım hakkının kullanılmasında bir zorunluluk yoktur. Paydaşların tamamı, biri ya da birkaçı bu hakkı kullanabileceği gibi kullanmayabilir ya da kısmen kullanabilir. Önalım hakkı kullanılmazsa satın alan 3. şahıs doğal olarak paydaş konumunda kalır....

                  Önalım hakkının ancak gerçek satışlarda kullanılması mümkündür. 27/03/1957 tarih 12/2 Sayılı içtihadı birleştirmek kararına göre akrabalar arasında yapılan satışın gerçek bir satış olmayıp miras hakkına bağlı veya hibe gibi bir maksata yönelik işlem olduğu, iddia ve ispat edilir ise önalım hakkının ileri sürülemeyeceği kabul edilmiş ise de; davalı ile pay satan kişinin kardeş olması tek başına önalım hakkını ortadan kaldırmaz....

                  hükmü getirilmiştir. 04/11/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 7255 sayılı kanunun 20. maddesi ile, sınırdaş arazi malikine önalım hakkı tanıyan 5403 Sayılı Kanunun 8/i-2 maddesinin yürürlükten kaldırıldığı ancak gerek önalım hakkının doğduğu satış tarihi gerekse bu hakkın kullanıldığı dava tarihi itibarıyla sınırdaş arazi malikine önalım hakkı tanıyan 5403 Sayılı Kanunun 8/i-2 maddesi yürürlükte olduğu, nitekim Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 25.11.2020 tarih ve 2020/1387 Esas, 2020/7766 Karar sayılı ilamında da önalım hakkı dava açılarak kullanıldıktan sonra, 5403 sayılı Kanununun 8/İ maddesinin ikinci fıkrasının ve bu hükümle komşu tarımsal arazi malikine tanınan önalım hakkının kaldırılmasının geçmişe etkili olamayacağı belirtilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu