Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacının, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, davacının yoksulluk nafakası miktarının indirilmesi talebinin kabulü ile, kadın lehine aylık 500,00 TL olarak bağlanmış bulunan yoksulluk nafakasının aylık 250,00'TL'ye indirilmesine, davacının, müşterek çocukların iştirak nafakası miktarlarının indirilmesi talebinin kabulü ile müşterek çocuklar Güneş ve Nazar'ın ayrı ayrı 500,00'er TL olan iştirak nafakalarının aylık ayrı ayrı 250,00'şer TL'ye indirilmesine karar verilmiştir....

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, müşterek çocuğun boşanmadan sonra doğduğunu, şahsi ilişkinin davalının evinde davalının müsaade ettiği süre ile sınırlı olduğunu, ortak çocuğun büyüdüğünü, kendisinin yeni bir evlilik yaptığını, davalının evinde çocukla görüşmek istemediğini, çocuğuyla kendi evinde görüşmek istediğini, çocuğun kendi tarafından olan hiçbir yakınını tanımadığını belirterek çocuğu ile hafta sonları yatılı olacak halde şahsi ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı / vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulüne ortak çocukla baba arasında hafta sonları ve dini bayramlarda yatılı olmayacak halde şahsi ilişki tesisine karar verilmiştir....

CEVAP Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, amaçlarının mahkemeyi yanıltmak olduğunu, davacının çocukları kendisine karşı doldurduğunu, kötü yönlendirdiğini, çocukları ile olan bağını koparmaya çalıştığını, çocukların psikolojisini bozduğunu, velâyet hakkını kötüye kullandığını beyan ederek davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; toplanan deliller, dinlenilen tanık beyanları ve sosyal inceleme raporu ile davacının iddialarını detaylandırmadığı bu sebeple kişisel ilişkinin kaldırılması şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle baba ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebinin reddine, çocuklar ile baba arasındaki ilişkinin yatılı olmayacak şekilde sınırlandırılmasına, davacı yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A-Davacı erkeğin artış oranı dışındaki tüm istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE, B-Davacı erkeğin artış oranına yönelik istinaf talebinin Kısmen KABULÜ ile; -Gebze 5.Aile Mahkemesinin 2020/147 E.- 2022/90 K. sayılı kararının (1) nolu bendinin KALDIRILMASINA, bu konuda yeniden hüküm kurulmasına, Buna göre; 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da azaltılması talebinin REDDİNE, 2- Davacının yoksulluk nafakasına uygulanan artış oranının değiştirilmesi talebinin KABULÜ ile, Gebze 3....

    şahsi sebeplere ilişkin 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesinin, yaş küçüklüğü nedeniyle cezadan indirim yapılmasına ilişkin aynı Kanunun 31/3 maddesinden sonra uygulanması gerektiğinin gözetilmeyerek 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden suça sürüklenen çocuk ... yönünden diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 17/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      Davada, anlaşmalı boşanma ile kabul edilen aylık 200- TL yoksulluk nafakasının, davalının yetim maaşı alması nedeniyle kaldırılması, olmazsa azaltılması istenilmiştir. Bilindiği üzere, TMK.mad.176/lV hükmüne göre: “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.” Aynı şekilde 331.madde uyarınca; “durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.” Somut olayda, taraflar anlaşmalı olarak 10/09/2015 tarihinde boşanmış ve onaylanan anlaşma gereğince aylık 600- TL yoksulluk nafakası verilmesi kararlaştırılmış, aradan yaklaşık 2 yıl geçtikten sonra işbu nafakanın kaldırılması olmazsa azaltılması istemiyle dava açılmıştır. Kadının babası tarafların boşanma davası tarihinden önce 2009 yılında ölmüştür. Davalı kadının yetim maaşı alabileceği ve yine kadının babasından miras kaldığı davacı tarafından öngörülebilir bir durumdur....

      Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından; tarafların 20.07.2010 tarihinde boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 300 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık beş yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olup, gelirinin bulunmadığı, davalının ise işçi olup,aylık 1.683.65 TLgelirinin olduğu, aylık 150 TL kira ödediği anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemes DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Aksi Halde Azaltılması-Anlaşmalı Boşanma Davasındaki Protokol Hükmünün Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi, yoksulluk nafakasının miktarı ile protokol maddesinin kaldırılması talebi hakkında hüküm kurulmaması yönünden, davalı tarafından ise; yoksulluk nafakasının miktarı ve azaltılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, yoksulluk nafakasının kaldırılması,aksi halde azaltılması ve anlaşmalı boşanma davasındaki protokol hükmünün kaldırılması taleplerinde bulunmuştur. Bu isteklerin her biri ayrı ayrı harca tabidir....

          Aile Mahkemesinin 2016/298 Esas numaralı dosyasında yürütülen yargılamanın beşinci celsesinde, mağdur çocuk ile kardeşinin şüpheli hakkındaki beyanları, çocukların beyanlarına itibar edileceğini belirten uzman raporu ve bu delilleri ciddi görerek çocuklar ile anne arasında yatılı şahsi ilişkinin kaldırılması şeklindeki mahkeme ara kararı tutanağı da birlikte değerlendirildiğinde, dosyada yeni delil elde edildiğinden bahisle kamu davası açılmak üzere izin verilmesi gerektiği göz önüne alındığında, Sulh Ceza Hakimliğince şüpheli hakkında yeterli şüphe oluşturacak yeni delil elde edildiğinden bahisle talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, 1982 Anayasasının 141. maddesinde “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.” ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 34/1. maddesinde “Hâkim ve mahkemelerin her türlü kararı, karşı oy dahil, gerekçeli olarak yazılır. Gerekçenin yazımında 230'uncu madde göz önünde bulundurulur....

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını müşterek çocukları Cem Pekmezci'nin velayetinin kendisine verildiğini, boşanma kararı neticesinde 1- 15 temmuz tarihleri arasında ilk gün saat sabah 09:00'dan akşam saat 18:00'e kadar davalı baba ile şahsi münasebet tesisi kurulduğunu, çocuğun anneye olan ihtiyacından dolayı baba ile bir arada kalamayacağı ve babanın da bakımını yaşamayacağından 1- 15 temmuz tarihlerindeki söz konusu şahsi münasebet tesisinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Tedbiren şahsi ilişkinin durdurulması talebinin kabulü ile, Rehberlik Öğretmeni Ramazan Çırakoğlu'nun 22/06/2020 tarihli raporu kayda alınarak müşterek çocuk T.C....

            UYAP Entegrasyonu