Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2015/94 Esas ve 2016/254 Karar sayılı ile davalı T3 ile boşandıklarını, kararın 22/06/2016 tarihinde kesinleştiğini, tarafların evliliklerinden müşterek çocukları T5 dünyaya geldiğini, boşanma ile birlikte velayet haklarının anneye verildiği, velayet altında bulunan çocuğun müvekkili olan annesi ile soyadlarının farklı olmasından rahatsız olduğunu, çocuğun kendisini tanıtırken müvekkilinin soyadı olan Karakuş olarak tanıttığını, çocuğun soyadının annenin soyadı ile aynı olmasının çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkilenmemesi için müşterek çocuk T5, Gökçen olan soyadının Karakuş olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....

Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, davacı, dava konusu müşterek çocuğun okula başladığını, soyadı farklılığının okulda çocuğu açısından alay konusu olduğunu, çocuğun bu durumun sebebini ağlayarak sorduğunu ve psikolojisinin olumsuz etkilendiğini ileri sürmüş, idrak çağında bulunan ortak çocuk Sena ise okulda arkadaşlarının soyadı farklılığının sebebini sorduklarını, bu durumdan sıkıntı duyduğunu, babasının kendisine maddi destekte bulunmadığını, ihtiyaçlarını annesinin ve dedesinin karşıladığını bu nedenle annesinin soyadını kullanmak istediğini belirtmiştir....

Aile Mahkemesinin 28.12.2018 tarihli ilamı ile "Alınan sosyal inceleme raporu dikkate alındığından çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi nedeniyle çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişimini olumsuz yönde etkileyeceği tespit olunmadığı gibi dinlenen tanık beyanları ile de çocuğun soyadının anne soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği, evlilik birliğinin sona ermesiyle kendisine velâyet hakkı tevdi edilen annenin kendi soyadı ile değiştirilmesini engelleyen yasal bir düzenlemenin bulunmadığı ve söz konusu değişikliğin çocuğun üstün yararına da aykırı olmadığı, çocuğun soyadı değişmekle kişisel durumun değişmeyeceği" gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar üzerine davalı-karşı davacı baba tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2....

    Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda; velayet hakkına sahip anne, anneyle çocuğun soyadının farklı olması nedeniyle resmi işlemlerde sorun yaşandığını, davalının müşterek çocuk ile hiç ilgilenmeyip, onu arayıp sormadığını, yüz kızartıcı suçlar da dahil olmak üzere 13 suçtan mahkumiyet kaydının bulunup, şuanda hükümlü olarak cezaevinde olduğunu, davalının işlediği suçlar nedeniyle çocuğun gelecekteki yaşamında sosyal çevresinde dışlanarak, psikolojisinde düzeltilemez sorunlara yol açacağını iddia etmektedir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...çocuğun mevcut soyadının gülünç veya başkaca bir şekilde çocuğun yaşamında zorluk yaşatacak şekilde olmadığı da görülmüştür. Yine anne her ne kadar çocuğu ile aynı soyadı taşımak istediğini, babanın çocuğu görmeye dahi gelmediğini belirtmiş ve çocuğun soyadının ÖNCÜL olarak değiştirilmesini istemiş ve alınan tanık beyanlarında çocuğun annesinden farklı soyisim taşımasının okulda ve resmi işlemlerde karışıklığa ve sıkıntıya verdiğini ifade etmişler ise de nüfus kayıtlarıyla anne ve babanın boşanmış olduğu, çocuğun babanın soyadını taşıdığının herkes tarafından bilinebileceği, tanık beyanlarıyla ve davacı tarafından resmi işlemlerde nasıl bir karışıklık ve zorluk olduğu somut olarak ispatlanamamış olup, soyadı değişikliğinin istenmesinin çocukların üstün yararına da olmadığı anlaşılmıştır....

    Aile Mahkemesi'nin 2016/447 Esas, 2018/1052 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın boşanma yönünden 11/09/2018 tarihinde kesinleştiğini, ortak çocuğun ilkokula gittiğini, babasının aslen yabancı ülke vatandaşı olduğunu, soyadının Türkçe olmaması, arkadaşları arasında alay konusu olması, Svidan soyadının dikkat çekmesi, annesiyle soyadlarının neden farklı olduğunu arkadaşlarınca ısrarla sorulması, "soyadın niye yabancı, sen Türk değil misin" gibi sürekli maruz kaldığı benzer soruların ortak çocuğun okuldan soğumasına, derin üzüntü duymasına sebep olduğu, ruhsal gelişimini olumsuz etkilediğini belirterek velayeti annesinde bulunan Emir'in Svidan olan soyadının annesinin soyadı olan Yılmazer ile değiştirilmesini istemiştir....

    Aile Mahkemesi'nin 2016/447 Esas, 2018/1052 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın boşanma yönünden 11/09/2018 tarihinde kesinleştiğini, ortak çocuğun ilkokula gittiğini, babasının aslen yabancı ülke vatandaşı olduğunu, soyadının Türkçe olmaması, arkadaşları arasında alay konusu olması, Svidan soyadının dikkat çekmesi, annesiyle soyadlarının neden farklı olduğunu arkadaşlarınca ısrarla sorulması, "soyadın niye yabancı, sen Türk değil misin" gibi sürekli maruz kaldığı benzer soruların ortak çocuğun okuldan soğumasına, derin üzüntü duymasına sebep olduğu, ruhsal gelişimini olumsuz etkilediğini belirterek velayeti annesinde bulunan Emir'in Svidan olan soyadının annesinin soyadı olan Yılmazer ile değiştirilmesini istemiştir....

    in ortak çocuğu ile ilgilenmediğini, kendisiyle görüşmek istemeyen, annesine şantaj yaparak tehdit eden babasının soyadını taşımasının çocuğun ruhunda kalıcı izler bırakacağını, çocuğun tüm bakım ve giderleri ile annesinin ilgilendiğini, çocuğun babasının soyadı olan "..." soyismini değil annesinin soyadı "...." olarak tashihine karar verilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece; "Davaya konu çocuğun babasının soyismini kullanmayıp annesinin soyadını taşınmasında çocuğun menfaatini gerektirir bir husus bulunmadığı gibi dosyada mevcut Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 2013/14681 Esas, 2013/14217 Karar sayılı 30/10/2013 tarihli ilamı doğrultusunda ve Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 2002/9753 Esas, 2002/11293 karar sayılı, 19/07/2002 tarihli kararında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesi hükmüne göre "Evlilik birliği içinde doğan çocuk ailenin yani babanın soyadını taşır....

      , davacı annenin düşüncesinin çocuğun gerçek babası ile bağını koparmak olmadığını, soyadı değişikliği isteminin keyfilik taşımadığını gerekçe olarak gösterip davanın kabulüne yönelik karar verilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların 05/08/2016 tarihinde boşandıkları, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, dava konusu çocuğun daha önceki isminin ''Necla'' olduğu, davacı kadın tarafından açılan dava sonucunda çocuğun isminin ''Hanne Cansu'' olarak değiştirildiği, davalı babanın müşterek çocuğu arayıp sormamasının ilgilenmemesinin tek başına çocuğun soyadının değiştirme hakkı vermeyeceği, müşterek çocuğun okula başlayıp annesi ile kendisinin soyadının farklılığını sorgulaması olayına dava dilekçesinde dayanılmadığı gibi, müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesinde çocuğun üstün yararı olduğu hususunun kanıtlanamadığı, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu anlaşıldığından T3 temsilcisi ve davalı Emrah vekilinin istinaf taleplerinin kabulüne dair karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu