Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi 2020/504 Esas, 2021/359 Karar sayılı ilamı ile boşandığı, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, çocuğun soyadı ile anne soyadının farklı olmasının günlük hayatta sorun yarattığı, davacının, çocuğun annesi olduğunu belgelemek için boşanma ilamını ibraz etmek zorunda kaldığı, babanın çocuğa karşı ilgisiz olduğu, çocuğa maddi, manevi sahip çıkmadığı, belirlenen nafakayı ödemediği, çocuğun üstün yararının dikkate alınmasının gerektiği, çocuğun soyadı ile annenin soyadının farklı olmasının çocuk üzerinde olumsuz etkileri olduğu gerekçeleri ile çocuğun soyadının anne soyadı ile değiştirilmesini talep ettiği, Davacı tarafa babayı davaya dahil etmesi için süre verildiği, davalı babanın davaya dahil edilerek dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayet Hakkına Dayalı Küçüğün : Soyadının Değiştirilmesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair 8. Hukuk Dairesi'nin 15.01.2020 gün ve 2019/6711 - 2020/174 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Uyuşmazlık ve hüküm, velayet hakkına dayalı küçüğün soyadının değiştirilmesi isteğine ilişkin olup Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı iş bölümü kararı uyarınca davanın niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Dairemize ait ise de, karar düzeltme istemini inceleme görevi ortak hükümler 3. maddesindeki "Temyiz incelemesi tamamlanarak mahalline gönderilen dosyalara ilişkin karar düzeltme istemlerinin incelemesi kararı veren daire tarafından tamamlanır." düzenlemesi gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir....

    Babanın soyadının değişmesi ile ailenin (bu kişinin kendisi ile birlikte eşinin ve ergin olmayan çocukların da) soyadı düzeltilir. Babanın açtığı soyadı (aile adı) değişikliğini içeren dava ile ergin olmayan çocuğun da soyadı değişmiş bulunduğundan, o çocuk ergin olduktan sonra aynı konuda (aile soyadının değiştirilmesi istemli) dava açamaz; buna 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendi izin vermez. Açıklanan tüm bu nedenlerle davacının soyadının değiştirilmesi istemli davanın reddi gerekirken, kabulü ile soyadının -istem gibi- değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı ...'nün temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün soyadı değişikliği davası açısından HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 23.09.2010 gününde oyçokluğuyla karar verildi....

      Anayasa Mahkemesi’nin 25.06.2015 ve 2013/3434 numaralı, 11.11.2015 tarih ve 2013/9880 numaralı, 20.07.2017 tarih ve 2014/1826 numaralı bireysel başvuru kararlarında ise; velâyet hakkı tevdi edilen çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebin, velâyet hakkı ve bu kapsamdaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olması sebebiyle Anayasanın 20. maddesi kapsamında ele alınması gereken bir hukuki değer olduğunu, koruma, bakım ve gözetim hakkı veya benzer terimlerle ifade edilen velâyet hakkı kapsamında, çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığını, eşlerin evliliğin devamı boyunca ve boşanmada sahip oldukları hak ve yükümlülükler bakımından aynı hukuksal konumda olduğunu, erkeğe velâyet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının, velâyet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil ettiğini, çocuğun bir aileye mensubiyetinin belirlenmesi amacıyla bir soyadı taşıması ile nüfus kütüklerindeki kayıtların...

        Çünkü çocuğun sosyal, kültürel, fiziksel ve psikolojik yönden olumlu gelişimi, ilerde toplumda zararlı davranışlarının ortaya çıkmasını da engelleyecektir (BAKTIR, Çetiner Selma, Velayet Hukuku, Ankara 2000 s. 33).Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi bekarlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin bekarlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Yapılan incelemede; evlilik dışı birliktelikten doğan tarafların müşterek çocuğu Eda Demirkıran'ın 02/11/2012 doğumlu olduğu, velayet hakkına sahip davacı annenin davalının çocuğu görse tanıma ihtimalinin bile zayıf olduğunu, soyadının "Demirkıran" olmasının maddi ve manevi bir anlamının olmadığını ileri sürerek eldeki davayı 03/06/2021 tarihinde açtığı anlaşılmıştır....

        Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, yapılan yargılama ve toplanan delillerden çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesi yönünde çocuğun üstün yararı ispatlanamamıştır. O halde ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararı yerinde olup davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

        DAVA TÜRÜ :Velayet Hakkına Sahip Annenin Çocuğun Soyadının :Kendi Soyadı ile Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından hükmün tamamına yönelik olarak, davacılar tarafından ise katılma yoluyla vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacılara yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 218.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye...

          Baba soyadını veya çocuk ergin olduktan sonra kendi soyadını usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değiştirmedikçe çocuğun da soyadı değişmez. O halde, velayete sahip baba bu hakka dayanarak, kişiye sıkı sıkıya bağlı kişilik haklarıyla ilgili çocuğun soyadının değiştirilmesi davasını açamaz. Bu sebeple; mahkemece, kendi soyadları baki kalmak üzere babanın velayeti altındaki çocuğunun soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yasanın emredici kurallarına aykırı olarak ve yerinde bulunmayan gerekçelerle kabulü doğru görülmemiştir. Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 17.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Somut olayda; velayet hakkına sahip davacı anne, dava dilekçesinde; müşterek çocukları Emir Eymen ile babasının boşanmalarından sonra hiç iletişime geçmediği, arayıp sormadığını, farklı kurumlarda çocuğu ile soyadının değişik olması nedeni ile tepki aldığını yine müşterek çocuğun babasının yağma ve hırsızlık suçundan hükümlü olduğunu müşterek çocuğun bu husus nedeni ile sıkıntı çekmesini istemediğini çocuğun soyadının kendi soyadı olan KOÇ olarak değiştirilmesini istemiştir....

            Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda somut olayda olduğu gibi ananın velisi bulunduğu küçük Kardelen'in soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 25.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu