GEREKÇE; Uyuşmazlık, dayanak belgenin kambiyo senedi niteliği taşımaması nedeni ile ödeme emrinin iptali talebine ilişkindir. Erdemli İcra Dairesinin 2019/177 esas sayılı dosyası incelendiğinde, örnek 10 ödeme emrinin davacıya 31.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin talebi üzerine icra müdürlüğü tarafından 06.02.2019 tarihinde "örnek 10 ödeme emrinin sehven düzenlendiği görüldüğünden yeniden örnek 7 ödeme emri düzenlenmesine" şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemeye 31.01.2019 tarihinde tevzi edilen davanın kabulüne karar verilerek örnek 10 ödeme emrinin iptal edildiği, kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edildiği görülmüştür....
Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.Yukarıda belirtilenler ışığında dava dosyası incelendiğinde; kesinleşmiş bir ödeme emri olup olmadığı dosya kapsamına göre anlaşılamamaktadır....
Bir önceki bozma ilamımızda da belirtildiği üzere, ödeme emirlerinin usulüne uygun tebliğ edilmediğinin anlaşılması durumunda, ödeme emri iptali yönünden davanın süresinde açıldığı kabul edilerek, davacının bu ödeme emirlerinde geçen dönemlerde sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, yöntemince araştırılıp elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle ödeme emirlerinin iptali kararı yerinde görülmemiştir. Diğer taraftan, davalı Kurumun 16.11.2020 tarih13873198 sayılı yazısında, davacıya 2005/22238 (Damga vergisi)-2005/22239 (işsizlik sigortası primi) numaralı ödeme emirlerinden dolayı haciz işlemi yapıldığı belirtilmiş olup, prim borcunu içeren 2005/22240 nolu ödeme emrinin dava konusu olup olmadığı ile Kurum yazısında bu ödeme emrinin sehven unutulup unutulmadığının da araştırılması gerekmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;ilamsız takip uyarınca düzenlenen ödeme emri ve takip talebinde banka hesap bilgilerinin bulunmadığını bu durumu hukuka aykırı olduğunu ve İİK 58 madde gereğince ödeme emrinde dayanak belgenin eklenmediğini bu nedenle ödeme emrinin iptali gerektiğini belirterek istinaf talebinin kabulünü talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatılmış, ödeme emri davacıya 15/11/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, dava 22/11/2018 tarihinde, yasal süresi içinde açılmıştır Borcun sebebi olarak İstanbul 13. ATM'sinin dosyasına sunulan bilançonun eki olan alacaklılar listesi ve faturalar olduğu açıklanmış ve bu belgeler takip talebine eklenmiştir. Borçlu adına çıkartılan ödeme emri tebligatında, ''Bu zarf örnek no 7 ödeme emri ve dayanak belgelerin suretleri ihtiva eder'' ibaresi yer almaktadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafından Gaziantep Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne yapılan 14.10.2022 tarih ve 54013268 sayılı dilekçesi davaya konu ödeme emrine itiraz ettiği, davacının itirazı üzerine Kurumun E-94275356- 206.99- 54582633 sayılı 24.10.2022 tarihli yazısı ile; davacının ödeme emrine yapmış olduğu itirazın kabul edil edildiği ve ödeme emrinin iptal edildiği, davaya konu ödeme emri iptal edilmesine rağmen davacı tarafça 25.10.2022 tarihinde ödeme emrinin iptali talebi ile işbu dava ikame edilmiş olup; davaya konu ödeme emri dava açılmadan önce iptal edilmiş olduğundan davanın konusuz kaldığını, davaya konu ödeme emri dava açılmadan önce iptal edilmiş olduğundan davanın konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, davaya konu ödeme emri dava açılmadan önce iptal edilmiş olduğundan davanın açılmasına kurum sebebiyet vermemiş olup; kurum aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesini talep etmiştir....
numaralı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın reddine ilişkin Mahkeme kararı temyiz edilmiştir. Davacının temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, ilgili ödeme emrinin ... ve ... plaka/tutanak no'lu kalemlerine ilişkin kısmı yönünden kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir. Davacının ödeme emirinin geri kalan kalemlerine ilişkin temyiz istemine gelince; Dosyanın incelenmesinden, ... Denizcilik Lojistik Tahmil Tahliye Acente ve Danışmanlık Hiz. Ltd. Şti.'ne ait 2010 ve 2011 yılları muhtelif vergi alacaklarının adı geçen şirketten tahsil edilemediğinden bahisle davacı adına ödeme emri düzenlendiği, yukarıda yer verilen kalemlerin dışındaki amme alacakları için önce ... ana takip dosya numaralı ödeme emri ile şirkete karşı takip yapıldığı, şirket tarafından bu ödeme emrinin dava konusu edildiği ve ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:... , K:......
Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:... sayılı kararda; … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriği … ve … plaka nolu alacaklara ilişkin şirket adına düzenlenen … nolu ödeme emrinin … tarihinde, ... tarih ve… sayılı ödeme emri içeriği … plaka nolu alacağa ilişkin şirket adına düzenlenen … nolu ödeme emri ile … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriği …, …, …, …, …, ..., ..., … ve …, …, …, … plaka nolu alacaklar dışında kalan alacaklara ilişkin olarak şirket adına düzenlenen …, …, … nolu ödeme emirlerinin … tarihinde, … nolu ödeme emrinin ise 15/12/2014 tarihinde ilanen tebliğ edildiği, ancak öncesinde bilinen adrese çıkarılan tebligatın Vergi Usul Kanunu'nun 102. ve 103. maddelerinde öngörülen koşullara uygun olarak yapılmadığı anlaşıldığından, dava konusu ödeme emirlerinin bu borçlara ilişkin kısımlarında hukuka uyarlık bulunmadığı, ödeme emirlerinin geri kalan kısımlarına gelince; … tarih ve… sayılı ödeme emri içeriği borçlara ilişkin olarak şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin...
Diğer taraftan, aralarında idari para cezalarının da yer aldığı Kurum alacağının tahsili için düzenlenen ödeme emrinin iptali istemine ilişkin davaların yasal dayanağı, 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlığını taşıyan 55. ve “Ödeme emrine itiraz” başlıklı 58. maddesidir. 55. maddenin ilk fıkrasında, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, (7) gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı belirtilmiş, 58. maddenin birinci fıkrasında da, kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren (7) gün içinde itirazda bulunabileceği açıklanmıştır. Anlaşılacağı üzere, bir yönüyle “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının hak düşürücü nitelikte olan (7) günlük süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır....
tarih ve ... ila ... takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ... ve ... takip numaralı ödeme emirleri içeriği kamu alacakları ile ... takip numaralı ödeme emri içeriğindeki ... ,..., ..., ... plakalı borçlar;... takip numaralı ödeme emri içeriğindeki ... ,.., ..., ..., ... plakalı borçlar ve ... takip numaralı ödeme emri içeriğindeki ... plakalı borçlarla ilgili olarak şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldüğünden, sözü edilen ödeme emirleri ile değinilen kamu alacağına ilişkin kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı, söz konusu ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak kesinleştiği; idarece ispatlanamayan diğer kısımlarında hukuka uygunluk bulunmadığı, idarece iptal edilmesi nedeniyle konusu kalmadığı anlaşılan ... takip numaralı ödeme emri yönünden ise davanın esası hakkında karar verilemeyeceği gerekçesiyle ......
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/811 Esas, 2019/994 Karar sayılı kararıyla ödeme emirinin iptaline karar verildiği, daha sonra icra müdürlüğünce borçluya yabancı para cinsinden olan alacağın Türk parası cinsinden harca esas değeri de gösterilerek 03/02/2020 tarihli yeni bir ödeme emri tebliğ edildiği, gönderilen bu ödeme emrinin usul ve yasaya uygun olduğu, ödeme emrine borçlu tarafından itiraz edildiği, her ne kadar davacı-borçlu, gönderilen ödeme emrine itiraz edilip takip durmasına rağmen 24/02/2020 tarihinde yeniden ödeme emri tebliğ edildiğini beyan ederek davanın kabulünü talep etmiş ise de; icra dosyasında yukarıda belirtilen usule uygun tanzim edilen ödeme emri dışında başkaca bir ödeme emrine ve ödeme emri tebliğ işlemine rastlanmadığı, bu haliyle yapılan işlemde usul ve yasaya aykırı herhangi bir yön bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine" karar verildiği görülmüştür...