Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zira öncelikle davacının fiili çalışma olgusunun yöntemince ve eksiksiz araştırılması gerekir. Ayrıca başlangıç tespiti yönünden davacının 18 yaşını ikmal ettiği tarihten önce ve sigorta başlangıcını istediği tarihten sonra 1982-1985 yılları arasında bir kısım bildirimleri ve prim ödemesi olduğu nedeniyle hukuki yararı yok ise de, 01.05.1981 tarihindeki 1 günlük çalışmanın prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi yönünde hukuki yararı vardır. Araştırma sonucu çalışmanın mevcudiyetinin tespiti halinde 01.05.1981 tarihindeki çalışma nedeniyle malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları yönünden prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi yönünde karar verilmesi gerekir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

    Maddedeki “malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tâbi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle, 01/01/1971 doğumlu olan davacının murisi yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 01/01/1989 olarak kabulü, bu tarihten önceki hizmet sürelerinin ise yalnızca prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki; bu yanlışlıkların düzeltilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....

      ''...Müzekkere cevabı geldikten sonra davacı murisi Hüsamettin Sarı'nın meslek hastalığından öldüğünün tespiti ve bu nedenle davacıya gelir bağlanması için SGK Zonguldak SGM'ye başvurularının reddi halinde, davacı vekiline,müvekkili murisi Hüsamettin Sarı'nın meslek hastalığından öldüğünün tespiti ve bu nedenle davacıya gelir bağlanması için dava açmak üzere 2 hafta kesin süre verilmesine...,'' şeklinde ara karar kurulduğunu, kesin mehil şartları oluşmadığı gibi kesin sürenin başlangıç tarihi de belirli olmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep etmiştir....

      İşletme Genel Müdürlüğü'' olarak yanlış yazılmış olması, ...-) 506 sayılı Kanunun 60/G maddesinde “Bu maddenin uygulanmasında; ... yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, ... yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir” hükmü öngörülmüştür. Maddedeki “malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir....

        Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir” hükmü öngörülmüştür. Maddedeki “malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle, 30.10.1989 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 30.10.2007 olarak kabulü, bu tarihten önceki hizmet sürelerinin ise yalnızca prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gereğinin gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-)506 sayılı Kanunun 60/G maddesinde “Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir” hükmü öngörülmüştür....

            Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir” hükmü öngörülmüştür. Maddedeki “malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle 01.05.1964 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 01.05.1982 olarak kabulü gerekirken, bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hizmet ve prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre; sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) 506 sayılı Kanunun 60/G maddesinde “Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir” hükmü öngörülmüştür....

                Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dâhil edilir” hükmü öngörülmüştür. Maddedeki “malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle, 10.06.1968 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 10.06.1986 olarak kabulü, bu tarihten önceki hizmet sürelerinin ise yalnızca prim ödeme gün sayısına dâhil edilmesi gereğinin gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                  Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dâhil edilir” hükmü öngörülmüştür. Maddedeki “malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tâbi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle, 04.01.1968 doğumlu olan davacı yönünden tespite konu sürenin davacının 18 yaşını ikmal ettiği 04.01.1986 tarihinden öncesine ilişkin olduğundan, çalışmalarının sadece prim ödeme gün sayısına dâhil edileceği hususunun hükümde gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

                    UYAP Entegrasyonu