Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların 05/08/2016 tarihinde boşandıkları, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, dava konusu çocuğun daha önceki isminin ''Necla'' olduğu, davacı kadın tarafından açılan dava sonucunda çocuğun isminin ''Hanne Cansu'' olarak değiştirildiği, davalı babanın müşterek çocuğu arayıp sormamasının ilgilenmemesinin tek başına çocuğun soyadının değiştirme hakkı vermeyeceği, müşterek çocuğun okula başlayıp annesi ile kendisinin soyadının farklılığını sorgulaması olayına dava dilekçesinde dayanılmadığı gibi, müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesinde çocuğun üstün yararı olduğu hususunun kanıtlanamadığı, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu anlaşıldığından T3 temsilcisi ve davalı Emrah vekilinin istinaf taleplerinin kabulüne dair karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

Bu itibarla mahkemece, velayet hakkına sahip anne tarafından açılan küçüğün soyadının değiştirilmesi davasının reddi yerine kabulüne karar verilmesi usül ve yasaya aykırı bulunmuştur. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...velayet hakkına sahip davacı annenin kendi soyadı ile çocuğun soyadının farklı olmasının çocuğu olumsuz şekilde etkilediğini ve babanın çocuğu ile ilgilenmediğini ileri sürerek çocuğun soyadının kızlık soyadı olan "Dağ" olarak değiştirilmesini talep ettiği, ortak çocuk T4 01/07/2016 doğumlu olup çocuğun mevcut soyadının gülünç veya başkaca bir şekilde çocuğun yaşamında zorluk yaşatacak şekilde olmadığı, çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesinde haklı ve meşru nedenlerin ispatlanamadığı ve çocuğun üstün yararının bulunduğunun kanıtlanamadığı, davacı annenin 2020 yılında ikinci bir evlilik yaptığı ve davacı annenin hali hazır soyadının evlilikten dolayı "Dağ Sönmez" olduğu, küçüğün soyadının değiştirilmesi halinde dahi çocuğun ne anne ne de baba ile aynı soyadı taşımayan bir soyada sahip olacağı, bu durumun ise çocuk açısından daha sıkıntılı durumlara neden olabileceği ve çocuğun menfaatini zedeleyeceği kanaatine varılmış...

    Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.06.2020 tarih 2020/2199 Esas 2020/3166 Karar) Eldeki davada, davacı davasını, çocuğun anne ile soyadının farklı olması nedeni ile tüm yasal işlemlerde sorun yaşandığı, çocuk ve anne açısından bu durumun olumsuz psikolojik sonuçlarının olduğu, babanın çocuk ile görüşmediği vakıalarına dayandırmıştır. Dosya kapsamında toplanan deliller ve dinlenen tanık beyanı, davacının iddialarını doğrular nitelikte değildir....

    Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.06.2020 tarih 2020/2199 Esas 2020/3166 Karar) Eldeki davada, davacı davasını, çocuğun anne ile soyadının farklı olması nedeni ile tüm yasal işlemlerde sorun yaşandığı, çocuk ve anne açısından bu durumun olumsuz psikolojik sonuçlarının olduğu, babanın çocuk ile görüşmediği vakıalarına dayandırmıştır. Dosya kapsamında toplanan deliller ve dinlenen tanık beyanı, davacının iddialarını doğrular nitelikte değildir....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Ortak Çocuğun Soyadının Velâyet Hakkına Sahip Annenin Soyadı İle Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.22.09.2022 (Prş.)...

      Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, velayet hakkına dayalı olarak müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesi istemine ilişkin olup ilk derece yargılanmasında karar aile mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiştir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Ortak Çocuğun Soyadının Velâyet Hakkına Sahip Annenin Soyadı ile Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.20.04.2022 (Çrş.)...

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayeti Altında Bulunan Çocuğun Soyadının Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne velayeti altındaki çocuğun soyadının kendi kızlık soyadı ile değiştirilmesini talep etmiş ve babayı davalı olarak göstermiştir. İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne karar verilmiş, davalı babanın istinafı üzerine incelemeyi yapan Bölge adliye mahkemesi tarafından istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ve bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Velayet altındaki çocuğun soyadının değiştirilmesi davası aynı zamanda nüfus kayıtlarının da düzeltilmesini gerektirdiğinden, nüfus müdürlüğünün yasal hasım olarak davada yer alması gereklidir....

            Babanın soyadının değişmesi ile ailenin (bu kişinin kendisi ile birlikte eşinin ve ergin olmayan çocukların da) soyadı düzeltilir. Babanın açtığı soyadı (aile adı) ../.. -2- 2008/4626-5954 değişikliğini içeren dava ile ergin olmayan çocuğun da soyadı değişmiş bulunduğundan, o çocuk ergin olduktan sonra aynı konuda (aile soyadının değiştirilmesi istemli) dava açamaz; buna 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendi izin vermez. Açıklanan tüm bu nedenlerle davacının soyadının değiştirilmesi istemli davanın reddi gerekirken, kabulü ile soyadının -istem gibi- değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı ...'...

              UYAP Entegrasyonu