Baba ile ortak çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkinin ortak çocuğun yaşı da gözetildiğinde yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman islenebilir. Bu bakımdan, babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, yatılı olacak şekilde daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Mahkemece torunla kişisel ilişki kurulması davasının yapılan yargılaması sonucunda davacılar ile küçük ... arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27.04.2016 tarih ve 2016/6882 esas 2016/8537 karar sayılı kararı ile 16.07.2009 doğumlu ... ile davacılar dede ve babaanne arasında daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerektiğinden bahisle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Davalı anne, Dairemizin düzeltilerek onama ilamında düzenlenen kişisel ilişki süresinin fazla olduğu gerekçesiyle karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de;kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/672 KARAR NO : 2021/297 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ELMADAĞ ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2018 NUMARASI : 2016/412 2018/98 DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların resmi olarak evli olmadıklarını, ancak bu beraberliklerinden bir müşterek çocuklarının bulunduğunu, davalının defalarca müşterek çocuğu da alarak müşterek haneyi terk ettiğini, daha sonra bir araya geldiklerini, fakat tarafların artık bir arada yaşamalarına imkan kalmadığını, davalının çocuğu koz olarak kullanıp davacı ile görüşmesine engel olduğunu beyan ile davacı ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini, dava boyunca da tedbiren kişisel ilişki kurulmasını talep ve dava etmiştir....
ispatlanamadığı ancak mahkemece tarafların kabul edilen diğer kusurlu davranışlarına göre eşit kusurlu olduklarının anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Velayeti annede olan 13.12. 2011 doğumlu müşterek çocuklar... ve... ile davalı- karşı davacı baba arasında, babalık duygusunun tatminini sağlamaya ve aynı zamanda çocukların yaşlarına uygun şekilde kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde kişisel ilişki tesisi uygun görülmemiştir....
ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin, çocuğun şu an ki yaşı da gözetildiğinde yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır Kişisel ilişki düzenlenirken, çocuğun üstün yararının yanında, analık ve babalık duygularının tatmin edilmesine ve geliştirilmesine de özen gösterilmelidir. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp, koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi Mahkeme hükmü velayet, çocukla kişisel ilişki kurulması ve nafakaya yöneliktir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, asıl dava bakımından tedbir nafakasına; birleşen dava bakımından çocukla kişisel ilişki kurulması taleplerine yöneliktir.Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına ve özellikle kişisel ilişki davasının her zaman açılabileceğinin anlaşılmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.11.2020 (Per.)...
Davaya konu çocuk Taha Toprak 12.12.2009 doğumlu olup, anne ve babası boşanmış; boşanma kararı ile velayet davalı anneye bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK m. 325/1). Boşanma kararı ile kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan baba Rusya'da yaşamaktadır. Davacılar ve davalı anne ile torun Muğla'da yaşamaktadır. Babanın yurt dışında çalışıyor ve yaşıyor olması TMK'nun 325/1. maddesindeki olağanüstü hal kavramı içine girmez. Boşanma kararı ile baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki yeterli olup, babanın yurt dışından gelememe sebebine ilişkin bir olağanüstü hal, davacılar tarafından kanıtlanmamıştır....
Mahkemece davacılar tarafından açılan torunla kişisel ilişki kurulması davasında talebin kabulü ile davacılar ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, bu karara karşı davalının temyizi üzerine dairemizin 13.04.2016 tarih 2016/6320 esas 2016/7569 karar sayılı kararı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, davalı tarafından süresi içerisinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Mahkemece davacılar ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun okula başlamasından öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile davacılar arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....