"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR :1-... 2-... ve Ark. 3-...DAVA TÜRÜ :Nüfus (Ölüm Tespiti) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm kişinin ölü olduğunun ve ölüm tarihinin tespiti istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 tarihli 2012/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.06.05.2013(Pzt.)...
Eldeki dosyada,18.04.1994 tarihli talebine istinaden, 01.05.1994 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olan ve 14.03.1975 tarihinde vefat etmiş babası üzerinden ölüm aylığı bağlandığı anlaşılan davacıya, 07.12.1993 tarihinde vefat eden ve aynı şekilde 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olan eşi üzerinden de 18.05.2012 tarihli talebine istinaden 506 sayılı Yasanın geçici 93'üncü maddesi kapsamında 01.12.2012 tarihinden ölüm aylığı bağlandığı, ardından babasından bağlanan aylığının 23.12.2012 tarihinde Kurum işlemi ile kesildiği, davacının Kurumdan 13.05.2013 tarihli talebi ile eşinden ve babasından ölüm aylıklarına hak kazandığının tespiti ile kesilen ölüm aylığının yeniden bağlanmasını istediği, kurumca bu talebin reddolması üzerine murisi eşi ve babası üzerinden her iki dosyadan da ölüm aylığına hakkı olduğunun tespiti amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
S O N U Ç: Hüküm fıkrasının sigortalılık süresine ilişkin birinci bendinin 2. paragrafındaki ‘Davacının ilk işe giriş tarihinin 12.09.1987 olduğunun tespitine’ sözcüklerinin ve rakamlarının silinerek yerine ‘Davacının 12.09.1987 tarihinde 1 gün çalıştığının tespitine ve 506 sayılı Yasanın 60/G maddesi gereğince, malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına esas olmak üzere sigortalılık başlangıcı olarak 18 yaşını ikmal ettiği 10.06.1989 tarihinin esas alınması ve tespitine karar verilen 1 günlük sürenin prim ödeme gün sayısına dâhil edilmesine’ rakamlarının ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 506 Sayılı Kanunun 60/G maddesi; malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları uygulanmasında ... yaşından önce malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık sürelerinin ... yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edileceği ancak bu tarihten önceki sürelerin prim ödeme gün sayısına dahil edileceği hükmünü içermekte olup, aynı Kanunun Geçici 54.maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük,yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmayan ve ....03.1970 doğumlu olan davacı sigortalının; sigortalılık başlangıcı olarak ... yaşını ikmal ettiği ....03.1988 tarihinin esas alınması gerektiğinin karar yerinde gösterilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Davacılar,...parsel paydaşı olan Sergüze'nin mirasbırakanları olduğunun ve diğer kardeşleri olan ...) ve...'den önce 01.07.1955 tarihinde dul ve çocuksuz olarak öldüğünün tespitine, verasetin sübutuna ve ölüm tarihinin tapu kaydına işlenerek verasetin infazına karar verilmesini istemişler, davacı vekili 23.12.2015 tarihli oturumda istemlerinin taşınmazın paydaşı...nin ölüm tarihinin ve davacıların mirasbırakanı olduğunun tespitine ilişkin olduğunu açıklamıştır. Davalı idare vekili, davanın doğru açılmadığını belirterek reddini savunmuştur. Mahkemece, istemin kısmen kabulü ile taşınmaz paydaşı ...nin 01.07.1955 tarihinde dul ve çocuksuz olarak öldüğünün ve tapu kayıt malikinin davacıların mirasbırakanı olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Hane:...' deki 10.12.1942 olarak yazılı ölüm tarihinin gerçeği yansıtmadığı ileri sürülerek ölüm tarihinin 11.12.1988 olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, davacının annesi ... 'ın, ... İli Düziçi İlçesi ... Beldesi Karacaören Mahallesi Cilt ... Hane ...'deki nüfus kaydında ölüm tarihinin 11.12.1988 olmasına karşın, annesinin bu kaydının geldisi olan birinci evliliğine ait Osmaniye İli Merkez İlçesi Kırıklı Köyü Cilt:50 Hane:12'deki nüfus kaydında ise ölüm tarihinin 10.12.1942 olarak yazılı bulunduğu, annesinin gerçek ölüm tarihinin 11.12.1988 olduğu ileri sürülerek 10.12.1942 olan ölüm tarihinin 11.12.1988 olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece davanın istem gibi kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hizmet tespiti iken talebin daraltılmasıyla sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Somut davada, davacı, davalı işyerinde el halıcılığı dokuma işinde çalıştığını ve talebini daraltmak suretiyle 01.12.1981 tarihinin sigortalılık başlangıcı olarak tespitini talep etmiştir. Mahkemece, talep gibi kabul kararı verilmiştir....
ve hak sahibi çocuklarının, mülga 2/6/1949 tarihli ve 5417 sayılı Kanun ve mülga 4/2/1957 tarihli ve 6900 sayılı Kanun ile 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı, 2/9/1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17/10/1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı ve 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı kanunlara, 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesine tâbi sandıklara veya bu Kanuna göre ilk defa malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi olduğu tarihte, nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri, sigortalının bu Kanuna göre ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonra doğan çocuklarının ise nüfus kütüğüne ilk olarak yazılan doğum tarihleri esas alınır."...
ın aynı kişi olduğunun tespiti, ...'ın 01.05.1950 olan ölüm tarihinin 10.07.1953 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece ölüm tarihinin düzeltilmesi isteminin reddine, diğer taleplerin kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi No : 2015/238-2019/42 Dava, sigorta başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma üzerine ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 5510 sayılı Kanun'un Geçici 7. maddesi yollamasıyla uygulanan mülga 506 sayılı Kanun'un 60/G maddesinde "Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir" hükmü öngörülmüştür....