Gerekçesi ile '' Davanın kabulü ile, Ordu ili, Ünye İlçesi, Liseler Mah/Köy, cilt no: 69, hane no: 35 birey sıra no: 16'da kayıtlı Hüseyin ve Nurtop kızı, 16.10.1985 doğumlu T2 aynı hane noda kayıtlı İsmail Hakkı ve Nevin'den olma 10.07.1985 doğumlu T3 ile yapılan evlilik sonucu almış olduğu Genç Kara soyadının kaldırılarak sadece "GENÇ" soyadını kullanmasına izin verilmesine, bu şekilde nüfus kütüğüne tesciline karar verilmiştir. Davalı Kartal İlçe T1 temsilcisi, davacının evlenerek edindiği koca soyadı olmaksızın tek başına evlilik öncesi soyadını kullanamayacağını, bu durumun yasalara aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı ve dahili davalı istinafa cevap vermemiştir. Dava, evli kadının münhasıran evlenmeden önceki soyadının kullanılmasına izin verilmesine ilişkindir (TMK m. 187). Mahkemece; davanın Türk Medeni Kanununun 187. maddesine aykırı olduğu gerekçesi ile reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....
Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kütüklerindeki kaydın güvenilirliği ve istikrarı zedeleyeceği gibi asıl bu gibi uygulamalar çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacaktır. Yargı mercileri bu durumu gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin çocuk üzerinden inatlaşarak onun yararlarını hiçe sayıp, hukuken oluşmuş statüleri gerçek dışı ve yapay sebeplerle değiştirmeye çalışmalarına izin vermemeleri, söz konusu istemlerine alet olmamaları gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen ...'ın doğum günü olan 09.08.2003 tarihinde anne ve babası resmen evlidir....
O halde mahkemece yapılacak iş, 10.04.1992 tarihli 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı gözetilerek yeniden karar oluşturmaktan ibarettir. 2-Kadının erkeğin soyadını kullanmasına izin verilmesi davası yönünden hasren yapılan temyiz incelenmesine gelince; Davalı-karşı davacı kadının eşinin soyadını kullanmasına izin verilmesi isteği, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere boşanmanın eki niteliğinde değildir. Dava açılması sırasında yatırılan başvurma harcı dava dilekçesinde yer alan tüm talepleri kapsar. Kadının eşinin soyadını kullanmasına izin verilmesi ayrı bir dava olup maktu harca tabidir....
Dosya kapsamında toplanan tüm deliller ve dairemizin kaldırma-gönderme kararı sonrasında ilk derece mahkemesince alınan sosyal inceleme raporları uyarınca çocuğun baba ve babanın kök ailesi ile sosyal ilişkinin yeterince devam etmediği, babanın bulunduğu koşullar da gözetilerek babalık görevini yeterince yerine getirmediği, babanın ve kök ailesinin sosyal yaşantısının çocuğa ruhsal gelişimine zarar vereceği, anne ile birlikte yaşayan çocuğun anne ile farklı soyadı taşımasından kaynaklı sorunlar yaşadığı, çocuğun baba soyadını kabullenmediği, annenin soyadını benimsediği, müşterek çocuğun anne soyadını almasının çocuğun üstün yararına olduğu, çocuğun soyadının değiştirilmesinin çocuğun babası ile olan irtibatını koparmak yada çocuğun babanın nüfustaki kurulu soybağını değiştirmek olmadığı, ilk derece mahkemesinin kanaatinde ve davanın kabulü kararında hata edilmediği belirlenmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; evlilik içerisinde doğan boşanmayla velayeti anneye verilen çocuğun soyadının annenin soyadı olarak değiştirilmesi istemiyle açılmıştır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı hükmün tamamı yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. Taraf teşkili kamu düzenindendir. Çocuğun annesinin soyadını kullanmaya izin davalarında Nüfus Müdürlüğünün yasal hasım olması nedeniyle davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması ve tarafların tüm delilleri toplanıp birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir hüküm kurulması gerekirken, eksik hasım ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan istinaf talebinin diğer yönler incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliğin giderilerek yeniden karar verilmesi amacıyla dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; evlilik içerisinde doğan boşanmayla velayeti anneye verilen çocuğun soyadının annenin soyadı olarak değiştirilmesi istemiyle açılmıştır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı hükmün tamamı yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. Taraf teşkili kamu düzenindendir. Çocuğun annesinin soyadını kullanmaya izin davalarında Nüfus Müdürlüğünün yasal hasım olması nedeniyle davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması ve tarafların tüm delilleri toplanıp birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir hüküm kurulması gerekirken, eksik hasım ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan istinaf talebinin diğer yönler incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliğin giderilerek yeniden karar verilmesi amacıyla dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, idrak çağındaki çocuklar ... ve ... ..., 27.09.2019 tarihli celsede dinlenilmiş, çocuklar davacı anneyle soy isimlerinin farklı olması sebebiyle, okul hayatında arkadaşları tarafından dalga geçildiğini bu nedenle kendilerini kötü hissettiklerini duruşmada belirtmişlerdir. Çocukların soyadlarının, annenin soyadı ile değiştirilmesi halinde, üstün yarar bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği gibi, aksine çocukların soyadının annenin soyadıyla değiştirilmesinde çocukların üstün yararının bulunduğu anlaşılmaktadır....
Aile Mahkemesi’nin 30/05/2012 tarih, 2012/46 Esas ve 2013/361 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuğun bütün resmi ve diğer işlemleri ile müvekkilinin ilgilendiğini, müvekkili ile çocuğun soyadı farklılığının sorun yarattığını, çocuğun da bu durumu sorguladığını belirterek çocuk T6 soyadının Satıç olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA Davalı davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; müşterek çocuğun, davacı anne ile soyadının farklı oluşunu sorun ettiği, çocuğun ruhsal gelişimi yönünden çocuğun soyadının, davacı annenin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği, velayet hakkı kapsamında, davacı annenin çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, çocuğun soyadının Satıç olarak değiştirilmesine karar verilmiştir....
KARŞI OY YAZISI Boşanan kadına, boşandığı kocasının soyadını kullanmasına izin verilebilmesi için iki şartın birlikte gerçekleşmiş olması gerekir. Birincisi, kadının boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati olmalı, ikicisi ise bunun kocaya zarar vermeyeceği ispatlanmalıdır. (TMK. m. 173/2) Taraflar ...'da ... Aile Mahkemesinin 14.12.1996 tarihinde kesinleşen kararıyla boşanmışlar, bu karar davacının on altı yıl sonra başvurusu üzerine Türkiye'de tanınmış, tanıma kararı 18.1.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı aynı zamanda ... vatandaşı olduğunu, yurtdışında çocukları olduğu için oraya gidip gelmek zorunda olduğunu, pasaportunu kocasının soy ismi ile aldığı için boşandıktan sonra aldığı kimliğindeki kızlık soyismi ile pasaportundaki soyadı birbirini tutmadığından, ülkeye girip çıkmakta '“vize” problemi yaşadığını ileri sürerek, boşandığı kocasının soyadını kullanmasına izin verilmesini istemektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava münhasıran velayet hakkına sahip davacı annenin çocuğun soyadının haklı nedenle değiştirilmesine yöneliktir. Çocuğun hangi soyadını alacağı konusunda, yukarıda gösterildiği gibi Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesinde, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda, Soyadı Nizamnamesinde ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte düzenlemeler mevcuttur. Bu düzenlemelere göre çocuk; evlilik içinde doğmuş ise; ailenin, başka bir ifade ile babanın: evlilik dışında doğmuş, babayla bir soybağı kurulmamış ise anasının: soybağı ana ve babanın sonradan evlenmesiyle veya tanıma (TMK. m.295) yahut da mahkeme kararıyla (TMK. m. 301) kurulmuş ise babasının soyadını almaktadır. Bu düzenlemelerden çıkan sonuç şudur; çocuğun soyadı, ana ve babasıyla soybağı ilişkisini göstermektedir....