Somut olayda, davacının murisi sigortalı 'in vefatının meslek hastalığından olup olmadığı konusunda yapılan araştırmada Kurumca verilen 07.03.2013 tarihli raporda, sigortalının vefatının tutulduğu meslek hastalığı ve buna bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu olmasının kuvvetle muhtemel olduğuna karar verildiği, Yüksek Sağlık Kurulu'nun 12.03.2014 tarihli raporunda sigortalının vefatının tutulduğu meslek hastalığı sonucu olmadığına karar verildiği, Yüksek Sağlık Kurulunun 17.12.2014 tarihli raporunda ise sigortalının vefatının meslek hastalığına bağlı olduğuna karar verildiği, iş bu karara davalı vekilince itirazda bulunulmasına karşın çelişkili Yüksek Sağlık Kurulu raporuna itibar edilerek mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır....
CEVAP Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; işveren tarafından sigortalıya ait meslek hastalığı bildirimi Kuruma 01.06.2015 tarihinde yapılmış olduğunu, Kurumun 22.03.2016 tarih ve 16868897 sayılı inceleme raporunda dava konusu olayın 5510 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesine göre meslek hastalığı olduğunun kabul edildiğini, davacının ... Meslek Hastalıkları Hastanesine başvurması neticesinde sürekli iş göremezlik oranına ilişkin değerlendirme yapılırken "düzeltme kaydıyla" denilerek bu duruma şerh düşülmüş olduğunu, dava dilekçesinde kontrol gerekmediği halde yeni bir rapor ile maluliyetin %0 olarak tespit edildiğine ilişkin itirazlar bu yönüyle yerinde olmadığını, davacının sürekli iş göremezlik durumuna ilişkin Kurum Sağlık Kurullarınca yapılan değerlendirmeler sonucu tespit edilen %0(sıfır) ranının kabul edilmesi gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir. Davalı .... ve Döküm San....
Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşleri Yönetmeliğinin Geçici 1. maddesinde; bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışma gücü kaybı, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malullüğü, harp malullüğü sonucu meslekte kazanma gücü kaybı ile erken yaşlanma durumlarının tespiti talebinde bulunan sigortalılar ve hak sahipleri için, yürürlükten kaldırılan ilgili sosyal güvenlik mevzuatının 5510 sayılı Yasaya aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı, 5. maddesinde sigortalı ve hak sahiplerinin çalışma gücü oranlarının a)... eğitim ve araştırma hastaneleri, b).. Üniversitesi, c).....
Anılan maddeye göre, "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usul ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2021 NUMARASI : 2020/174 Esas - 2021/9 Karar DAVA KONUSU : Rücuen Tazminat KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sigortalı Hüseyin Dursun'un davalıya ait iş yerlerinde çalışmaları nedeni ile yakalandığı meslek hastalığı sonucu %20,00 oranında malul kaldığını, sigortalının meslek hastalığına yakalanmasında davalı işverenin kusurlu olduğunun SGK Tahkikat raporu ile belirlendiğini ve sigortalının meslek hastalığına yakalanması nedeni ile davacı kurumca sigortalıya ilk peşin sermaye değeri 23.854,44 TL olan sürekli iş göremezlik geliri bağlandığını ve 312,83 TL tedavi masrafı yapıldığını belirterek kusur ve miktar yönünden fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile kurum zararının tespiti ve kurum zararlarından şimdilik 1,00 TL ilk peşin sermaye değerli gelirden kaynaklı alacağın gelirin onay tarihinden itibaren, 1,00 TL tedavi masrafının sarf tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte...
Dolayısıyla, maddede tarifini bulan meslek hastalığı kavramı ile iş kazası kavramı birbirinden farklılık arzeder. Meslek hastalığı, farklı olarak bütünüyle mesleksel niteliklidir ve belirgin olarak bir meslek mensubu olmanın sonucudur. İşveren ve üçüncü kişilerin, meydana gelen iş kazası meslek hastalığı nedeniyle sigortalı ya da hak sahiplerine sosyal sigorta yardımları yapmakla görevli olan Kuruma karşı 5510 sayılı Kanun’un 21. maddesi uyarınca sorumluluğu, kusur sorumluluğu ile sınırlı bulunmaktadır. Anılan kusur sorumluluğu; ancak işverenin kastı, suç sayılır eylemi, işçilerin sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına aykırı eyleminin, üçüncü kişilerin kasıt ve kusuru ve bunlarla meydana gelen iş kazası arasında illiyet bağının bulunması halinde oluşmaktadır....
Öte yandan, istinaf dilekçesinde de davacıdaki rahatsızlığın meslek hastalığı olmadığını, davacının çalışma alanının genel temizlik işleri olduğunu, meslek hastalığı yönünden başvurunun hukuki bir sonuç vermeyeceğini, davacının temizlik işi yaptığı sırada yoğun kimyasallara maruz kaldığını, işyerinde korunma amaçlı araçların verilmediğini, davacının iş sağlığı ve güvenliğinin ihlal edildiğini ve uyuşmazlığın iş kazası olduğunu talep etmiştir. Tüm bu açıklamalar ışığında, bir sigortalının maruz kaldığı kimyasallar sonucu solunum yolu hastalığına yakalanması bütünüyle mesleki ve tekrarlanan bir nedene bağlı olarak gerçekleşebilecek nitelikte olup, maruz kalınan kimyasal maddeler nedeniyle solunum sıkıntısı yaşanması ve dolayısıyla bu rahatsızlığın meslek hastalığı kapsamında tartışılabileceği ortadadır. Dolayısıyla mesleki ve tekrarlanan bir sebebe bağlı olarak gerçekleşebilecek bu rahatsızlığın iş kazası olarak değerlendirilmesi mümkün değildir....
Kurumunca iş kazası olduğu yönünde bir tespit yapılamadığı ve davacıda oluşan sürekli iş göremezlik derecesinin belirlenmesinde yukarıdaki prosedürün uygulanmadığı anlaşıldığından Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti; iş kazası niteliğinde olduğunun tespiti halinde sürekli iş göremezlik derecesinin kesin olarak tespiti ön sorundur....
İhtisas kurulundan aldırılan 12/11/2018 tarih ve 20731 karar sayılı kararı ile, sigortalı T7 mevcut rahatsızlığının mesleki olup olmadığının, meslek hastalığı ise maluliyet oranının sorulduğu, T7 sol lateral epikondilit meslek hastalığı nedeniyle %14,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, meslek hastalığının başlangıç tarihinin İstanbul Meslek Hastalıkları hastanesinin raporuna istinaden 15/07/2014 olduğu, Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulunun 13/02/2019 tarih 368 sayılı kararında, T9 ile adli tıp kurumu 3. Adli Tıp ihtisas kurulu mütalaasının aynı yönde olduğu, aralarında çelişki olmadığı, 2....
ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını yitirdiği, Kurumca tespit edilen sigortalının malullük sigortası bakımından malul sayılacağı, 5510 sayılı Yasanın 25. maddesinde; Sigortalının veya işverenin talebi üzerine Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbî belgelerin incelenmesi sonucu, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını, (c) bendi kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün en az % 60'ını veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalının, malûl sayılacağı bildirilmiştir....