Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Esas ve sayılı dosyasında şikayet yoluna müracaat edildiği, 27/10/2017 tarihinde ise ödeme emrinin tebliğ işleminin iptaline karar verildiği ve kararın 12/10/2018 tarihinde istinaf kanun yolundan geçerek kesinleştiği, ödeme emrinin iptal edilmesi nedeniyle davalı-borçluya icra dairesince yeniden ödeme emri düzenlenip tebliği yapılacağından ve borçlunun bu ödeme emri üzerine yeniden itiraz hakkı bulunduğundan itirazın iptaline ilişkin davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına, yine davacının takipte kötü niyetli olduğunun ispat edilmediği ve usulden dava hakkında karar verildiğinden kötü niyet tazminatı talebinin reddine, davacının ödeme emrinin tebliğ işleminin .... İcra Hukuk Mahkemesinin ... Esas ve ......

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Takibin iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Denizli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Denizli 3. İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacı aleyhine davalı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, takibin dayandığı senedin altındaki imzaya ve borca itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın imzaya ve borca itiraz davası olduğu, İİK'nin 168/4-5 maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılmasının zorunlu olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki borca itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın itiraz eden borçlu ve davalı alacaklı vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı itiraz eden borçlu vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        Dairesi'nin 2017/7609 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı vaki itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        2017/7609 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı vaki itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Taraflar arasındaki kambiyo takibine ilişkin borca itiraz nedeniyle yapılan inceleme sonunda, İlk Derece Mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile Antalya 5. İcra Müdürlüğü'nün 2013/2954 esas sayılı dosyasında gönderilen 03.04.2013 tarihli ödeme emrinin 2.365.300,98 TL takip toplamı olarak düzeltilmesine ve fazlaya ilişkin talebin reddine, 20.02.2021 tarihli bilirkişi raporunun icra müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; davacının istinaf başvurusunun esastan kabulüne; ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne, 29.07.2016 tarihli ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, ödeme emri tebliğ işlemi iptal edilmiş olduğundan borca itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

            Dava konusu icra takibinde ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı şirket borca itirazlarının yanında yetkili icra müdürlüğünün Darıca/Kocaeli adresi itibariyle Gebze icra müdürlüğü olduğunu, diğer davalılar ise borca itirazlarının yanında yetkili icra müdürlüğünün Pendik icra müdürlüğü olduğunu bildirerek icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz etmiş, davacı yan davalıların icra takibinde icra dairesinin yetkisine ve borca itirazının iptali için iş bu itirazın iptali davasını açmıştır. Yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibinin bulunması itirazın iptali davasının dava şartlarından biridir. Bu itibarla icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın öncelikle incelenmesi gerekmektedir....

              ın gönderilen ödeme emrine karşı icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ederek icra takibini durdurduğu, davacı alacaklı ...'nun da davalı borçlunun yaptığı yetki itirazını kabul ederek icra takibinin Karabük İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesini istediği, bunun üzerine takibin Karabük İcra Müdürlüğü'ne gönderilerek, Karabük 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/5285 esasını aldığı anlaşılmaktadır. Karabük 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/5285 esas sayılı dosyası üzerinden davalı borçlu ...'a gönderilen ödeme emrinin borçlu davalıya 29.12.2010 tarihinde tebliğ edildiği ve İcra ve İflas Kanunu'nun 62. maddesinde belirtilen yasal süre içinde ödeme emrine itiraz edilmediği görülmektedir. Bu durumda; İİK.'nun 67. maddesine göre açılacak olan itirazın iptali davası için takibin itiraz ile durdurulmadığı anlaşıldığından, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçeyle işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya ödeme emri tebliğ edilmesine rağmen ödeme emrine itiraz etmediğini ve mirasın reddi kararını dosyaya sunmadığını, davacı mirasçı hakkındaki takibin kesinleştiğini, mirasın reddi kararının ödeme emrinin tebliğinden ve takibin kesinleşmesinden önce alınmış bir karar olduğunu, ödeme emrinin tebliğinden ve takibin kesinleşmesinden önce miras reddedildiğinden takibin iptali şartlarının oluşmadığını, davacı aleyhinde birden fazla icra takibi olmasına rağmen davacının hiçbir dosyaya mirasın reddi kararını sunmadığını, bu durumda müvekkilinin mirasçıların mirası reddettiklerinden haberdar olmasının beklenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                Davacı vekili icra müdürlüğüne verdiği 08/02/2020 tarihli dilekçesinde ödeme emri henüz tebliğ edilmese bile itirazın geçerli olduğunu belirtmiştir. Davacının anlaşmazlığı sürdürme iradesinin mevcut olduğu anlaşıldığından, ödeme emri tebliğ edilemese bile davalının itirazı geçerlidir. Kaldı ki, davalının takipte vekille temsil edilmesi nedeniyle ödeme emrinin davalı vekiline tebliğ edilmesi gerekir ise de, takibin öğrenilmesi üzerine davalı vekilinin borca itiraz etmesi karşısında, davalı vekiline ödeme emrinin tebliğinin istenilmesinde hukuki yarar yoktur. Takibin durdurulmasına ilişkin icra memur işleminin davacı tarafça şikayet konusu yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davalının yasal süresi içinde borca itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu anlaşıldığından, şikayete konu icra memur işleminde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir....

                UYAP Entegrasyonu