Noterliğinin 22.02.2016 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesi uyarınca, maliki olduğu dava konusu 6204 ada 9 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 no’lu bağımsız bölümün çıplak mülkiyetini bakım borçlusu olan davalı adına tescil ettirdiğini, ancak davalının bakım görevini yerine getirmeyip, ortak konutu 03.01.2017 tarihinde terk ettiğini, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin devamının imkansız hale geldiğini, davalıya karşı boşanma davası da açtığını ileri sürerek sözleşmenin feshi ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaliyle adına tescilini istemiştir. Davalı, dava konusu taşınmazın evlenmesi için vaat edilen ve verilen bir taşınmaz olduğunu, davacıyla aralarında hiçbir sorun olmayıp, davacının çocuklarının sorun çıkardıklarını, bakım görevini yerine getirdiğini, evi terk etmediğini, bilakis evden atıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı oğluna ölünceye kadar bakıp gözetmek şartı ile Silifke İlçesi İmamuşağı Mahallesi 2015 parsel ve Çamlıca Mahallesi 5187 parsel sayılı taşınmazları tapuda ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile devir ve temlik ettiğini, davalının tapuda yapılmış olan bu işlemden sonra davacıya hiç bir şekilde bakmadığını ve bakım sorumluluğunu hiç yerine getirmediği gibi bakım sözleşmesindeki şerhi kaldırması için de babası ile kavga ettiğini ve üzerine düşen bakım görevini de bugüne kadar yerine getirmediğini, yapılan sözleşmenin her iki tarafa da sorumluluk yükleyen bir akit olup davacının edimini yerine getirdiğini, ancak davalının bakım yükümlülüğünü hiçbir şekilde yapmadığı gibi halen de yapmadığını, bu nedenlerle Silifke İlçesi İmamuşağı Mahallesi 2015 parsel ve Çamlıca Mahallesi 5187 parsel sayılı taşınmazların ölünceye kadar bakım sözleşmesinin...
Türk Borçlar Kanunu’nun 611. maddesinde ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşme şeklinde tanımlanmıştır. 15. Bu tanımdan anlaşılacağı üzere ölünceye kadar bakma sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir sözleşmedir. Taraflardan her birinin üstlendiği edim, diğer tarafın üstlendiği edimin sebep ve karşılığını oluşturduğundan bu sözleşmeler tam iki tarafa borç yükleyen ivazlı sözleşme türlerindendir. Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlusu da almış olduğu malın değerine ve bakım alacaklısının daha önce sahip olduğu sosyal durumuna göre hakkaniyetin gerektirdiği edimleri, bakım alacaklısına ifa etme yükümlülüğünü üstlenmektedir....
Türk Borçlar Kanunu’nun 611. maddesinde ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşme şeklinde tanımlanmıştır. 15. Bu tanımdan anlaşılacağı üzere ölünceye kadar bakma sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir sözleşmedir. Taraflardan her birinin üstlendiği edim, diğer tarafın üstlendiği edimin sebep ve karşılığını oluşturduğundan bu sözleşmeler tam iki tarafa borç yükleyen ivazlı sözleşme türlerindendir. Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlusu da almış olduğu malın değerine ve bakım alacaklısının daha önce sahip olduğu sosyal durumuna göre hakkaniyetin gerektirdiği edimleri, bakım alacaklısına ifa etme yükümlülüğünü üstlenmektedir....
Bilindiği gibi, ölünceye kadar bakıp gözetmek sözleşmesi, taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükleyen, bazı yönleri itibarıyla talih ve tesadüfe, ayrıca şekle bağlı bir sözleşme şeklinde tanımlanabilir. Nitekim, söz konusu sözleşme 6098 s. Türk Borçlar Kanununun (TBK) 611. 818 s. Borçlar Kanununun (BK) 511. maddesinde, “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir” olarak tarif edilmiştir. Anılan yasanın bu ve devamı maddelerinin açık hükümlerin de belirtildiği gibi ölünceye kadar bakım sözleşmesi ile, bakım alacaklısı sözleşmeye konu olan mamelek veya bazı mallarının mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme, bakım borçlusu da kural olarak bakım alacaklısını kendi ailesi içerisine alıp, ona özenle ölünceye kadar bakıp gözetmek yükümlülüğü altına girer....
nın çok yaşlı olduğu ve hiçbir irade yetisi bulunmadığı halde davalıların baskısı ile 49 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlarını ölünceye kadar bakma akti ile davalı yeğenlerine devrettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve tescile mümkün olmaz ise tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, temliklerin bakım karşılığı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, miras bırakanın asıl amacının bakım sözleşmesinin gereğini yerine getirmek olduğu, öte yandan ölünceye kadar bakım aktinin ivazlı akitlerden olması nedeniyle tenkisinin de sözkonusu olamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Süresi içinde davalılar (birleşen dosyanın davacıları) tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil, birleşen dava ise, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin danışıklı düzenlendiği iddiasına dayalı sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece ölünceye kadar bakma akdine dayalı olarak açılan davanın kabulüne birleşen davanın ise reddine dair verilen, karar davalılar (davacılar) tarafından temyizi üzerine Dairemizce onanmış bu kez davalılar (davacılar) karar düzeltme isteminde bulunmuşlardır. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptaline ilişkin davanın reddine karar verilmesinde yasaya aykırılık yoktur....
Noterliği tarafından düzenlenen 02.10.2017 tarih ve 27233 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenlenmiş olup söz konusu sözleşmenin gereklilikleri davacılarca yerine getirilmediğinden Türk Borçlar Kanunu'nun hükümlerine göre düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesinin davalı (vasi) tarafından feshedildiğini, davacıların haksız ve kötüniyetli olarak açmış oldukları davanın reddini savunmuştur. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta ölünceye kadar bakma sözleşmesi kapsamında tapu devri gerektirir mahiyette bir bakımın ispat edilemediğinin kabulü ile, hem tapu iptali ve tescil talebinin hem de terdiden bakım alacağı ücret talebinin reddine, davalı ... yönüyle değerlendirme; muris ...'ın ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen veraset ilamına istinaden tek mirasçısının davalı ... olduğu, davalı ...'...
Davalı, mirasbırakan babası ile ölünceye kadar bakım akdi yaptıklarını, bakım borcunu yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğu, mirasbırakana davalı tarafından bakıldığı, ancak mirasbırakanın 1/2 pay karşılığı davalı ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenlediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Öte yandan, Türk Borçlar Kanunu’nun 618. maddesinde öngörülen fesih beyanının kullanılması ile sözleşmenin ortadan kalkacağı; feshin hükümlerinin önceye etkili olamayacağı; bu nedenle ölünceye kadar bakma sözleşmesinin o zamana kadar meydana getirdiği hükümleri muhafaza edeceği kuralıda yerleşmiş Yargıtay İçtihatları ve bilimsel görüşlerde ortaklaşa kabul edilmiştir. Somut olaya gelince, davacının çekişme konusu taşınmazlardaki 1/3 payını 11.08.2000 tarihli ölünceye kadar bakım akdi ile oğlu ... devrettiği, bakım borçlusu ... 25.04.2007 tarihinde öldüğü, davacının ölüm tarihinden itibaren 1 yıl içinde Türk Borçlar Kanunu'nun 618. maddesi uyarınca sözleşmeyi feshetmeyerek, sözleşmeyi mirasçılarla sürdürme iradesini göstermiştir....