(Emsal HGK'nın 09.11.2016 tarih 2014/19-1241 Esas 20161033 Karar nolu ilamı) Hakimler ve Savcılar Kurulunun Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin iş bölümüne ilişkin 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı gereğince 4.Hukuk Dairesinin ihtisas alanını düzenleyen 1.maddesi ile; ''6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında (Özel Borç İlişkileri -Akdin Muhtelif Nev’ileri) yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar (satış sözleşmesi : taşınır ve taşınmaz satışı, ödünç sözleşmeleri : ariyet (kullanım ödüncü)-karz-ödünç (tüketim ödüncü), ölünceye kadar bakma sözleşmesi,vedia (saklama) sözleşmesi,hizmet sözleşmesi,kefalet sözleşmesi, vekalet sözleşmesi)'' istinaf incelemesini yapmakla Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4.Hukuk Dairesi görevli kılınmıştır....
Bendindeki "6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında (Özel Borç İlişkileri -Akdin Muhtelif Nev’ileri) yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların (satış sözleşmesi : taşınır ve taşınmaz satışı, ödünç sözleşmeleri : ariyet (kullanım ödüncü)-karz-ödünç (tüketim ödüncü), ölünceye kadar bakma sözleşmesi,vedia (saklama) sözleşmesi,hizmet sözleşmesi,kefalet sözleşmesi, vekalet sözleşmesi)" istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerekmektedir. Bu nedenle dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.08/04/2021 .... Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır....
Bendindeki "6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında (Özel Borç İlişkileri -Akdin Muhtelif Nev’ileri) yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların (satış sözleşmesi : taşınır ve taşınmaz satışı, ödünç sözleşmeleri : ariyet (kullanım ödüncü)-karz-ödünç (tüketim ödüncü), ölünceye kadar bakma sözleşmesi,vedia (saklama) sözleşmesi,hizmet sözleşmesi,kefalet sözleşmesi, vekalet sözleşmesi)" istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerekmektedir. Bu nedenle dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.17/03/2021 ......
Grup şirketinin ortaklıktan ihracına karar verildiği, sanıkların gerçekte bir ticari ilişkiye dayanamayan ödünç sözleşmesine dayanarak kambiyo senedi düzenleyip iş ortaklığını borçlandırmak suretiyle atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda, sanıkların savunmaları, katılan şirket vekili beyanları, iş ortaklığı sözleşmesi, ödünç sözleşmesi, hukuk dava dosyaları ile tüm dosya kapsamının incelenmesinden, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu ve suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik bulunmamıştır. Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna ve eylemin suç teşkil ettiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 11/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME: Davacı vekili, davalı tarafından Mar İstanbul Sağlık Hizmetleri İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi' nin % 100 hissesinin satımı anlaşması yapıldığını, vergi problemi yaşanmaması için ayrıca ödünç sözleşmesi yapılarak 450.000,00 USD bedel ödenmesi için 10 adet 45.000,00 USD lik senet ödemesi ve bir taşınmaz ile ilgili ipotek verilmesi sözleşmesi yapıldığını , bu ödünç sözleşmesinin davacı tarafından hile ile yapıldığını, bu nedenle 450.000,00 USD senet borcu ve ayrıca ipotek borcu bulunmadığının tespitini talep etmiştir. Taraflar arasında ödünç sözleşmesi ve ipotek belgesi bulunduğu konusunda ihtilaf yoktur. Adı geçen iş güvenliği ile ilgili şirket hisse devrinin davacılar dışında, davacı kızı Dilek Yılmaz ile davalı arasında yapılmış olduğu anlaşılmıştır....
Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davacının talebi, “taraflar arasında akdedilen ödünç sözleşmesi hükümleri uyarınca davalılar tarafından 2009 yılı Mart ayından itibaren 2009 yılı Ekim ayına kadar (15.03.2009 ila 15.10.2009 tarihleri arası) ödenmeyen toplam 421.807,19 TL kredi tutarının kredi taksitleri vade tarihlerinden itibaren Genel Kredi Sözleşmesi şartlarındaki gecikme faiz oranı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili” istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki protokolün 3. maddesinde “...ödünç alan... kredi veren ..... kredi sözleşmesi koşulları uyarınca ödünç aldığı 1.000.000,00 TL'yi geri ödeyecektir. Kredinin geri ödenmesinde ilk 6 ay ödemesiz olacaktır. Kredi borcu 15.09.2007 tarihinden itibaren ödenmeye başlayacak, her ayın 15. günü 60.258,17 TL eşit taksitler halinde 15.02.2010 tarihine kadar 1.807.745,42 TL ödenecektir” hükmünü, 5. maddesinde ise “...ödünç alan..., ödeme taksitlerinden bir tanesini ödemede temerrüde düşerse ödünç veren......
Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere dava dilekçesiyle “taraflar arasında akdedilen ödünç sözleşmesi hükümleri uyarınca davalılar tarafından 15.10.2007 ila 15.06.2008 tarihleri arası ödenmeyen toplam 512.323,53 TL kredi tutarının kredi taksitleri vade tarihlerinden itibaren Genel Kredi Sözleşmesi şartlarındaki gecikme faiz oranı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili” talep edilmiştir. Taraflar arasındaki protokolün 3. maddesinde “...ödünç alan ... kredi vere.... kredi sözleşmesi koşulları uyarınca ödünç aldığı 1.000.000,00 TL'yi geri ödeyecektir. Kredinin geri ödenmesinde ilk 6 ay ödemesiz olacaktır. Kredi borcu 15.09.2007 tarihinden itibaren ödenmeye başlanacak, her ayın 15. günü 60.258,17 TL eşit taksitler halinde 15.02.2010 tarihine kadar 1.807.745,42 TL ödenecektir” hükmünü, 5. maddesinde ise “...ödünç alan ..., ödeme taksitlerinden bir tanesini ödemede temerrüde düşerse ödünç veren.......
Türk Borçlar Kanunu'ndaki, özel sözleşme türlerinin yer aldığı sıralama dikkate alındığında, ödünç sözleşmesi ile kefalet sözleşmesi adi ortaklık sözleşmesinden önce düzenlendiğinden, temyiz inceleme göreve Yüksek Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 13.Hukuk Dairesince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olup, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 21.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TİCARET) MAHKEMESİ Uyuşmazlık; işyeri açmak üzere davalı tarafa ödünç olarak verilen paranın (ödünç sözleşmesi) iadesi talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 10.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sonuca katılmalı ödünç sözleşmesinde ise; ödünç veren, ödünç verdiği kuruluşa ortak olmaksızın, faiz yerine bu kuruluşun kârından belirli bir pay alır. Bu sözleşme ile ödünç veren, bir miktar paranın veya diğer bir misli şeyin mülkiyetini belirli bir amaçla kullanılmak üzere ödünç alana devretmeyi; ödünç alan da ödünç verene bu kullanımdan elde edeceği kazanımdan bir pay vermeyi ve süre sonunda aynı nevi ve miktardaki şeyi geri vermeyi yüklenirler. Ödünç alanın, karşılık olarak sonuçtan pay vermeyi yüklenmiş olması, sonuca katılmalı ödünç sözleşmesinin karakteristik bir özelliğidir. 9. Sonuca katılmalı ödünç sözleşmesi; niteliği gereği karma bir sözleşme değil, ödünç sözleşmesinin özel bir türüdür. Bu sözleşmeyi diğer ödünç sözleşmelerinden ayırt eden temel esaslardan ilki, amaç unsurudur. Yani, bu işlemde ödünç alan aldığı parayı işletmek, yani kâr getiren bir faaliyette kullanmakla yükümlüdür. Oysa, ödünçte böyle bir zorunluluk yoktur....