E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin iptali, aksi halde tenkis istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince vasiyetnamenin iptali davasının kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Türk Medeni Kanunun 557. maddesine göre " Aşağıdaki sebeplerle ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilir: 1. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, 2. Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, 3. Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlaka aykırı ise, 4. Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa." Vasiyetnamede, murisin "şahsi mezarımın yaptırılması koşulu ile" tüm mal varlığımı Türkiye Yardım Sevenler Derneği İzmir Merkezi Dr....
nun “miras” başlıklı 20. maddesinin 4. bendi “ölüme bağlı tasarrufun şekline 7. madde hükmü uygulanır. Ölenin milli hukukuna uygun şekilde yapılan ölüme bağlı tasarruflar da geçerlidir” şeklindedir. 5718 sayılı ...'un 20/4 maddesi ve 7. maddesi düzenlemeleri karşısında, bir ölüme bağlı tasarruf şekli olan “vasiyetnamenin” yapıldığı ülke hukukunun öngördüğü şekle uygun olarak yapılmasının mümkün olup, ölenin milli hukuku, vasiyetnamenin yapıldığı yer hukukunun bir alternatifi olarak düzenlenmiştir. Hal böyle olunca mahkeme kararının açaklanan gerekçeler nedeniyle onanması gerekirken zuhulen bozulduğu anlaşılmakla, davalıların karar düzeltme taleplerinin kabülü ile Dairemizin 17.12.2012gün ve 2012/15904 E- 25905 K. sayılı bozma kararının kaldırılarak mahkeme kararının ONANMASINA, 13.06.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasçılıktan çıkarmanın iptali K A R A R Davacılar vekili, davanın kısmen kabulüne ilişkin hükme karşı temyiz isteğinde bulunmuştur. 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 434/2. maddesine göre, temyiz isteği harca tabi ise harcın yatırıldığı tarihte hükmün temyiz edildiği kabul edilir. "Temyiz başvuru harcının" dayanağı 5766 sayılı Kanunun 11. maddesi hükmü gereği 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun (1) sayılı Tarifesinin (A) Mahkeme Harçları bölümünün sonuna (IV) nolu bölüm halinde eklenen "temyiz başvuru harcı" düzenlemesidir. "Temyiz karar harcının" dayanağı ise HMK'nun 344 (HUMK'nun 434/2.) maddesi ve 10.05.1965 tarih 1965/1 Esas, 1965/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararıdır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/763 KARAR NO : 2022/1762 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2016/160 ESAS, 2021/527 KARAR DAVA KONUSU : Ölüme Bağlı Tasarruf (Vasiyetnamenin İptali)|Ölüme Bağlı Tasarruf (Tenkis) KARAR : Bartın 2....
Noterliği'nin 02.11.2011 tarihli düzenleme şeklindeki vasiyetnamesiyle bütün mirasını davalıya bıraktığını, mirasçılıktan çıkarma niteliğindeki vasiyetnamede çıkarmaya ilişkin hiç bir sebep gösterilmediğini, mirasçılıktan çıkarmanın yasal koşullarının oluşmadığını, ekli doktor raporunun heyet raporu olmaması nedeniyle vasiyetnamenin usule aykırı olduğunu ve saklı payların ihlal edildiğini ileri sürerek hukuka aykırı vasiyetnamenin iptalini istemiştir II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; saklı payın aşılmadığını ve vasiyetnamenin geçerli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI 1. İlk Derece Mahkemesinin 31/10/2019 tarihli ve 2019/7 Esas, 2019/444 Karar sayılı kararıyla, vasiyetnamenin iptali olarak nitelendirilen davanın reddine karar verilmiştir. 2. Davacılar vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4....
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve subjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya Medeni Kanunun 565. maddesinin 1,2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken Medeni Kanunun 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
(TMK.md.510/2) Mirasçılıktan çıkarılan kemsenin itiraz etmesi halinde bu sebeplerin varlığının ispatı çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer.(TMK.md. 512/2) Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir. (TMK. md. 512/3). Mirasbırakan vasiyetnamesinde mirasçılıktan çıkarma sebeplerini göstermiştir. Davalılar gösterilen sebebin doğruluğunu kanıtlayamamışlardır. Bu durumda, Türk Medeni Kanununun 512/3.maddesi uyarınca mirastan ıskatın mirasbırakanın tasarruf nisabı oranında geçerli olacağı, başka bir ifade ile davacının saklı payını isteyebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmeden; yanılgılı değerlendirme ile (tenkis isteminin bulunmadığından bahisle) yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Bilindiği üzere ölüme bağlı tasarrufla; a- Mirasçılardan biri veya bir kaçı mirasçılıktan çıkarılabilir. ( TMK. m.510 ), b- Koşullar ve yüklemeler ( mükellefiyetler) konulabilir ( TMK. m.515, yedek mirasçı atama TMK. m.520 art mirasçı atama TMK. m.521), c- Mirasçı atanabilir ( TMK.m.516 ), d-Mirasçılardan birine veya üçüncü bir kişiye belirli mal vasiyeti yapılabilir (TMK.m.517 ), e- Vakıf kurulması öngörülebilir (...Belirtilen tasarrufların ne şekilde yerine getirileceği yine Medeni Kanunda ayrı ayrı gösterilmiştir. Mahrumiyet ve iskat (yoksunluk ve mirasçılıktan çıkarma) halinin aksi kanıtlanmadıkça, mirasçı seçilen kişi, mirasçılık belgesi almadıkça ( MK. m.598 ) kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimse, bu malı ilgilisinden istemedikçe "yasal mirasçı veya varsa tenfiz memurundan" ve karşı çıkılması halinde onlar aleyhine istihkak davası açıp dava ile haklılığını kanıtlamadıkça, vasiyetname ile yapılan tasarrufun sahibi olamaz...)...
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve subjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya Medeni Kanunun 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken Medeni Kanunun 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
Somut olayda; saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar, miras bırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini dava edebilirler. (TMK.m. 560/1) Tasarruflar, tasarruf edilebilir kısım (tasarruf nisabı) dahilinde kalıyorsa, bu halde saklı payın zedelendiğinden söz edilemeyecektir. Miras bırakan tarafından sağlararası veya ölüme bağlı tasarruflarla yapılan temliklerin "tasarruf edilebilir kısım" dahilinde kalıp kalmadığının tespiti, diğer bir ifade ile "tasarruf edilebilir kısım" mirasın açıldığı andaki değerinin bilinmesiyle anlaşılabilir.(TMK.M.507/1) Miras, miras bırakanın ölümüyle açılır. Miras bırakanın sağlığında yapmış olduğu kazandırmalar terekenin ölüm anındaki durumuna göre değerlendirilir. (TMK. M. 575) Şu halde, anılan yasal düzenlemeler gereğince, tasarruf edilebilir kısım saklı paya el atma olup olmadığı, terekenin bütün olarak ölüm tarihine göre tespit edilmesiyle mümkün olabilir....